Kadın Üşürse Bu Şehri Yakın...

85 7 1
                                    

3.Bölüm.

Kadın üşürse bu şehri yakın...

    Arkadaşlarım benim her şeyımdi.Birimiz aramızda olamayımca kalbimizde ki boşluk iyice yayılıyordu.Biz hiç ayrılmadık birbirimizden.Birimizin üzüleceği hiçbir şey yapmadık, yapanları da yapmadığımız şey kalmadı.Biz birbirimize yeri geldi anne baba yeri geldi ağlayacak bir omuz olduk.Ama asla bir yabancı olmadık.Zaten arkadaşlık,kardeşlik bunu gerektirirdi.

Ben bunları düşünürken lanet katilin koca okulunda lanet müdürün odasını bulmaya çalışıyorduk.

En sonun da  bulduğumuzda bir oh çekip en öne geçtim.

Çünkü güçlü olmam gerekiyordu.Olamasamda öyle davranmam gerekiyordu.

Annem için...

Kapıyı açmadan arkama baktım.Hepsi tebessüm ediyordu.Onları beni desteklerken görmem veya her zaman arkamda olduklarını bilmem beni daha güçlü yapıyodu.

Derin bir nefes alıp kapıyı tıklattım ve 'gel' komutunu alıca kapıyı açtım.

Müdürün masasında müdür,karşısında ki siyah deri koltukta katil oturuyordu.
Bunu beklemiyordum.

"Güneydın çocuklar."dedi müdür Uzay gile bakarken.Bana bakıp"Günaydın Kayla Hanım"dedi.
İşte en nefret ettiğim şey.

Annem de sevmezdi...

Duygusuzca ruh gibi "Kayla"dedim uyarırcasına.

"Tamam Kayla."dedi ve katile bakıp"Volkan Bey izninizle değerli öğrencilerimi sınıflarına bırakmak isterim."dedi.

Kerem lafa atlayıp;

"Gerek yok.Hangi sınıf?"dedi.Soğukça.

Biz hep soğuktuk çevreye karşı ama ama birbirimize sıcaktık.

Müdürden uzun uğraşlar sonucu sınıfı öğrenmiştik.Katilde arada sevgi sözcükleri söylüyordu.

Sınıfı bulduğumuzda başta Kerem arkasın da Uzay,Azra,Eda ve en arkada ben olmak üzere sınıfa girdik.

Ders müzikti galiba.

"Merhaba siz yeni öğrencilersiniz galiba tanıtın kendinizi"dedi hoca.

Herkes sadece adını söyledi sıra bana geldiğinde "Kayla"dedim.Zaten nerdeyse herkes soyadımızı biliyorlar.

Hoca kafasını salladı ve "İsimleriniz sizi tanımak için yeterli değil çocuklar."dedi.

Ben derin bir nefes alıp"Tanımasınlar o zaman hocam."dedim.

"Peki tamam.Kayla hangi enstürmanlarını çalıyorsun?"dedi.
İyi de hangi birini sayıyım nerdeyse hepsini çalıyordum.

"Nerdeyse hepsi "dedim bıkkınca.

"O zaman soruyu değiştiriyorum.Hangilerini çalamıyorsum?"dedi.Bune ya.

Derin bir nefes daha alıp "Onu da zamanla öğrenirsiniz hocam"dedim ve cam kenarında arka sıralarda boş yer boştu.En arkaya oturdum.Diğerleri de arkamdan geldi ve Eda Keremle, Uzay Azrayla yan yana oturdu.Ben hep tek otururdum.Arada bi değişiklik olsun diye yanlarına otururum.

Hoca biraz şaşırsa da zaman kaybetmeden dersi anlatmaya başladı.Sanırım bir şarkının anlamını veya özelliklerini anlatıyor.

Morelim çok bozuk sabah sahah o katili görmekte beni iyice germişti.

O tam bir katil.O benim annemin katili.O benim hayatımın, çocukluğumun katili.

Aklımda bunlarla cebelleşirken hoca bana sesleniyordu.Kendimi toplayıp hocaya baktım.

"Kayla iyi misin?"dedi hoca.

"Evet"dedim kısaca.

"Peki piano çalabiliyorsan bize çalabilir misin?"dedi.

Piano çalmayı bana küçükken annem öğretmişti.Annem öldükten sonra kimseye çalmadım.

Hocanın bunu demesiyle bizimkiler bana döndü.

"Çalamam"dedim.

"Neden?İçimden bir ses senin çok güzel piano çalabildiğini söylüyor."
Bu hoca ne istiyo böyle.

Uzay benden önce lafa atladı;

"Hocam o içinizde ki sesi sustursanız iyi olur."dedi.

Yan sıradan biri "Beceremiyorum demiyo da"dedi.

Bunlar beni burda ağlatmaya ant biçmiş sanırım.

Kerem çocuğa bakıp "Sus bence"dedi.

Hoca "Tamam Kayla seni sıkmayacağım.Ama seni sevdim."Bana laf atan çocuğa bakıp "Parasıyla veya ününü sürekli ortaya atan kişilerden değilsin."Bizimkilere bakıp "Değilsiniz"dedi.

Bana laf atan çocuk hocaya "Babama söylediğimde de bunları söyleyebilecek misin hoca bozuntusu."dedi.

Bir kadına bağırdı.Bu beni sürekli geçmişe götüren nedenlerden biri.

"Hah bende zengin öğrencilerinden ve ailelerinden korkan öğretmenlerden değilim."dedi hoca.

O çocuk ayağa kalkıp hocanın yanına gitti.Ve kolunun tuttu.Ve bağırmaya başladı.

Bizimkiler benim yanıma geldi Kerem de çocuğun elinden hocayı almaya çalışıyordu.Bende ayağa kalkmış gözlerim dolmuş bir şekilde donmuştum.O çocuğa her baktığımda o katilin anneme yaptıkları aklıma geliyordu.

Hemen kendime gelip çocuğun hocaya vurmak için kaldırdığı elini havada tutup çevirdim.Elini sırtında birleştirip duvara yapıştırdım.Ve konuşmaya başladım."Eğer bir kadına elini kaldırdığını görürsem bu elini keserim.Ha bu arada bu okulda kimseye bağırmayacaksın.Oldu ki bağırdın.O dilini de kopartırım. "dedim ve bileğini kırdım.Beni şaşkınca izleyen sınıfa dönüp "Bence çok açık oldu. "dedim ve yerime geçtim.Bizimkiler yanıma gelip göz kırptılar bende tebessüm ettim.

Hoca sınıfa dönüp "Herkes çıksın Kayla sen hariç "dedi.

Herkes çıktı bizimkiler hariç hoca onlara dönüp "Çocuklar sizde Kaylayla konuşmam gerek."dedi.

Azra atlayıp "Ne konuşacaksanız bizimle beraber konuşacaksını bizim gizlimiz saklımız yok"dedi.

Hoca Azranım bu dediģine tebessüm edip "Hep böyle bir olun olur mu çocuklar birbirinizin yaralarınızı sarın birbirinize sahip çıkın"dedi.

Bizim kaşlarımız çatılırken hoca devam etti bana dönüp;

"Ben annenin yakın arkadaşıydım Kayla aynı sizin gibi"dedi.

Gözlerim doldu ve konuşmaya başladım;

"Annem yurt dışında"dedim.Babam olayları magazinlere böyle açıklamıştı.Bazı sorunlardan ayrıldıklarını ve annemin yurt dışına taşındığını söylemişti.

"Kayla Ayçanın arkadaşıydım.Senin neden kadınlara korumacı olduğunu yada neden piano çalmadığını en önemlisi babandan neden nefret ettiğini biliyorum"dedi.

"Saçmalama.Bir şey bildiğin yok.Yalan söylüyosun"diye bağırıp sınıftan çıktım.

Beni tek sakinleştircek şey spordu.

Arkadaşlar şimdilik bu kadar.Bir daha ki bölüm daha güzel olucak.Ama yeni bölümün gelmesi için votelerinize ihtiyacım var.Bu bölüm vote aldığında yeni bölümü paylaşıcam.


KaylaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin