Çapulcular/H.P

Bölüm 2

Delphina'nın anlatımından

Sonunda tren durmuştu James'in anlatığına göre burdan arabalara binip gidicekmişiz.

Tabi birinci sınıflar hariç onlar kayıklarla gidicekmiş okula yeni gelsemde birinci sınıflarla gitmeyecektim beynimdeki düşüncelere dalmışken kendimi yerde buldum tabi beni masalardaki gibi tutabilcek bir prens yoktu, Delphina kim ki zaten!?

"Delphina iyi misin?" Sorduğun için sağol Jamie acaba beni kaldırsan mı?

İç sesimi duymuş gibi ayağa kaldırdı ama ayağımın üstüne basamadım kahretsin.

"İyiyim James ama yüriyebileceğimi sanmıyorum ayağımı burktum galiba."

"Sirius dostum bavulumu tutda Delphina'yı kucağıma alayım."

"İstersen sen benim bavulumu tut ben taşırım Delphina'yı."

"SİRİUS!!!" Bağırmasan mı acaba

"Tamam dostum sadece şakaydı kızma."

"Çocuklar canım acıyor farkında mısınız?"

"James yer bugün sadece bizi çekmiyomuş baksana Delph'de kurbanlar arasına girmiş." Gözlerimi devirdim.

"Hahaha çok komiksin Sirius!"

"Sen ona bakma Dellph."

James beni kucağına aldı düşmemek için bende kollarımı onun boynuna sardım arabaların oraya geldiğimizde James beni indirdi arabaları çeken testraler varmış ama sadece birinin ölümünü görenler testraleri görebiliyormuş ben göremiyorum umarım hiç bir zamanda görmem.

Koskoca Hogwarts şatosuna bakıyordum hayranlıkla, kim bu güzellik karşısında hayran kalmaz ki burası tek kelimeyle mükemmeldi en başından beri burda okuyacaktım ama babamın işi sayesinde bu mümkün olmadı ama şimdiyse tekrar babamın işi yüzünden burdayım ve mutluyum.

Hala James'in kucağındaydım aslında ilk hastane kanadına gitmemizi istedi ama Hogwart'taki ilk günümün hastane kanadında geçmesini istemediğimi söyleyince yemekten sonra KESİNLİKLE! Gideceğimizi söyledi o beni kucağında taşıdığı için herkes bize bakıp fısıldaşıyordu nede olsa James Potter ve kucağında adı bilinmeyen bir kız tam dedikoduluk malzeme.

Büyük salondan içeri girdik ama tabi yemeğin ortasında herkes konuşurken girmedik herkesle birlikte sakince girdik zaten James'de beni indirmişti sadece koluma girmişti çünkü mükkemel ben orda profesörlerinde olacağını ve uygun olmayacağını söyledim Gryffindor masasında çapulcular ile beraber oturuyordum yemekte bir kaç kişiyle tanışmıştım Frank Longbottom, Hanah Allen, Thomas Johnson gibi isimlerdi iyi insanlara benziyorlardı ama kalpleri her zaman böyle mi kalacaktı? Belki aralarından birileri ihanet edecek kötü tarafa geçecek olanlar vardır bilemeyiz ama değil mi?

Yemeğin ortasında büyük salonun kapısı açıldı herkes bakmaya başladı sonra kafalarını çevirdiler kimdi bu kız saçları kızılın en güzel tonu gözleri zümrüt yeşili diğerlerine döndüm James'e bakınca kahkaha attım çünkü dirseğini masaya yaslamış kıza hayranlıkla bakıyordu tamam bu gülünecek birşey değil ama yüzündeki ifade çok komikti, anladım o zaman bu kız Lily Evans'tı James'in biriciği Gryffindor'un prensesi 'Yani James'e göre' elimi James'in önünde saladım yok omuzlarından tutup saladım yok.

"Çocuklar bunu ne yapıcaz?"

"Bak şimdi." Bakıyorum zaten

"Napıcaksın Sirius?" Bana sesiz ol işareti yaptı kafa salladım