15.Bölüm

276 15 6
                                    

Hiradan devam
Uyandığımda karanlık bir odadaydım yataktan kalkıp pencereye doğru ilerledim gökyüzü kendini karanlığa bırakmış lacivertin en koyu rengiydi yıldızlar ve ay ışıl ışıl parlıyorlardı o sırada kapı açıldı ve içeri Savaş girdi ben ona şaşkınca bakarken sırıtarak yanıma gelmeye başladı korkuyla geriye gidecekken zaten duvarın dibinde olduğum için duvarla bütünleştim Savaş dibime gelip kollarını iki yanıma koydu ve yüzüme eğildi yüzümü yana çevirince yanağımdan öptü öptüğü yer sızlarken kendimden tiksindim ben Ateş ile evliydim ve ona ihanet ediyormuş gibi geliyordu Savaş çenemden tuttu ve gözlerimi gözlerine sabitledi "Olmuyor ama böyle Ateş'i çıldırtmak için kaçırdım seni... biraz eğlenelim değil mi?"kolumdan tutup yatağa oturttu ve ben çırpınırken elimi yatağa kelepçeledi sonra cebinden telefon çıkardı sonra bir kaç şeye tıkladıktan sonra bir ses duyuldu "NERDE LAN KARIM?!!"bu-bu Ateş'in sesiydi hemen ağzımı açıp "Ateş!!" Diye bağırdım biraz sonra " Hira... Hira nerdesin?"diye sordu nerede olduğumu bilmiyordum "Bi-bilmiyorum"dedim sonra Ateş'in sıkıntıyla nefes verdiğini duydum Savaş bana bakıp sırıttı "Ateş karın ne halde görmek istermisin?"Diye sordu Ateş bağırıp " NE YAPTIN LAN ONA"dedi Savaş sırıtıp telefonu kapattı ve sonra yanıma gelip kazağını çıkardı ben çırpınıp ağlarken  kollarımdan yırtarak çıkardı ve tekrar aradı o sırada Ateş'in sesi tekrar duyuldu "Ne-ne yaptın lan ona?"diye bağırdı Savaş sırıtıp "Biraz eğlendik o kadar" yalancı pislik dedim içimden sonra tam bir şey söyleyecekken Ateş'in acı haykırışları ile kalbim sızladı Savaş telefonu kapattı ve cebine koydu ağlarken "Neden yaptın bunu? Ne istiyorsun Ateşten?"diye sordum gözyaşlarının arasında Savaş sırıtıp tek bir şey söylemeden kelepçeleri çıkardı ve odadan çıktı hemen odadaki dolabı açtım ve içinden uzun bol kazak çıkarıp giyindim ve hemen odanın kapısına yol aldım açmayı deneyince açıldı aslında biraz şaşırmıştım ama umursamadım merdivenlerden inince salon olduğunu düşündüğüm yerde Savaş oturuyordu elinde içki bardağı yudumluyordu ayak seslerimden başını bana çevirdi "Nereye böyle?"diye sordu çekingen bir tavırla "Şey ben acıktım ondan şey ettim"dedim kafasını usulca sallayıp başıyla arkadaki kapıyı gösterdi gidip açtığımda kocaman bir mutfak beni karşıladı hemen buzdolabına koşup açtım gördüğüm şeyle çığlık atabilirdim   bir tabak dolusu sarma vardı hemen alıp mikrodalgaya koyup ayarladım.
Bir dakika sonra hazır olunca ses geldi açıp içinden sarmalarımı aldım ve masaya koydum çekmeceleri karıştırıp çatal aradım bulduğumda alıp tabureye oturdum ve yemeye başladım.   
Tabak bitince tabağı alıp bulaşık makinesine koydum ve mutfaktan çıktım salona baktığımda boş şişelerden başka bir şey yoktu Savaş uyumaya gitmiştir dedim ve odaya çıktım kapıyı kapatıp dolaba yöneldim ve uyku takımı çıkarıp giyindim yatağa yönelip uzandım ve Ateş'in beni bulmasını diledim o sırada uykuya daldım.
Sabah sarsılarak uyandım yani uyandırıldım Savaş kolumdan sarsıyordu "Kalk hadi kahvaltı hazır yemek yiyip hazırlanacaz Ateş her an yerimizi tespit edebilir dedi kafamı olumsuz anlamda sallayıp "Ateş bizi bulacak hiçbir yere gitmiyorum"dedim cesurca taki elindeki silahı kafama doğrultana  kadar kaplanken kediye dönüşmüştüm resmen hemen yataktan kalkıp dolaba yöneldim ve dar paltolon ve bol beyaz kazak çıkardım o sırada Savaş odadan çıktı hemen giyinip bende merdivenlere yöneldim inerken aşağıdan çatal kaşık sesleri geliyordu mutfağa girip tabureye oturdum ve bir kaç şey atıştırmaya başladım.
Arabaya bindiğimizde Savaş gaza bastı ve asfalt yolda hızla ilerledik aramızdaki sessizliği bir ses böldü silah sesi... kurtulmuştum Savaş daha da hızlanırken arkamızdan bir araba geliyordu ve içinde ise Ateş onu özlediğimi fark ettim Ateş daha da hızlandı ve önümüze kırdı Savaş arabayı ani bir frenle durdurdu ardından Ateş elinde silahı ile arabadan çıktı aman allahım nolmuştu ona böyle saçları dağınık gözleri kızarmıştı Savaş ve ben arabadan indiğimizde Savaş'a baktım boş boş Ateş'e bakıyordu Ateş'e baktığımda bana özlem dolu bakışlar atıyordu yanıma gelip beni sardı kokusunu öyle özlemiştim ki sıkıca birbirimize sarılıyorduk Ateş benden ayrılıp silahı Savaşa doğrulttu endişe ile elini tuttum "Ateş o bana bir şey yapmadı sadece seni çıldırmak için yaptı"dedim Ateş bana bakıp kafasını salladı ve arabaya yürüdük o sırada Ateş hızla arkasına dönüp Savaşın bacağına ateş etti ve ağzından beni etkileyen kelimeler çıktı "Eğer bir daha kadınıma yaklaşırsan o kurşun kalbine isabet eder"

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 26, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

ATEŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin