~YOLUN SONUNU GÖRMEDEN AYAĞINA BATAN DİKENLERİ LANETLEME.~
Kardeşiniz için ne kadar ileri gidebilirsiniz ?
#ŞeytanlaAnlaşma#
2 gündür haber alamadığı kardeşini bulabilmek için peşine düşen bir kadın. RANA.
Kardeşinin en son Azazel isimli bir mekâ...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
🖤😈
Bölüm şarkısı : Chase Atlantic / Okay
Keyifli okunalar...
~Ürkütücü bir güzelliği olduğunu inkar edemezdim , çünkü biliyordum o şeytanın da kendisiydi. Ve onun kürkü varlıklar içinde en güzel olanıydı.~
"Kardeşinin hayatına karşılık kendi hayatından vazgeçebilir misin ?"
Evrenin var oluşundan itibaren kutsal olan şeydi yaşam. Miladın öncesi ve sonrasını kapsayan savaşların çıkma sebebi daha iyi bir yaşam değil miydi ? Daha iyi koşullar , dünden daha güçlü bir yaşam. İnsan girdiği savaşları kazanabilir de kaybedebilir de mühim olan kazanmak ya da kaybetmek midir ? Nefes aldığın sürece yeni bir savaşa girebilir , yeni baştan risk alabilirsin ta ki o kara güne kadar. Ruhun bedeni bir et yığını olarak geride bıraktığı ân oyun biter , işte o gün bütün oyunlar kaybedilir.
Kardeşimin hayatla olan savaşı benim ellerimin arasına bırakılmıştı. Onun kutsallığı benim kan bulaşan ellerimin altındaydı. Bir bahar güneşiydi henüz , gülmüş müydü yeteri kadar , sevmiş miydi , sevilmiş miydi , gezmiş miydi , acı çekmiş miydi , umut bağlamış mıydı , kalbinde büyüttüğü hayallerine ulaşmış mıydı ? Daha 18 yaşındaydı , benim kardeşim 18 basamak çıktığı yolculuğunda ellerimle onu tepetaklak edebilir miydim ?
Peki ya ben ? Henüz daha 23 yaşında olan ben kahkahalarımla semayı süsleyebilmiş miydim , kayan kaç yıldıza dilek bağlamıştım , burnumdan genzime dolan denizi koklayabilmiş miydim doyasıya , sevmiş miydim gerçekten , sevilmeyi hiç bilmediğim bu dünyadan geçerken yüreğime oturacak bu kızgın demir palayı taşıyabilir miydim ? Para karşılığı benden istenecek şeyleri yaptıktan sonra ayna da kendi gözlerime bakabilecek miydim ?
Para saadet getirmez edebiyatı yapan insanları bir araya toplayıp mağaraya tıkmak bütün medeniyet adımlarını tek tek geçmelerini sağlamak gerekiyordu sırf bu yüzden. Zenginlerin uydurduğu bu fakirlik güzellemesinden etimle kemiğimle nefret ediyordum. Eğer bizim ardımızda güçlü bir aile , hesaplarımızda tomarla para olsaydı karşımda duran bu soysuz benimle böylesi aşağılık bir üslupla konuşabilir miydi ?
Para her şeydi , bir kez daha anladım.
Bir kez daha anladım , biz Tanrı'nın güçsüz yarattığı oyuncaklarıydık. Kötülerin güçlendiği masumların ayaklar altına alındığı bu düzeni yaratan , zayıfların uğradığı zulmü seyrederken keyif mi alıyordu ? Yoksa bunca gözyaşı niçin dökülüyordu ? Neden benim sınavım buydu ?
Neden ben ailemden biriyle sınanıyordum ?
"Ne istiyorsan yapacağım."
Zift karası gözlerinin kaynağında yanan alev isyan naraları atan hırçın mavilerime dolanıyordu. Kara çarşaf serili gece onun bakışlarında alevleniyordu. Esmer teninde parlayan siyahın buğusu muydu göz perdelerimi çeken dudaklarında zafer tacını taşıyan şeytanın gülüşü mü ?
