Zifiriyim Biyerlerde...

124 5 2
                                    

1.Bölüm.

Sensiz kötüyüm beterim...

Arkadaşlar bölümün bazı yerlerde kan gibi hasas içerikler var bilginize;)
Birde Kayla'nın geçmişinden devam ediyor. İsteyenler ve bölüm ile okuyacağınız şarkılar için video bırakıyorum:

O gün gözlerimi açtığımda büyük hasta yatağında küçük bedenim cansızca yatıyordu.Başımda ve kolumda keskin acılar vardı.Koluma baktığımda gözümün önüne annemin kanlar içinde kalmış,babamın zorbaca annemi bıçakladığı görüntü geldi.

Kolumda ki serumu çıkartıp odadan dışarı çıktım.Ellerinde büyük silahlarla kapının önünde bekleyen askerler beni tutmaya çalışıyordu.Ağlıyordum durmadan ağlıyordum.Etrafdaki insanlar bana acır bakışları altında eziliyordum.
Bağırıyordum.'Annem mi görmek istiyorum annemi bırakın gidiyim nolur'.

En sonun da pes ettim hâla ağlayıp bağırarak dizlerimin üstüne çöktüm.

Çok acı vericiydi yaşıtlarım doğum gününde oyuncak bebek dilerken ben o akşam annem ve babamın barışmasını dilemiştim.Ama şimdi ikiside yanımda değil.

Öylece yerde ağlarken ileriden buraya bir sedye geliyordu üstünde bir kadın vardı saçları kandan kızıl rengini almış,sedyeden aşağı sayısız kan damlaları akıyordu.

İşte o an gördüğüm şey karşısında dondum beynim dondu,dünyam dondu hiç birşey hissetmiyordum.
Ağzımdan çıkan tek kelime 'Anne' olmuştu.

Sedye önümden geçerken bir el sedyeden aşağı sarktı.Bileğinde ki bileklik annemindi aynısı bende de vardı.

Bilekliği görür görmez hışımla yerden kalkıp sedyeye yetiştim koşuyordum 'anne'diyerek koşuyordum.

Sedyeye yetiştiğimde bir demir kapının önünde durmuştu.'Morg'yazıyı görmemle ağlamam daha arttı.

Beyaz ama kandan kırmızı olmuş örtüyü kaldırdım.Kaldırmamla etrafdaki insanlar çığık atıp koşmaya başladı.
Askerler beni tutmaya hâla tutmaya çalışıyordu.

Annem...

Annemin yüzü, vicudu heryeri kanlarla kaplıydı.Heryerinde bıçak darbeleri vardı.Tanınmayacak haldeydi.

Üstündeki kanları umursamadan sarıldım ona,kan kokusu annemin güzel kokusunu kaybetmişti.

Askerler beni kucağını almaya çalışırken hemşirede kaldırdığım çarşafla annemin vicudunu kapattı.

Askerin kucağından kurtulup harekete geçmiş sedyeden sarkmış annemin elini tutum 'gitme, beni bırakma'diye sayıklıyordum.

Askerle artık daha acımasız ve güçlü davranıyordu.Beni durdurmayı başarmışlardı ama annemin ekini bırakmıyordum.En sonunda annemin bileğindeki bilekliği koptu.

Gözümün önünde bilekliğin kopuşu beni darma dağan etmişti.

Ben bir çocuğun yaşayacağı en kötü günü yaşadım o gün...

O günden beri babamın annemi bıçakladığı,annemin sedyeden sarkan eli,sedyede ki kanla kaplanmış vicudu,bilekliğin kopuşu,morga götürülüşü...

Gitmedi...

Gitmedi 8 senedir gitmedi...

O günden sonra ne dilek tuttum ne de inandım.

Babam.Babamda zengin iş adamı Volkan YILDIZ olduğu için herşeyi örtpas edip,benide kimseye söylememem için bir yıl boyunca evde tuttu,susturdu,odaya kilitledi eve hapis bıraktı.Okulumu bile eve gelen hocalarla tamamladım 7.sınıfa kadar.Senelerce evdeydim.

Şuan 17 yaşındayım.Lise 3'e gidiyorum.
9 yaşımdan sonra kaba,umursamaz,duygusuz biri haline geldim.Öyle biri değilim ama dışarıya böyle yansıtıyorum.

Baba olacak adamla yaşıyorum.O günden sonra ona bırak 'baba' demeyi seslenmedim.O bunu hak etmiyor çünkü.

Tüm Türkiye YILDIZ ailesini iki kişi olarak biliyo Buz Prenses ve ünlü Volkan Yıldız.Hal ve hareketlerime göre magazinler Buz Prenses diyor.

Böyle saçma sapan bir hayatım var benim gibi karanlık...

Yorum ve vote atmayı unutmayın.Bölüm hakkında düşünceleriniz benim için önemli;)

KaylaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin