İlk Tanışma

19 2 0
                                    

Mert'in ağzından
Düğünden sonra 1 hafta geçmişti bizim sınav haftaları başlamıştı artık. Bu durumdan dolayı Lavin ile daha az görüşür olmuştuk. Yarın ki matematik sınavına çalışıyordum ama odaklanamıyordum. Babamın geçen hafta tansiyonu düşmüştü ve fenalaşmıştı aklıma o geliyordu. Daha fazla dayanamayıp annemi aradım. Telefon uzun bir süre çaldıktan sonra kimse açmadı. Aklıma kötü bir şey getirmemeye çalışıyordum. Bir kez daha aradım yine kimse açmadı. Artık gözlerim dolmaya başlamıştı ya babama bir şey olduysa? Annemi son bir kez daha aradım telefonu tam kapatırken annemin cılız ağlamaklı sesini duydum.
"Mert, annem baban fenalaştı yine hastaneye getirdik."
"Nasıl şuan anne?" Sesim titremişti. "Bilmiyorum doktorlar daha bir şey söylemedi."
"Hangi hastanedesiniz şuan?" Annem hastane adı söyleyince hızla evden çıktım arkamdan Talha ve Yağız ne oldu diye bağırıyordu ama onlarla anlatmakla vakit kaybedemezdim. Sokakta bir taksi çevirdim ve hastanenin adını verdim. Yarım saat sonra hastanenin önünde indim. Kayıtların alındığı yere gelince babamın adını soyadını verdim. Katını öğrendiğim gibi asansöre geçtim. 2-3 dakika sonra annemi buldum. Ağlıyordu, içim parçalandı sanki.Anneme koşup sarıldım.
"İyi olacak annem ağlama."
"Ya bir şey olursa oğlum ne yaparız hı?" Babama hiçbir şey olmayacaktı.
"Sağ salim çıkacağız annem buradan hep beraber." Annemden ayrıldım ve duvara yaslandım. Babamı ameliyata almışlardı. 2 saattir bekliyorduk ne gelen vardı ne giden. Yere çökmüş bitik bir haldeydim. Ameliyathanenin kapısı açılınca hızla doktorun yanına gitti .
"Durumu nasıl doktor bey?" Doktorun yüzünde üzgünlük yoktu yoksa kurtulmuşmuydu?
"Durumu gayet iyi, ameliyat bizi zorladı ama çok iyi." Ellerimi açıp Allah'a bir kez daha şükrettim.
"Ben gerekli bilgileri size gelip aktarırım geçmiş olsun evlat." Dedi ve omzumu eliyle sıktı. Babamı ameliyattan çıkartıp normal bir odaya aldılar. Bizi bir iki saatliğine içeri almıyorlardı. Bende kantine bir şeyler içmek için indim. Çayımı alıp masanın birine geçtim. Biraz oturduktan sonra babamın yanına gittim. Annem yanıma gelip.
"Oğlum ben buradayım sen evden babanın eşyalarını getirir misin?" Onaylarcasına başımı salladım ve çıkışa doğru yürümeye başladım. Karşımdan Lavin geliyordu hastamıydı yoksa. O da beni görünce gülümsedi bende gülümsemeye zorladım kendimi. Yanıma gelince.
"Ne oldu Mert iyi misin? Neden bu saatte hastanedesin?"
"Babam fenalaşmış onun için buradayım balım. Sen neden geldin?"
"Geçmiş olsun sevgilim yapabilcek olduğum bir şey varsa lütfen söyle. Bende Azralardan geliyordum sonra babam daha çıkmamış onun yanına geldim." Babası doktordu tabii ya.
"Anladım güzelim şimdi benim gitmem gerek. Seni seviyorum."
"Bende seni sevgilim ve üzülme baban iyileşecek bende babamla konuşurum en iyi doktor ayarlar buradan."
"Teşekkür ederim balım." Diyip yanağından öptüm ve yanından uzaklaştım.

Lavin'in ağzından
Mert'in babasına üzülmüştüm inşallah bir an önce iyileşirdi. Babamın odasının kapsını çalıp içeri girdim. Bir hastanın dosyasıyla ilgileniyordu. Yanına gittim ve yanağından öptüm gözüm istemsizce elindeki hasta dosyasına kaydı yazan isimle şaşırdım ne yani Mert'in babası ile o mu ilgileniyordu.
"Nesi var hastanın?" Dosyaya bakıp cevap verdi.
"Kalbi tutmuş dün gece. Eşi getirdi sonra oğlu geldi."
"Durumu nasıl peki daha iyi olacak mı?" Babam sorgulayan gözlerle baktı.
"Sen söyle ben açıklayacağın."
"Peki bakalım fıstığım. Durumu gayet iyi birkaç günede taburcu ederiz zaten." Mutlu olmuştum nasıl mutlu olmayayım ki sevdiğim adamın babası iyi olacaktı. Babam bana sıra sende dermiş gibi baktı. Peki anlatmaya başlayalım bakalım.
"Şimdi babacığım, senin hastan benim arkadaşımın babası. Ama normal bir arkadaş değil erkek arkadaşım." Allah'ım sen bu güzel kulunu koru. Babam yüzüme iyice baktı erkeklere güvenmediğimi o da biliyordu.
"Sen erkeklere güvenmeyen Lavin ne oldu kızım sana?" Ne yani bu muydu aslında babam şuana kadar ki tüm sevgililerimi biliyordu ve hepsinde abartmamıştı. O da yaşamıştı böyle şeyler anlıyordu halimizi.
"Aşık oldum baba bu seferki farklı hissediyorum." Ne kadar da açık sözlüsün sen öyle Lavin Hanım.
"Yavaş be kızım bir şey demiyoruz diye sende. Allah'tan iyi bir çocuğa benziyor bir ara düzgün ve resmi bir şekilde tanışmak isterim."
"Tamam babacım söz bir ara, babası iyileşsinde." Babamın yanağından öptüm ve aynı yerime geçtim. Babam birkaç hasta dosyasına daha baktıktan sonra beraber hastaneden çıktık. Annem yemekli bir iş toplantısında olduğu için biraz gecikecekti bizde babamla dışarıda yemeye karar verdik. Genelde şık restoranlar yerine sahildeki balık ekmekçiler, köfteciler daha güzel geliyordu bana. Babamda bunu bildiği için sahil kenarında Ali ustanın köftecisine geldik. Yemeklerimizi yerken sessizdik babamın birkaç sorusu var gibi gözüküyordu dayanamayıp sordu da.
"Ne zamandır çıkıyorsunuz?"
"2.dönemin ortasında geldiler bizde 1-2 hafta sonra çıktık."
"Biraz erken olmamış mı Lavin?" Evet erken olabilirdi ama ilk görüşte aşka inanlardandım belki aşk değil ama sevgi kesindi.
"Evet biraz erken gibi ama ilk gördüğüm andan beri bir şeyler vardı bende onu gördüğümde karnıma sancı giriyor heyecanlanıyordum onunla olmak istiyordum. Neyse babacım 2. dönemin ortası işte." Babamda kafasını salladı annem ile onlar da lise aşkıydı üniversiteleri meslekleri apayrı olsada aşkları hep birdi. Çok romantik ve dram oldu bu konuşma. Ben en iyisi köftem ile aşk yaşayayım. Yemeklerimizi yedikten sonra eve geçtik ben ilk duş alıp sonra uyudum. Sabah akşam örtmeye üşendiğim penceremden güneşin ışığıyla kalktım alarmıma daha 15 dakika vardı geri uyamayacağımı bildiğim için hazırlanmaya başladım. Bugün matematik sınavı vardı ve ben çokta iyi çalışamamıştım. Mert ne yapmıştı acaba babası nasıl olmuştu. Merak edip mesaj attım.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 18, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Mekanın Sahibi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin