ATEŞ

8.Bölüm

Gözlerimi açtığımda karanlık bir odada sandalyeye bağlı bir şekilde oturuyordum boynum acıyordu ve beni kimin kaçırdığını merak ediyordum,tam bunu düşünürken kapı açıldı ve o kişi ışığı açtı ışığa  alışmaya çalışırken gözlerimi kapatıp açtım ve karşımdaki kişiye baktım bu-bu Savaş'tı
"S-savaş"dedim şaşkınlığımın karşısında sırıtım saçlarımla oynamaya başladı "Naber prenses?"kaşlarımı çatıp "Neden burdayım?"diye sordum küçük bir kahkahadan sonra "Acaba neden hımm biraz düşüney-hah Ateş yüzünden olabilirmi"dedi kaşlarım daha fazla çatılırken Savaş odadan çıktı

Yazardan devam
Kız neden kaçırıldığını düşünürken adam yine ve yine kızın odasına gidiyordu her gece böyle idi kızı görmeden kokusunu içine çekmeden yatamıyordu. Adam küçük kızın odasına girince kaşları çatıldı duygu beslediği kadın ortalıkta yoktu pencere açıktı adam  gerilmiş bedeni ile pencereye ilerledi ayın o muazzam ışıltısı yüzünü parlatıyordu adam kızın yatağına ilerlerken komidinin üstündeki notu farka etti alıp okuduğunda içindeki Ateş harmanlanıp gözlerine ulaştı adam ilk defa yıllar sonra bir göz yaşı dökmüştü notta şöyle yazıyordu.
Merhaba sevdiğim biliyormusun bugün seni sevdiğimi anladım kalbim seni gördüğüm her sefer çarpıyor ama bu imkansız,biliyorum şuan çok  sinirlisin ama bunu yapamam Ateş ile bütünleşemem kül olup yeniden doğamam,özür dilerim sevdiğim artık yollarımız ayrılıyor bir daha beni göremeyeceksin kaçıyorum buradan,senden tekrardan  özür dilerim sevdiğim. -Hira
Adam bu notta yazanların gerçek olup olmadığını sorguladı sonra niye hala beklediğini hızla kapıya yürüdü ve aşağı indi kapıyı çarpıp çıktı,çıktığı an sert rüzgar saçlarının arasından esip yol aldı.

Hiradan devam
Burada tamı tamına üç gündür kalıyordum bir adam gelip bana su ve yemek veriyordu arada sırada Savaş gelip beni kontrol ediyordu ya da sinir ediyordu beni.
Kapı açılıp odaya tanımadığım yaşlı bir adam girdi ve gülümseyerek yanıma geldi arkasından ise Savaş girdi "Oo güzel hanım kızımızda buradaymış" dedi sesi sinir bozucuydu yüzümü buruşturup "Neden buradayım?"diye sordum adam sırıtıp kel başını kaşıdı "Neden olacak hanım kızım Ateş yüzünden" dedi bunu Savaş'ta söylemişti "Onu biliyorum Ateş'ten neden bu kadar nefret ediyorsunuz?"dedim suratı asılırken "Neden olacak o adamın babası benim ikinci oğlumu öldürdü  ha bu arada Savaş benim oğlum"dedi şaşkınca bakarken adam "Neyse ra-"diyemeden aşağıdan silah sesleri geldi biri kapıyı açıp içeri girdi "Abi baskın yapılıyor"diyince Savaş ve adam dışarı çıktılar on dakika sonra sesler kesildi ve kapi tekrar açıldı içeri Ekin ve Ateş girdi Ateş beni görünce hemen büyük adımlarla geldi ve ipleri çözdü ayağa kaldırıp sarıldı şaşkınca durarken Emir'e baktım o da şaşkınca bize bakıyordu Ateş kulağıma yaklaşıp "Kaçtın diye ödüm koptu" bu sözleri beni ikinci kez şaşkına uğratırken ayrıdı ve elimden tuttu ve kapıya ilerledi dışarı çıkıp arabaya bindik ben hala sarılmanın ve sözlerin şokundaydım.
Yarım saat sonra eve vardık Ateş kendi kapısını açıp indi ve benim kapımı açtı şaşkınca suratına bakarken güldü ve elimden tutup indirdi eve doğru ilerlerken Emir kapıdan çıktı ve koşarak bacağıma  sarıldı boyuna eğilip  bende ona sarıldım sonra elinden tutup eve geçtik Zümrüt teyze bize bakıp gülümsedi salona geçerken Emir "durun!"dedi ona bakınca "Gözlerinizi kapatın"dedi Ateşle birbirimize bakıp gözlerimizi kapattık Emir elimizden tutup salona geçirdi "Şimdi açabilirsiniz"dedi gözlerimizi açtığımızda hayranlıkla hazır olan süprize baktım Emir Ateş'e ilerleyip "İyi ki doğdun abi"dedi şaşkınca Ateş'e bakıp duraksadım ne yani Ateş'in doğum günü 11 Mayısmıydı Emir ile sarılmalarını bitirip bana döndü gülümseyip sarıldım kulağına eğilip "İyi ki doğdun Ateş"dedim.
Pastanızı yemiş sohbetimizle ve kahkahalarımizla  evi inletmiştik şimdi yatmaya gidiyordum odama geçip yatağa yattım ve gözlerimi kapattım.

Yazardan devam
Adam sevdiği kızın odasına girip yatağına ilerledi ve yanına oturdu yüzüne düşmüş saçlarını çekti ve sesizce mırıldandı "Ah be güzelim bir daha geldin  Ateş'in yuvasına, geldin ama korkuyorum seni incitmekten, yakmaktan,kül yapıp yeniden doğmaktan"diyip öptü sevdiğinin yumuşak dudağından.