şarabı dudağından içmişim

904 85 184
                                    

+18 🤡

Zhan aniden aklına düşen bu yarış fikriyle, harekete geçmiş ve duyurusunu yapmıştı. Jian'a bile danışmamıştı. Sorun değil diye düşündü, Jian'ın bu fikri kabul edeceğini biliyordu.

Hem büyük kazançta elde edeceklerini düşünüyordu. Zhan için para problem olmasa da Jian ve en yakın arkadaşı Cheng için daima gerekeni yapardı.

"Nerden çıktı şimdi bu yarış?"

Cheng dikkatle arkadaşına bakıyordu. Sarhoş olup olmadığını anlamaya çalışıyordu.

"Sezon çoktan açıldı, kasaba için harika olacak. Bir düşünsenize gelen turist sayısıyla herkes bayram edecek."

"Kendine çok fazla yükleniyorsun. Bir de şampiyona meydan okudun." Zhan'ın gözleri Yubin'e döndü.

Fanxing söze karıştı. "Geleceğini düşünüyor musun?"

Zhan derin bir nefes aldı. "Bilmiyorum. Hem az önce ne yaptığımı anlamadınız mı?"

Yibo hariç masada ki herkes merakla Zhan'a bakıyordu. Zhan hafifçe gülümsedi. "Sitenin sahibi burada bir yerlerde, şuan da Kale'de bulunan herkesi tanıyorum ve haberi yayınladığı an çevremizdekilerden biri olduğunu çözeceğiz."

"Zhan bazen çok dikkatsiz düşünebiliyorsun." Jiyang suratında memnuniyetsiz bir ifadeyle Zhan'a bakıyordu.

"Ne demek istiyorsun?"

"Senin bu duyuruyu yapmanla zaten tüm kasabanın haberi olacak, kulaktan kulağa yayılacak. Sitenin sahibi burada da olmayabilir. Duyacak ve hemen yayınlayacak."

Zhan biraz düşündü. "Yayınladığı haberlere bakınca aslında ne kadar ayrıntılı bilgiler yayınladığını görmüyor musunuz? Şuan bile konuştuklarımızı dinleyen biri olabilir. Haberi yayınladığı zaman başkasından mı duydu kendi kulağıyla beni dinleyip, kendi gözleriyle izledi mi göreceğiz."

"Zhan haklı." Yubin Zhan'a hak verdiğinde masaya bir sessizlik çöktü.

Birkaç saat geçmiş Kale iyice kalabalıklaşmıştı. Kuan Yibo'yu yanına çağırıp yardım etmesi gerektiğini söylemişti.

Yubin ve Fanxing telefonlarıyla durmadan oyun oynuyorlar arada birbirlerine sataşıyorlardı.

Haoxian, Jiyang ve Meng aralarında bir muhabbet tutturmuşlar hararetli bir şekilde tartışıyorlardı.

Cheng ise elinde kadehi durmadan içiyordu. Gözleri bazen Meng'e kilitleniyor, ama sonradan ne yaptığını fark edip hemen çekiyordu. Yine de birkaç saniye sonra gözlerinin tekrar Meng'e kilitlenmesine engel olamıyordu.

Zhan ise.. Sadece saatine bakıyor ve dakikaları sayıyordu. Az sonra kalkıp gidecek ve limandaki teslimatın kontrollerini yapacaktı.

Meng ayaklandığında gözler ona döndü. "Herkese iyi geceler."

Cheng telefonundan saate baktı. Saat çoktan 11'i geçmişti.

"Seni eve bırakalım. Hem biraz yürümüş oluruz." Jiyang, Haoxuan'ı dürttü ve ayaklandı.

Zhan hemen yerinde doğruldu. "Arabanız yanınızda değil mi?"

"Hayır."

Zhan masanın üzerindeki anahtarı Cheng'in önüne kaydırdı.

"O zaman Cheng seni bıraksın."

Cheng şokla Zhan'a çevirdi gözlerini.

Meng hemen itiraz etti. "Kimsenin beni eve bırakmasına gerek yok."

Son Viraj || Yizhan -DÜZENLENİYOR...-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin