"Biraz ara versek iyi olacak."Jimin saatlerce bakışmakta olduğu kitabı kapatarak arkasına yaslandı ve göz temasından kaçındığı ikiliye baktı.Yaklaşık iki saattir bir kafede onlar için ders veriyordu.Tabi sürekli dikkati dağıldığından doğru düzgün bir şey de anlatamamıştı ya neyse.
Jungkook sonunda ona bakan kişi ile gergince gülümsedi.Kafeye geldiklerinden beri kafasını kitabından kaldırmamış sadece önemli gördüğü yerlerde göz teması kurarak dersini anlatmıştı.Bu durum fazlasıyla canını sıkmıştı Jungkook'un.Tamam tabiki rahat bir şekilde davranmasını beklemek saçmalıktı.Sonuçta en son yaşadıkları güzel anılardan sonra...sevgilisiyle el ele tutuşarak dersini dinlemek zorunda kalması...fazlasıyla saçmalıktı.Ama elinden bir şey gelmiyordu.Ne kadar kaçmaya çalışırsa Yeri ona o kadar yakınlaşıyordu.
"Off gerçekten o kadar ezberlenecek şey var ki kafayı yiyeceğim."Yeri saçlarını karıştırarak arkasına yaslandığında Jimin göz ucuyla ona bakmıştı.Onun bu haline gözlerini devirmek istiyordu çünkü zaten dersin başından beri onu dinlememiş sürekli Jungkook ile uğraşmıştı.Bu durum fazlasıyla canını sıkmıştı Jimin'in.Kendisini sakinleştirmek için sürekli bir şeyler okuyor ve konuşmayı durdurmuyordu.Dikkatini sadece derse vermeye çalışıyordu.
"Gerçekten çok yoruldum Kookie."diyerek dudak büzdü ve kafasını Jungkook'un omzuna yasladı Yeri.Jimin bu hareket ile gözlerini kaçırarak dışarıyı incelemeye başlamıştı.
"Yorulduysan gidebilirsin."Jungkook'un sözleriyle şaşkınca ona baktı ikili.Jungkook bulunduğu durumdan sıkıldığı kadar sıkılmıştı Yeri'nin davranışlarından.Sevgili olabilirlerdi ancak bu onun bu şekilde rahat davranmasına sebep olamazdı.Karşısında tanımadığı birisi otururken Jungkook'un elini tutması,sürekli ona gülümseyip kafasını omzuna yaslaması onun için utanmazlıktan başka bir şey değildi.
"Anlamadım?"Yeri yerinde doğrularak Jungkook'a baktığında ise Jungkook derin bir nefes aldı.
"Yorulduysan gidebilirsin Yeri.Hem senin yarın önemli bir sınavın yok muydu?Eve gidip biraz dinlenmen gerekiyor."Jungkook her şeye rağmen sesini olabildiğince yumuşak tutmaya çalışıyordu.Ne olmuş olursa olsun birisini kırmaya o kadar da hevesli değildi.
"Ah...doğru ya ben onu tamamen unutmuşum."Yeri hatırladığı şey ile yüzünü buruştururken Jimin sessizce onları izlemeyi tercih etmişti.
"Pekala.Gidelim o zaman."Yeri bir yandan eşyalarını toparlarken konuştuğunda göz göze geldi Jimin ve Jungkook.Jimin Jungkook'un vereceği cevabı merakla beklerken dudağını dişledi Jungkook.Ardından göz temasını kesmeden konuşmaya başladı.
"Ben kalıyorum."sözleri üzerine Jimin'in yüzünde hafif bir tebessüm oluştuğunda ise daha fazla cesaretlenmişti.
"Ne?Benimle gelmeyecek misin?"
"Daha çalışacağımız bir sürü konu var Yeri.O yüzden kalmam gerekiyor.Hem o kadar para veriyoruz karşılığını almamız gerekiyor değil mi?"diyerek Yeri'ye baktığında Yeri bir süre durakladı.Ardından bakışları dışarıya odaklandı.
"Pekala...ama hava kararmak üzere.Geç kalma olur mu?Karanlığı sevmezsin sen."Jimin duyduğu sözlerle şaşkınca Jungkook'a baktı.Jungkook ise bu bakışları fark edince biran gerildiğini hissetmişti.
"Hadi ama Yeri...ben artık kocaman adam oldum.Karanlıktan korkacak değilim ya?"diyerek sahte bir şekilde güldüğünde endişeyle ona baktı Yeri.
"Emin misin?"
"Eminim dedim ya!Hadi hadi git sen."Jungkook'un sözlerine Yeri biraz bozulmuş olsada belli etmemeye çalışarak çantasını omzuna astı.Ardından Jungkook'un yanağına bir öpücük bıraktıktan sonra Jimin'e baktı ve kocaman gülümsedi.