Kayla

Bu Kuyu Ulaşılmaz...

7.Bölüm.

Düştüm bir tekme, bir tekme daha...

Bu gün günlerden pazartesi yeni bir haftanın başı.Hafta sonu hep bizimkilerle takıldık.Zaten evde de kalmazdım hiçbir zaman.Sadece akşamları yatmak için gelirim onlarda alıştılar zaten.

Kıyafetlerimi giyinip derslerin başlamasına yarıp saat olmasına rağmen evden çıktım.Sahile inip boş banklardan birine oturdum.

Etrafı izlemek beni unutturuyor.Mesela kuşların cıvıldaması, balık tutan insanlar, koşu yapan insanlar...

Ama kendime gelince sanki hayyata ki bağım kopuyo.Kendimi bazı zamanlar o kadar kötü hissediyorum ki.Bir kelebeğin o güzel kanadını görememesi gibi.
Düşünsenize çok güzel bir kanadınız var ama onu göremiyorsunuz.Veya ayağınızı göremiyorsunuz.Ben delirirdim.

Denizi seyrettikten sonra arabama binip okula doğru sürmeye başladım.

Geldiğim de bizimkilerin gelmediğini anladığım da kantine gidip kahve alıp bahçede ki banka oturdum.

Bizimkiler gelince beraber sınıfa gidip yerlerimize oturduk.

Kızlar Oğuza yokken yaptıklarımızı anlatıyordu.Uzay Kerem ve ben de telefondan üçlü oyun oynuyoruz.

En sonun da golü ben atınca "Olley be"diyip zıpladım.Maç çok çekişmeli geçiyordu ben kazanınca da biraz fazla sevinmiştim galiba.

"Kıza bak ya tanımasam erkek sancam"dedi Kerem.

Uzay kafasıma vurup "Niye kıskanıyosun azcık utan ikiye bir yenildik tabi sen topları kaleye atabilseydin"dedi.

Ben didişmelerine kahkahalarla gülüyordum

Sınıftakiler beni ilk defa gülerek görüyo galiba yoksa bu garip bakışların bir telafisi yok.

Ben hâla gülerken Oğuz benim yüzümü kapatarak "Kızım gülmesene herkes sana bakıyo"dedi.

Oğuzun parmaklarının ararsından gördüğüm kadarıyla Kerem ve Uzay etrafa bakıp "Dönsenize önümüze"dediler.Hemde aynı anda.

Bu komik hallerine Azra ve Eda da kahkaha patlatınca bu sefer Uzay Azranın,Kerem de Edanın yüzünü kapattı.

Nefes almakta zorlanınca"Oğoz çok şo olono nofos olomoyorom"diyebildim.

Oğuz bu duruma gülünce ellerini suratımdan çektim.Ama kızlar Oğuza bakınca bu sefer ben kapattım ellerimle yüzünü.

"Pipet sus herkes sana bakıyo dalarım bunlara ben"dedim.
Kerem ve Uzayda gülünce kızlar da kapattı yüzlerini.

Azra"Olum hiç mi yakışıklı erkek görmediniz dönün önünüze"dedi.

Uzay da "Azracım bizden yakışıklısı mı vor.Odo kopotmosono oğzomo konoşomoyorom"dedi.

"İyi oldu hıh"diyip Uzaya trip atmaya başladı.

Öğretmen gelince bu saçmalığa son verdik.

Öyle arasına girince bizimkiler kantine gittiler ben de lavaboya gitceğimi söyleyip onlardan ayrıldım.

Tuvalete giderken birine çapmamla sendeledim ama düşmedim.Kafamı kaldırıp baktığım da şu çetenin başı olduğunu gördüm.

"Yürümeyi de mi öğretmedi annen baban senin"dedi.Sürekli şu konuyu açması beni sinirlendiriyor ama yeter artık.

"Öğrettiler öğrettiler hatta şunu da öğrettiler"diyip cerme atıp yere düşürdüm.

Tuvalete gidip toparlandıktan sonra kantine bizimkiletin yanına indim.

Okul çıkış saati gelince spor yapmak adına spor salonuma gittim.

