byun baekhyun'un elma şekerleri // chanbaek

♡5☆

Duyuru.

Byun Baekhyun'un Elma Şekerleri'ndeki Chanyeol'ün ölmek istediği bütün bölümleri kaldırdım. Bu anlamadığım bir şekilde bazıları tarafından fazla abartılıp alaya alındı(?) ve ben de buna bir son vermek istedim. Umarım daha Chanyeol'ün ölmek istemesiyle ilgili dalga içerikli yorumlar görmem.

İyi okumalar.

🍎🍬

"Sen ciddisin."

"Hiç olmadığım kadar hem de."

Baekhyun'la ayrılışımızın üstünden saatler geçmişti, onunla lunaparktan sonra biraz daha gezmiştik ve en sonunda evine gitmek istemişti. Onu eve bıraktıktan sonra ben de okulun dağılış saatine kadar boş boş dolanmıştım çünkü annem evdeydi, okuldan kaçtığımı öğrenirse beni keserdi, yaşatmazdı.

Şimdi de karşı komşum ve aynı zamanda da okuldan arkadaşım olan Yun'un yanındaydım, yanımızda Kyungsoo da vardı ve gün boyunca neler yaptığını anlatmıştım onlara. Yun ağzı açık beni dinlerken Kyungsoo da ciddi olup olmadığımı tartmaya çalışıyordu.

"Rüya gibi." Yun açık ağzını hareket ettirip konuştuğunda üstünde oturduğum çimlere yattım. Aslında, çimlere yatmaktan nefret ederdim ama şu anki mutluluğum bana garip şeyler yaptırıyordu.

"Bence de rüya gibi. Hayatımın en güzel günüydü, keşke ölsem." Yatarken konuştuğumda ikisinden biri bacağıma tekme attı. Yerimden kimin attığına bakmak için kalktığımda tekme atan kişinin Yun olduğunu anlamam çok uzun sürmedi konuşmaya başlamıştı. "Deme şöyle bir daha, onunla daha güzel günler geçireceğini hissediyorum. Erkenden ölme."

"Hislerinde hep yanılırsın Yun." Yerimde dikleşip söylediğimde gözlerini devirdi. "Bir de sen vur. Herkes zaten bir şeylerimi gömüyor benim."

"Ben senin hiçbir şeyini gömmedim." Kyungsoo yanındaki Yun'a bakıp söylediğinde Yun başını ona çevirdi düzeltti. "Kyungsoo dışıdaki herkes."

Kyungsoo gülümseyerek karşılık verip konuştu. "Bugün edebiyatçı seni göremeyince deliye döndü."

"Ben de o güzel anlarımı yaşarken deliye döndüm." Kyungsoo'nun dediği şeyi pek de dikkate almamıştım çünkü aklım hâlâ belimde sarılı olan en sevdiğimin kollarındaydı, göğsümdeki başındaydı.

"Gerizekalı hocaya size yardım edeceğim diye söz vermişsin, ama ne yaptın, okuldan kaçtın."

Hocaya yardım edeceğim gün bugün müydü ya? Baekhyun aklımı başımdan öyle bir almıştı ki her şeyi unutmuştum.

"Yarın yardım ederim. Zaten çok sıkıcı bir iş yapacaktım." Hocanın elindeki şiirleri sınıflarına göre ayırıp ardına da alfabetik sıraya koyma işinde hocaya yardım edeceğimi söylediğim için fazlasıyla pişmandım aslında, tamam edebiyatı çok seviyor olabilirdim ama böyle saçma bir işi de bir anlık neden yapmak istediğimi anlamamıştım.

"Yarın hocanın yanına git ve verdiğin sözü tut, kadından özür falan dile deliye döndü çünkü bugün." Kafamı tamam anlamında sallayıp yere bakarken Yun sohbetimize dahil oldu. "Sizin edebiyatçı Minhee miydi?"

Ona da aynı şekilde kafa salladığımda yine konuştu. "Orospu o karı."

Yun'un ettiği küfre ben gülerken Kyungsoo da öksürük krizine girmişti. "Hocaya ne diye öyle diyorsun?" Krizi geçtikten sonra sormuştu. "Nedeni yok, çünkü orospu. Geçen sene beni benim büyük ısrarlarım sonucu geçirdi edebiyattan, lan okula daha yeni gelmiş çömezdim ne diye yüksek puanla geçirmedin? Bir de kendisine çikolatalı pasta almıştım geçirsin diye."