EFSUNLU AŞK

"Yeni Patron"

Oy ve Yorum bekliyorum. Okuyup geçmeyin :))

Keyifli Okumalar!🌼❤

Bulut'un dediği şeyle afallamıştım. Ellerini ağzımdan çektikten sonra rahat bir nefes aldım sonunda. Bir elini cebine koyduğunda, ona mahcup bakışlarla,

- Öyle mi? Kusura bakma yanlış anlamışım. Zaten sevgilin olsaydı da beni niye ilgilendirsin ki?

Dedim. Tek kaşını kaldırıp üzerime hafifce eğildi. Resmen zafer pozuydu bu.

Bulut: Öyle mi? Ben bir kıskançlık kokusu almıştım oysaki.

Gözlerimi büyütüp kaşlarımı çattım ve hafifçe omzundan ittirdim.

- Ne alakası var ya? Niye kıskanıyım ki seni? Saçma sapan şeyler kurgulama aklında.

Yan bir gülüş atmıştım oysaki içten içe deliriyordum. Kıskanmış mıydım sahiden?

Bana inanmayan bakışlar attı.

Bulut: Her neyse daha fazla terletmiyim seni "Komşucuğum". Ben gidiyorum şimdi. "Kız kardeşim" beni bekliyor da.

İki kelimeyi bastıra bastıra söyleyip sırıtmıştı. O an onu boğasım gelmişti ama kendimi sakinleştirmeyi başardım. Evden çıkıp gittiğinde kendimi yatağa attım.

- Demek kız kardeşiymiş ha? Aman neyse banane.

Içimde bir rahatlama olmuştu sanki. Birazda mahçup hissediyordum açıkçası. Hemen yanlış anlayıp Buluta ters davranmıştım. Umarım bu konuyu daha fazla kurcalayıp beni daha fazla çıldırtmazdı. Allahım sen bu saf, temiz kalpli, hatalı kuluna sabır ver! Söz veriyorum birdaha yalan söylemeyeceğim!
Amin deyin lütfen :)

*******************

Sabah yine mahmur gözlerle yatağıma veda ettim. Bugün iznimin ikinci günüydü. Evde olmayı ve film izleyerek günümü geçirmeyi planlıyordum. Kendime güzel bir kahvaltı hazırlayıp afiyetle yedikten sonra televizyon karşısına geçtim. Birkaç sene önce eski evimde odamdaki plates toplarıyla televizyondaki programa uyarak plates yapardım. Ne zamandır yapmıyordum. Ayrıca bunun gibi yoga yapmayı da çok seviyordum. Madem bugün evdeyim, canım sıkılmasın dedim. Plates topumu odaya getirip Tv'yi açtım. Karşısına geçip hareketleri tekrarladım. Sanki kemiklerim kireç tutmuştu ayol!!

Platesten sonra Yoga zamanı gelmişti. Yogaya özel eskiden aldığım malzemeleri çıkarttım. Yoga minderi, mumlar ve gül yaprakları. Etrafa hepsini güzelce dizip mindere oturdum ve Yoga pozisyonumu aldım. Derin derin nefes alıp verirken yine kapının çalması bölmüştü herşeyi.

- Kahretsin! Neden olur olmaz yerlerde çalıyor ki şu kapı! Kesin yine Bulut geldi. Acaba şimdi ne yaparak beni çıldırtacak. Oynat bakalım!

Diye söylene söylene kalkıp kapıyı açtığımda karşımda gördüğüm kişiyle hem şaşırmıştım hemde kaşlarımı çatmıştım.

- Ne var Enes? Niye geldin?

Enes bir elini kapıya yaslamıştı. Ve bana keskin bir bakış attı.

Enes: Sakince konuşmaya geldim. İçeri girebilir miyim?

Nefes alıp verdikten ve gözlerimi devirdikten sonra mükemmel cevabımı verdim.

- Hayır! Şimdi geldiğin yere tekrar git Enescim. Yoga yapıyorum ve inan, Senden daha önemli.

Elini indirip cebine koydu.

Enes: Söyleyeceklerimi dinledikten sonra sen karar ver önemli olup olmadığına.

Dediği şeyle merakım artmıştı. Ve yenilerek,