Gökyüzünü siyaha boyayan ve yıldızlarla simleyen bir gündeyiz yine.
Ve yakıyoruz bu geceyide. Bizim için Papatya.
***
Bir güne daha böyle başlamak, pencereden bakıp hep boşlamak. Ellerim donar, dilim susar, utanmasam hâlâ beklerim. Bende bu yolları gide gele görecğim. Yokki bir bildiğim. Bir şey ögrendiysem eğer, karşılığı yokmuş. Her aşk gibi, buda bir gün bitti işte. Hani olurda bizi sorarsanız bir hata ile falan iyiyiz yani, nasıl olunursa ayrıldıktan sonra öyleyiz. Birsey değişmedi yani. Herşey aynı, aynı kuşlar, karanfiller. Hepsinin selamı var. Uzun oldu baya gideli. Nedir onu hasta gibi kafama takan Papatya. Yıllar oldu anlayamadım. Ben yinede hasretle özlemle bekledim ve izledim seni. Epey zormuş başa çıkmak. Yokluğunla kucaklaşmak. İstediğine sor. Kime sorarsan sor seni andım. Bitti dedim. Gitti dedim, halimden anlar sandım. Herkes kendince haklı derdinde ya, bir ben mi varım dünyada?!
Ağlamadık diye iyi sanıyorlar. Unuttuk sanıp unutursun onun adını iki gün sonra diyorlar. Unutmam, unutamam. Yakındayken hep uzaklaşan oldun sen ve mazi. Bu mu benim hikayem?! Sen yanımda olmayınca sadece tadım mı kaçıyor sanıyorsun. Sağa dönüyorum, solu unutuyorum, görmeyince yüzünü o yanda. Sorarsan sonrasını, tüm ışıklar altında birtek ben söndüm. Yaşanmayınca bilmiyormuş insan, aşk böyle birşey demekki. Yaşatmadan ögretmiyor. Peki aşk bu ise sevmek ne? Uzaklaşınca ağlanıyormuş, bu mu?! Elinde bir deste çiçekle çürür bir vaziyette bekledik biz bee. Neyin aşkını sevgisini sorguluyorsunuz?!
Gücümüz kalmadı. Ateşle oynamak yoruyor insanı. Güneşi bir gün bile göremedik. Kalmadı bir söz bile, artık gitsem diyorum. Neşeni görünce istedik her an ama hevesini alıp gidince talan olduk. Yetmez mi bu kadar yalan?! Artık bir bitsen diyorum. Aşk meşk olunca yokum ben hiç bir tarafında bundan sonra. Dert olunca, gün batınca hatta ay bile kaçınca gökyüzünden, gitmek istiyorum sadece. Gitsem diyorum. Bir mesele falan kalmadı içimde zaten. Dönüp dolaşıp yine beni buldu ettiğim her ah. Bir gün ferah yok mu?! Artık gülsek diyorum. Çilemi değilmi anlamak artık çok zor. Bilenede sorsan, aşka başka çare mare yok. Hata bizde. Şu sevdaya ne lazımsa söylemişler. Söz gümüşse sükut altın demişler. Elini aç, dua et Allah'a . Beklesende gelmeyecek nasıl olsa. Gurur aşkı korur sandık ama zaman gurur yapanın değil sabredenin yanında oldu. Kapın hiç çalmazsa, yanın hep boşluksa işte o an canın çok yanar. Gözler mi dolar, eller mi yanar, diller mi susar özleyince?
Sabredince aşka küsmeden, doğar mı bir güneş her gecenin sabahına, her gidenin yeri dolar mı?!
Içimde ne varsa söylesem mi, gitsem mi? Zaten elde ne kaldıysa tek sebebi biziz Papatya. Ne sevdi nede sövdü, hiç birşey kalmadıki. Ne yandı nede söndü, ateş hiç olmadıki. Yana yakıla sevdiğimiz ne varsa hepsi sukut-u hayal Papatya. Bize bakan o gözlerinde yapayalnız kalsın istedik sadece. Bir bakana, bir gülene, bir sorana, bir sevene aldandık. Bir kuru güle, birde vaatlere saatlerce inandık. Peki gülen kim?! Gülene bak. Bir hayine, o zalim insana gitti gönlümüz. Pişmanım ben Papatya. Dokunsalar ağlarım işte şimdi. Özlediğime değil, sevgime, aşkıma değil pişmanlığıma ağlarım. Dinlemiyeceğim bundan sonra onu bunu, herşey oluruna varsın. Ben değil kalbim eydi boynunu, oyununa geldi. Isteseydin canımı verirdim. Yalan yok, her şey sahiydi. Ama bıraktım. Tecelli bulsun artık takdir-i ilahi. Düşmem ben yine peşinden. İçimden geçsede, yok düşmem! Kalbimi içerden bir görsen nasıl atıyor. Sakın bakma bana öyle gücüm yetmez gözlerine. Gördüğün rüya olmaya razıyım. Sende söyle güzel şeyler söyle diye, ben kötü olmaya razıyım. İçimde öyle büyük bir ateşki. Yola getiremiyorum. El açtım, diz çöktüm, boyun eydim yalnızca yağan yağmurun sahibine.
Yanar yanar söner ya, kanar kanar durur ya, hep sonradan derin vurur ya aşk. Uzakları aşar ya, tuzaklara düşer ya, yasaklara direnmek istedim Papatya. Geri adım atmak bana göre değil. Üzgünüm ama ölene kadar affetmem. Elimde gururum, içimde biten umudum ve yüzümde bir kaç çizgi. Akıl bir gün hepsini unutur elbet. Ama yürek. Yüreğine hep ha gayret dersin. Yinede bana teselliler bile yetmez. İnanmazsın hiçbir zaman. Kim bile bile yok sayabilir ki tüm hatalarını Papatya?!!!
Ben saydım işte. Gözüyle göre göre gittiği kör kuyuları ona anlattım. Bir bilene sor Papatya, gözyaşı bitermi, bir gün akar bir gün dinmez mi?
Harcadığımız bir ömür yetmezmi sor Papatya, sor!
Başkalarındaki o aşk bizi mutlu eder mi? Bizi ayırmaya yeter mi? Aşk böyle kolay biter mi? Geceyi güneş siler, beni senin hasretin. Hadi çat kapı gel sevineyim. Yüreğim nasıl özledi! Peki soruyorum bunca şey üzerine, bir ömürlük özlemimiz yetmez mi?
Biz güneşi göremeden yaz bitti Papatya. Sen açamadın baharında. Ve onların bulutlarında esir olduk. Yıllarımız neşeyi, mutluluğu bilemeden kararıp gitti. Kocaman sandıklara koyup kilit vurduk birde üzerlerine. Hani gidenin yeri dolardı Papatya? Gelen olmadı yerine. Kimse sormadı yüreğinizdeki bu koca boşluk niye diye! Daha derine inen olmadı. Ki ben bu rüyayı bir gün gidebileceğine yormadım. Yokluklarımda aşka yüz çevirdik biz Papatya. Güz getirdin, onca yaprağın sarardı soldu. Bilsinki sonbaharın sonunda bahar yok artık! Giden günlerim oldu. Seni anmadım, yola bakmadım. Dile gelmeden düşlerim yalnızlığa, susmamda yeterdi son vermem için hayatıma. Dize gelmeden düşlerim yalnızlığa, gülmende yeterdi geri gelmem için hayata. Beni alsalar ipe koysalar, dayanamaz yine kadere salsalar. Gönlüm arıyor, titriyorum. Sıra gelmeden gidememki ben. Tutmaz ellerim. Seni görmeden zaman geçiyor, bekliyorum. Gün batınca zor gelir karanlık daha beter. Yoluma bir ışık yaksan yada gelsen o bana yeter. Soru sorsam kim bilir, bu günler nasıl geçer? Sonuma yakınım artık Papatya. Belki derdim böyle biter. Beni iyiyim sanma, aldığım her nefes batıyor bıçak gibi. Kaldığım her gün bu hayat da hesabıma yazıyor.
Elimde yine kalemim yazıyorum seni sayfalara. Seneler kitap olmuş anılarla. Gizlesem fayda etmez, söylesem daha beter. Sorma neden diye. Aldığım nefes yarım. Kaldım bak yetim. Aşk sandığım hersey yalanmış, ben böyle bittim. Ben gibi bahtsız görmedim, duymadım hiç. Yazmamış kader. Sövmedim, saymadım isyankârlar gibi. Alnımda yazmasada ben hep sevdim seni. Kalbine alma ama unutma bari beni. Döndüm şöyle bir maziye. Oturduğumuz banka baktım. Sonra seninle yaptığımız gibi simit attım, besleyip baktım martılara. Ama üzülme bidaha bakmam, yanımda yoksan. Elini tutsam, bir soru sorsam, bir daha baksam, günahıma girmeden beni tekrar severmisin?
Cevap hayırsa sakın konuşma. Dönmüyorsan yüzüme bile bakmadan ne olur gider misin?!
Görüyor musun Papatya?, vakti bile yok konuşmaya. Duyuyormusun sende bir ses. Bu kalbimin kırılmasıydı galiba. Hani koymazdın gözümde yaş. Verdiğin sözü tutamıyorsun. Koptuk işte bak yavaş yavaş. Bırakıp gittiğin, koparıp verdiğin o güllerden utan biraz. Utan, kızarsın biraz yüzün. Güvenemedin, hislerinle seni aldattım sandın. Yaradana yalvartma, yüreğime taş basma. Yaralıyım anla. Beni sorma, düzelirim inşallah.
Kimi sevdiki kalbin başka, cesaret edip nasıl sana sorayım. Biri varsa sen yinede söyleme. Ben yine yok sanayım.
Olmuyor. Yüzüm kalmadı yüzüne bakmaya. Hiç mi koymadı bana sormaman. Hangimiz diye aşkta en çok harcanan. Seven hep çeker dertleri saklayıp. Gülen varmıdır ben gibi ağlayıp.
İnanamadım duyduğumda beni terk ettiğini. Sende hiç vicdan yok mu canım.
Beni sen nasıl terk ettin, bırakıp gittin?! Çok ayıp ettin ama eyvallah. Bırakıp giden kimdi?!
Bahaneniz ne şimdi?!
Güya 13'ünde sönüp 15'inde döndünüz.
BİZDEN BETER OLUN İNŞALLAH!!!Bu bölümde saygı değer Oğuzhan Koç'un şarkı sözlerine yer vermek istedim. Çünkü çok küçüklüğümden beri severek dinliyorum. Ama o sözlerin manası son birkaç yılda oturmaya başladı. Dinlemesi daha zevkli oldu. Bu bölümde "cimri sevgilim" şarkısını kullanırken çok eğlendim. Umarım böyle bir bölümün sonunda sizleri güldürebilmiştir. Bu arada hikayenin bölümlerini beğenirseniz mutlu eder. Çok bişey değil. Ufak bir dokunuşla mutlu edebilirsiniz. :D Şimdiden teşekkür ederim.
Tüm okurlarımı seviyorum. ♡♡♡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PAPATYA
ChickLit●Yaşanmamışların hayallerdeki yaşanmışlıkları. ●Gidenlerin arkasından kaybolanların hikayesi. >Zehra Peşman ●Bu hikayede "Papatya'nın Ağzından" bölümleri Aleyna Cansız'ın kendi cümleleridir. ●Bu hikayede "İnat Keçi'nin Ağzından" bölümleri Nagehan...