Boks torbasını yumrukluyordum.Sinirimi atmakta yardımcı olan şeyler biri spor.

Arkamdan biri "bu boks torbalarının senden çektikleti ne ya"dedi.Bu sesi tanıyorum.Çete başının.

"Asıl benim senden çektiklerim ne ya nereye gitsem burnumda bitiyorsun"dedim.

Cevap vermemeyi seçip parçalanmış boks torbasına baktı "Ne bu sinir ya ne bu acı sevgilinden mi ayrıldın yoksa"dedi sahte üzüntüyle.

İçimden tek acımın bu olmasını istedim desem de bunu söyleyemezdim "Sevgilim mevgilim yok benim böyle basit şeyler için de üzmem kendimi "dedim ve boks torvasını yumruklamaya devam ettim.

"Senin gibi kızların başka ne acısı olur ki yeme beni"dedi.

"Ben senjn bildiğin gibi kızlardan değilim"dedim.

"Hmm demek öyle yoksa annen baban ayrı diye mi üzülüyorsun kıyamam"dedi yine sahte üzüntüyle.

Katil basınlara böyle yansıttığı için herkes böyle biliyor.Ama her zaman bu konuyu açması beni sinirlendiriyor.Yetti artık.Sanki bi kuyu ya düşmüşümde ordan kutuldum derken bir tekme atıp bemi yeniden o kuyuya hapsediyor.

"AÇMA ARTIK ŞU KONUYU TAMAM MI! YOK! ANLADIN MI?! BENİM NE ANNEM VAR NE DE BABAM! YAPMA ARTIK ŞU KONUYU! UĞRAŞMA BENLE! UZAK DUR! "dedim.Çok bağırmıştım.Ağlamamak için de kendimi zor tutuyordum.Gözünde pişmanlık vardı.Ama ben daha fazla kendimi tutamayacağımı anlayınca cıkış kapısına doğru yürüdüm bi yandan da boks eldivenlerini çıkartıp fırlatıyodum.

Arkamdan sesleniyodu ama dönüp bakmıyordum.

Arabamı orda bırakıp karanlık sokoklara attım kendimi.

Yolun karşısından küçük bir kız koşarak gelince bu kızın çetenin kardeşi olduğunu anlamıştım.Ama ağlıyordu.

"Abla iyi ki burdasın sen iyi bi ablasın ben parktan kaçtım burda babamı ararken bi tane abla bağıyordu ama bi tane adam da onu dövüyodu hadi onu kurtaralım "dedi ve koşmaya başladı.

Ben de arkadınadan koşarken çıkmaz sokoğın sonun da bağrışma sesi geliyordu.Sesin geldiği yere gidince kadının yüzü kanlar içindeydi ve adam onun üstümde dövüyordu.Bu görüntü beni eskilere götürsede hemen kendime gelip adamı kadının üstünden aldım.Ve etkisiz hale getirdim.Ambulansı arıyıp gelmesini beklerken de polisi arıyıp adres verdim ve olanları anlattım.

Ambulans gelince küçük kızı da alıp ablansa bindim.Hastaneye gelince kadını ameleyata aldılar.O arada da çetenin başını sınıf grubundan bulup aradım ve gelmesini istedim.

Ben ararken kız ağlıyordu.

"Noldu?"dedim.

"Ben abimle küsüm onunla gitmicem"dedi.

"Neden küstün?Zarar mı verdi yoksa?"dedim kucağıma alıp.

"Hayır onlar bana baban öldü annende kaçtı diyolar"dedi.Gözlerim doldumuştu.Bu yüzden mi sokoklarda babasını arıyordu.

"Ama abiler yalan söylemez hem baban yanında olamasa da o kalbimde seni her zaman izliyor"dedim kalbini göstererek.İkimizde ağlıyorduk.Ama bu dediğim hoşuna gitmiş olacak ki gülümsedi.

"Yani babam gitmedi mi?Benim hep yanımda mı?"dedi.

Bende gülümseyerek "Hep yanında "dedim.

Vote + Yorum ;)