•26•

1K 65 13
                                    

"Olmuyor olmuyor olmuyor!Lanet olsun yapamıyorum işte!"Taehyung sinirle elindeki kalemi masaya fırlattığında Hoseok ona göz ucuyla bakmıştı.

"Yeterince odaklanmadığındandır o."diyerek onu azarladığında ise Taehyung umursamazca omuz silkti.

"Odaklanamıyorum hyung.Ne kadar denersem deneyeyim odaklanamıyorum."

"Taehyung burada oturmuş iki saattir sana ders anlatmaya çalışıyorum ve sen odaklanamıyorum ben diyerek kestirip atıyor musun yani?"çatılan kaşlarıyla ona bakan Hoseok ile dudak büzdü Tae.Haklıydı.Saatlerce oturdukları yerden kalkmadan onun için çabalıyordu hyungu.Asla olmaz demesine rağmen ona yardım ediyordu.Kendisi ise ders dışında her şeyle ilgilenmiş olmalıydı ki aklında ufacık bir bilgi tanesi bile kalmamıştı.

"Ama hyung..."

"Madem öğrenmeye niyetin yok neden benim vaktimi boşa harcıyorsun Tae?!"sesinin yükselmesine engel olamayan Hoseok ile Taehyung irkildi.Karşısındaki hyungu fazlasıyla kızgın görünüyordu.Onun gözlerine bakmaktan kaçınarak dudaklarını araladı Taehyung.

"Senin  yüzünden."fısıltı gibi çıkan sesini Hoseok duymuştu.Bunun üzerine çatık kaşları gevşedi ve anlamazca ona baktı.

"Benim yüzümden mi?"Taehyung duyduğu soru ile dudağını dişledi.O kadar kısık sesle konuşmuştu ki karşısındakinin onu duyabileceği aklının ucundan bile geçmezdi.

"Ben ne yaptım ki Tae?"Hoseok yeniden ona bir soru yönelttiğinde yerinde rahatsızca kıpırdandı.Daha sonra aklına diyebileceği mantıklı bir şey gelmediği için pes ederek doğruları söylemeye karar verdi.

"Dersin başından beri sürekli saçlarını karıştırıyorsun hyung ve şampuanın çilek kokuyor!"dudağını büzerek söyledikleriyle afalladı Hoseok.Dersin başından beri üzerindeki gerginliği atmak için sürekli saçlarını karıştırdığının farkındaydı fakat bu durumun Taehyung'u rahatsız ettiğini fark etmemişti.Hafifçe geriye yaslanarak ondan uzaklaştı.

"Ah...ben rahatsız olacağını düşünmemiştim."diye mırıldandığında Taehyung karnını tutarak iki yana sallandı.

"Rahatsız olmadım hyung.Acıktım ben acıktım."Hoseok karşısında tıpkı küçük bir çocuk gibi mızmızlanan Taehyung'a baktığında çattığı kaşları gevşemişti.Yüzünde ise istemsizce bir gülümseme oluştuğunun farkında bile değildi.

"Bak işte!Dalga geçeceğini biliyordum!O yüzden dayanmaya çalıştım başından beri.Derse odaklanmak için elimden geleni yaptım ama bir türlü olmadı işte."çatık kaşları,büzdüğü dudakları ve kırışan burnu ile mızmızlanmasıyla derin bir nefes aldı Hoseok.

Hızlanan kalbini sakinleşmesi için ikaz etti ancak başarılı olduğu söylenemezdi.Aksine kalbi yerinden çıkacakmış gibi atıyor,her geçen saniye de dahada hızlanıyordu.Taehyung'un ise hiçbir şeyden haberi yoktu.Karşısında ifadesizce ona bakan hyungunu izlemekle kalmış,tek bir kelime dahi edememişti.Hyungunun ona bu şekilde bakması korkmasına bile neden olmuştu.Çenesini kapalı tutamadığı için kendisine kızıyordu.

"Aslında hyung o kadar da aç de..."Taehyung'un sözünü kesen hızla konuşmaya başlayan Hoseok olmuştu.

"Beni burada bekle."ve daha cevap vermesine bile fırsat tanımadan çantasını alarak oradan uzaklaşmıştı.

_Yarım saat sonra_

Taehyung elindeki silgiyle dakikalardır karalamakla meşgul olduğu test kitabının sayfasını silerken bıkkınca mırıldandı.

cross the line▪︎jikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin