4

226 23 1
                                    

Telefonumu sinirle kapattım ve pantalonumun arka cebine koydum.

Küçük bir çocuk gibi trip atıyordu.

Oturduğum banktan kalktıktan sonra denize son bir defa göz attım.

O anda, yıllar öncesinde annemin anlattığı bir masal dolaşmaya başladı zihnimde.

" Uykusu gelirmiş, gökyüzüne bakan denizin hep. Gökyüzünden bir yıldız kayıp sularıyla buluştuğunda, uykusu kaçarmış denizin. Deniz uyumaz, bütün gece gökyüzünü izlerken hep gökyüzü uykuya dalarmış gözyaşları denize düştüğünde. Deniz dalgalarının sesiyle uykuya dalırmış gökyüzü.

Yıldızlar gözyaşlarıymış gökyüzünün. Bu gözyaşlarıyla var olurmuş deniz. Kurumazmış. Hepsi bir galaksinin bir parçasıyken galaksiye değil birbirlerine sığınırlarmış. Kimseyi istemezlermiş.."

" Yıldızlar gözyaşlarıymış gökyüzünün, " diye fısıldadım kendi-kendime. " Deniz gökyüzünün gözyaşlarından oluşmuştur belki de. "

Yerimde durmuş, denizi izlerken konuşuyordum.

Kiminle, neyle bilmiyordum.

Ama en azından birinin duyduğuna emindim.

" Belki de yıldızlar yanmıyordur, belki de yıldızlar birer su yığınağıdır kim bilir. "

Derin bir nefes vermemin ardından yavaş adımlarla evimin yolunu tutmaya başladım.

Geçen günlere bakınca kar dinmiş, daha sakin yağıyordu.

Ayak izlerim sahilden evime doğru karların üzerinde izini bırakırken binanın önünde beni bekleyen beden gözüme çarptı.

" Rosè? "

Roséanne ara-sıra konuştuğum tek arkadaşımdı, bu tatlı kızla liseden beri tanışıyorduk. Çok konuşmasına ve herşeye karışmasına rağmen onu seviyordum.

" Nerelerdesin aptal. " dedi üzerime doğru gelip kollarını bedenime sararken. " Dondum soğuktan. "

" Neden gelirken haber vermiyorsun kızım, telefon diye birşey var. "

" Evdesin sandım, sen hiç dışarı çıkmazsın ki. "

" Herneyse, " kolundan tutup binanın girişine yönelttim adımlarımızı. " Içeri geçelim. "

Ben şömineyi yakmaya çalışırken Rosè eliyle kollarını sıvazlayıp ısınmaya çalışıyordu.

" Sen iyi misin? Birşeye ihtiyacın var mı? "

" Yok. Neden? " dediğimde kibrit az daha elimi yakıyordu.

" Kar yüzünden mağazalar, avm'ler, heryer kapandı. Çalışamıyorsun ya, onu diyorum. "

" Yok hayır. Evde biriktirdiğim parayla idare ediyorum. "

Şey, aslında, evde biriktirdiğim para yoktu.

" Birşeye ihtiyacın olursa söyle, tamam mı? Hep yanında olduğumu bil. "

Ayda iki defa evime uğramakla ne kadar yanımda oluyorsa işte..

" Söylerim, " gülümsedim. " Bil bakalım dün evime kim geldi. " dedim konuyu dağıtmak için.

O sırada şömine sonunda alevlendi ve kalkıp yatağa, Roséanne'nin yanına oturdum.

" Kim? "

Sırıttım.

" Çatlatma kızım, söylesene. "

inner child | taennieHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin