New York Kızı

-4-

Arkadaşlar merhaba multimedya var. Bölümü okumadan önce izlemenizi tavsiye ettiğim şarkı biricik Jeremy'nin şarkısı. Yorum ve vote eksik olduğu sürece yeni bölümler gecikecektir.
Iyi okumalar :)

4.bölüm

Gözlerim kapalıydı fakat kendime geldiğimi, daha doğrusu uyandığımı hissetmiştim. Gözlerim açılmıyordu ama. Resmen kirpiklerim daha çok birbirine zincirmiş ve kapaklarımın açılmasına izin vermiyormuş gibi.
Açılmamaya direnen gözlerimi daha çok kapatıp kafamı koyduğum yere daha çok yasladım. Fakat vücudumda muhteşem bi ağrı vardı. Her yerim ağrıyordu hele ki başım...

Başta baş ağrım olmak üzere vücudumun ağrısına dayanamayarak gözlerimi açtım. Yerdeydim. Yerde uyumuştum.

Bulunduğum yerde sırtüstü dönüp doğrulduğumda ellerimi yere tutunarak dengemi kurup etrafa baktım. Bu benim kendime geliş stilimdi.

Dün o kadar yorgun gelmiştim ki, eve girdiğim an kapıyı kapatıp kapının ordaki yere uzanıp sızmıştım. Ve şimdi bu bana müthiş bir ağrı yaşatıyordu!
Ve dün gece...
Dün geceyi aniden hatırlayıp gözlerim irice açıldığında etrafa baktım. Dün ne yapmıştık bi öyle!

Destek aldığım ellerimle suratımı kapatıp yere sırtüstü kendimi attıktan sonra ağlamaya başladım. İçki pişmanlıktır...

O saniler gözümün önüne geliyordu.

Gözlerim kapanmış öpücüğüne karşılık verirken bir yandan midemdeki kelebeklerin dansını hissediyordum. Kasılan midem ve çatılan kaşlarım beni durdurmuyordu. Onu öpüyordum.
Ellerim çenesini tuttuğunda kendime şok olmuştum. Cidden mi?
Hafif gözlerimi araladığımda onun gözlerinin kapalı olduğunu gördüm.
En sonunda dudaklarını hafifçe çekip alnımda olan alnındaki hafif terleri hissettim. Birbirimizin gözlerine derin derin bakıyorduk. Biz napıyorduk?

Dün gece, kardeşim dediğim, dosttan saydığım kişiyle öpüşmüştüm. Hemde bağım olan biriyle. Kuzenimle.
Dün gece beni öptüğünde ilk karşılık vermiştim. Sonra "uykum var."deyip uyumuştum!
Beni eve bıraktığında uyandırmıştı ve ben hiç bir şey olmamış gibi vedalaşıp apartmana girmiştim. Tanrım...

Ve şimdi. Onun suratına nasıl bakıcaktım? O benim suratıma nasıl bakıcaktı? Sonuçta o eğilip öpmüştü, her ne kadar karşılık versemde.
Hala ben bunu nasıl yaptım diye düşünürken başımdaki ağrı daha çok şiddetlendi. Bende düşünmemenin daha iyi olacağına karar verip yerden kalktım.

Üzerimdekileri yırtarcasına çıkarırken banyoya doğru yürüyordum. İyi bir duş almak iyi gelebilirdi.
İç çamaşırlarımla kaldığımda banyonun küvetinin dolmasını beklerken yine kıyafetlerimi çıkartmaya odama girmiştim. Dolaptan 1 adet adidas pembe şort üzerime beyaz atlet ve üstüne siyah adidas ceket bulup yatağın üstüne koydum. Ardından tekrar banyoya gidip sıcak suya teslim oldum.
Yarım saat sıcak suda arınırcasına oyalandım. Sıcak su kemiklerimi yumuşatıyordu, ve dinlendiriyordu.
Ardından banyodan çıkıp kısa pembe yumoş bornozu vücuduma sarıp bel kemerini bağlayıp pembe ayıcıklarımı ayağıma geçirdim.
Banyomdan çıkıp odamıda geçerken mutfağa girdim ve ekmek kızartma makinesine iki tost ekmeği koydum. Ardından kahve makinesini çalıştırdım.
Onlar hazır olurken odama geri dönüp kıyafetlerimi giydim. Saçımı kuruttum. Saç kurutma makinesi başıma verdiği sıcaklıkla ve banyonun rahatlığla ağrı birazcık azalmıştı ama yine ağrım vardı. Saçımı at kuyruğu yapıp mutfağa geçtiğimde dolaptan fıstık ekmeğini çıkarttıp kızarmış olan ekmeklerin üzerine sürdüm. Ekmekleri servis tabağına koyup kahvemide alıp mutfaktan çıktım.
Televizyon izlerken bir taraftan kahvaltımı yapıyordum. Televizyon dün geceyi düşünmemi engeller diye düşündüm. Pek başaramadı ama yinede biraz yardımcı oldu.
Kahvaltımın ardından odamdan bir ağrı kesici alıp içmiştim. Ve kendimi televizyona vermiştim.