Selamlar, bir önceki bölüm içime sinmedi nedense ama umarım bu bölümde bunu telafi edebilirim. Buyurun bölüme geçelim. İyi okumalar 💛
———————"Işık gerçekten bunun için mi yaptın o kadar şeyi?"
Sinan durdu ve tekrar konuştu.
"Yani, bütün o davranışların bilinmeyen numaradan gelen gerizekalı bir mesaj yüzünden miydi?"
Işık utanarak yanıt verdi.
"Evet."
"Olayı direkt bana söylemek yerine neden bunu yaptığına anlam vermeye çalışıyorum."
"Ben, bilmiyorum özür dilerim."
"Tamam da-"
"Ben salağım çünkü, malım. Tek bir mesajla altıma sıçıyorum. Oldu mu?"
"Işık.. Ne alakası var mallıkla, sıçmakla? Özür dilerim."
"Boşver gerçekten. Gereksiz çıkıştım. Haklısın, sana söylemeliydim. Sadece korktum. Ben buyum işte. Her boka korkuyorum, bıktım ben artık."Sinan'ın söyleyebilecek bir şeyi yoktu fakat her zaman hayat dolu olan kızı kötü gördüğünde, onu mutlu etmediği her an için üzülüyordu.
"Hayır, sen gördüğüm en cesur kızsın."
Işık cesur olma konusunda şaşırarak Sinan'a baktığında Sinan gülümsedi.
"Seni kötü görmeyi sevmiyorum."
Sinan gülümsedi, Işık bir şarkı sözü söyleyerek duvara yaslandı.
"Kötü olmak seni geri getirir mi acaba?"Sinan'ın bildiği bir şarkıydı. Fakat şarkının tümünü bilmediğinden, bildiği herhangi bir yeri söyleyiverdi.
"Peki ben nasıl büyük adam olucam?"
Sinan'a ne kadar uyuyordu bu şarkı. Işık bunu düşünerek gülümsedi. Başını Sinan'ın omuzuna koyup gözlerini kapattı. Sinan da başını Işık'ın başının üstüne koydu. Işık, Sinan'a çok iyi geliyordu. Birkaç dakika böyle kaldılar.Sonrasında Sinan başını kaldırarak konuştu.
"Şimdi ver telefonunu bakalım kimmiş o sıçtığımın gizli numarası."
"Tamam."
Işık cebinden çıkardığı telefonu Sinan'a verdi. Tedirgin olmuştu.O sırada Eda Kerem ve Osman yanlarına geldi.
"Gençler bölüyoruz ama ders başlamış, başlayalı da 15 dakika olmuş. Işık için diyorum bu arada üstüne alınma Sinan'cım."
"Üstüme alınmadım Eda'cım merak etme."
"Ders başlayalı 15 dakikamı olmuş? Daha ilk günden ya."
"Işık'ın ateşi mi çıkmış baksın biri."
Herkesin ona olan bakışlarını gören ve Osman'ın 'ateşi mi çıkmış' konuşmasını susturmak isteyen Işık, cümlesini düzeltti.
"Yani 1 hafta yoktum ya, onun ilk günü.""O değil de, siz ne konuştunuz abi ben merak ettim."
"Osman sormayacağız dedik ya."
"Eda bi sus ya. Şurada 40 yılın başı bir şey sormuşuz."
Osman, Kerem'in göz devirmesini umursamayarak devam etti
"Hadi anlatın."
Işık bütün olayları onlara da anlattı. Tabii Sinan ile olan bazı yerleri atlamıştı.
"E yuh kardeşim, sırf bir tane mal numara mesaj attı diye Sinan'la yolları mı ayıracaktın?"
"Katılıyorum."
"Ben de."Sinan hepsine susun bakışı attı ve konuştu.
"Şu bilinmeyen numaraya baktım ama bir şey anlamadım. Bir ergenin eğlenmek için yaptığı oyundur işte. Bok herif."Eda Sinan'a onaylar bakışlar atarak lafa girdi.
"Olabilir bence de. Bok ergenin biri olma ihtimali mantıklı geliyor dediğin gibi. Sinan'dan uzak durman gerekecek dediyse senin seven biri falan olabilir işte Sinan."
"Neyse abi okuldan sonra bakarız. Girelim şu derse 'yok' yazılacağız arıza çıkacak. Devamsızlıklar sınırda malum."Bunu söyleyen Osman Işık'a bakarak tekrar konuştu.
"Işık sen üzerine alınma 2 devamsızlığın falan vardır senin."
"Asl-"
Konuşan Işık'ı susturan Osman hızını alamayarak konuştu.
"Işık'ın devamsızlığı 5'ten azdır. Giriyor musunuz iddiaya? Kişi başı 10tl."
"Of Osman ciddi ciddi dinliyorum ben de ya."
"Ciddiyim zaten Eda."
Kerem mantıklı olanı yaparak küfürle karışık konuşmaya başladı.
"Ya siktirin bi şurada konuştuğumuz şeye bakın."
"5TL de olur."
"Ulan dalacam şimdi."
"Tamam kardeşim sakin ol şaka yaptım."Işık, artık derse girmesi gerektiğini düşünerek diğerlerine seslendi.
"Ben derse giriyorum."
"Tamam."
"Geliyoruz biz de."
Işık önden koşar adım yürürken Osman arkadasından Işık'ın duyabileceği bir ses tonunda konuştu.
"Niye götü yanmış kedi gibi koşuyor bu?"Sinan'ın 'seni s*kerim' bakışına maruz kalan Osman gülümsedi. Eda ve Kerem Osman'ın söylediği şeye gülmemek için kendilerini zor tutuyorlardı. Bir kenara dönüp sessizce güldükten sonra okula girip sınıfa çıktılar. Kapıyı tıklattıklarında sınıftan gelen homurdanmayla karışık ses "Gelin." dedi.
Hoca, Kerem, Eda ve Osman'ı gördüğünde sinirlendi. Sinan ve Işık'a geçin işareti yaparak diğerlerini tahtanın önünde tuttu. Işık neyse de, Sinan'ın çalıştığını düşünüyordu hala.
"Gelmeseydiniz yavrum?"
Osman, Kerem ve Eda'nın ağızlarını açmamaları için hızlı hızlı konuştu.
"Kusura bakmayın hocam."
"Geçin, bir daha olmasın."
Kerem yalnızca kendi duyabileceği bir sesle konuştuğunda, Osman sırasına yerleşiyordu. "Kesin bir daha olmaz."Sıkıcı ilerleyen bir fizik dersinin sonunda teneffüs zili çaldı. Eda "sonunda." diyerek ayağa kalktığında, Kerem'le birlikte dışarı çıktılar. Osman da arkalarından çıktı fakat Eda ve Kerem'in gittiği yönün tersine doğru ilerledi.
Sınıftan herkes tek tek çıktığında Sinan ve Işık kaldılar. Sinan uyuyordu. Işık elini kendi yanağına koyarak başını yan çevirdi. Sinan'ı izlemeye koyuldu. Yüzünde sert bir ifade vardı, kalbinin aksine. Oysa ne kadar yumuşak bir kalp taşıyordu. Her ayrıntısını incelemeye çalıştı Işık. Kapalı gözlerini, yüz hatlarına uyan burnunu, dudaklarını... Gülümsedi. Daha fazla kendini tutamayarak eli ile siyah saçlarına dokundu. Saçlarının arasında gezen elleri Sinan'ı uyandırmıştı. Işık utanarak elini çekti. Sinan gözlerini açar açmaz sırıttı.
"Uyumuyordum. Zil sesine uyandım. Tabii haklısın sen de. Ben olsam ben de izlerdim."
"Sinan."
İkisi de gülümsedi. Işık'ın yanaklarına al düşmüş, bu Sinan'ı daha da güldürmüştü.—Aynı zamanda, Kerem ve Eda—
Kerem Eda'ya yanını göstererek oturmasını işaret etti. Eda oturup bir şarkı mırıldandı.
"İllegal ortağım benim,
Üstümde kokun ve tenin."
Kerem gülerek devam ettirdi.
"İçime çekerim seni,
Bırakmam seni ben yemin."
Sonra Kerem şarkının hangi kısmı olduğunu bilmese de bir yerinden söyleyiverdi.
"Göğsüme yaslanıp keyfine bak kadın."
Eda şarkı sözünde geçen şeyi yaparak gözlerini yumdu. Kör nokta olduğundan kamera burayı göremiyordu. Cebinden sigarasını çıkarıyordu ki, Burcu Hoca geldiğinde hızlıca kalkmak zorunda kaldı."Burcu?"
Sonra Eda okulda olduklarından dolayı bir düzeltme yaptı.
"Yani, Burcu hocam?"
"Eda seninle biraz konuşmamız lazım canım."
"Benimle mi?"
"Evet."
"Tamam."
Kerem Eda'ya 'bir şey mi yaptın noldu' dercesine kafasını salladığında, Eda iki elini boyun hizasına kaldırıp avuçlarını açarak kafasını salladı. Ağzıyla 'bilmiyorum.' işareti yaptı. Kerem tamam diyerek sıkıntıyla nefes verdi. Burcu Eda'yı alıp boş bir sınıfa götürdü.—O sırada Işık ve Sinan—
"Ee Işık, paramı alayım."
"Ne parası?"
"E izledin o kadar bedava mı sandın?"
"Sinan."
"Yanında para yoksa sonra da verebilirsin. Yazıyorum deftere."
"Sen böyle seni izleyen her kıza defter tutuyorsun herhalde. Baksana borçlar birikmiş."
Sinan daha fazla kendini tutamayarak güldü. Zilin çalmasıyla yüzleri düşse de, okul çıkışında bir şeyler yiyeceklerini hatırlayıp gülümsediler. Sonra bilinmeyen numara yine canlarını sıktı. Evren, mutlu olmalarından yana değildi anlaşılan.Eda ve Kerem sınıfa girdi.
Ardından Osman.
Osman mutluydu. Işık ve Sinan'a bakıp cebini göstererek para işareti yaptı. Değişmezdi bu çocuk. Fakat Osman'ın mutlu durumunu, Eda ve Kerem için söyleyemezdik. İkisinin de suratı beş karıştı. Işık hemen yanlarına giderek merakla sordu.
"Eda? Ne oldu? Kötü gözüküyorsun."
"..."
—————————
Hellööö bölüm sonu. Çok da heyecanlı bir yer değil bence ama idare edelim🌻Bölümde de geçtiği gibi, Sinan'ı bir şarkıyla anlat deseler "Pinhani- Ben Nasıl Büyük Adam Olucam" derdim. Kerem ve Eda için isee "İzah-Gitme Demem." Bölümleri yazarken şarkı kullanmayı seviyorum. Fakat eğer fazlaca kullanırsam beni uyarın tamam mııı?
Siz Sinan'ı bir şarkıyla anlatsanız ne olurdu?
Bu arada 6 bölümle 2k'yı geçmişiz. Çok çok teşekkür ederim herkese. 🥺
Oyların da bir an önce çoğalmasını bekliyorum. Bu bölümde şöyle bir 40-50 oy görsem çok mutlu olurum. 🥰Bir sonraki bölümde görüşmek üzere, sizi seviyorum kendinize iyi bakın. 💛
![](https://img.wattpad.com/cover/223284811-288-k376105.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk 101 2. Sezon
Fiksi RemajaMerhabalar, ikinci sezon için bir şeyler yazmak istedim. Umarım beğenirsiniz 🧚🏻♀️