We have seen better days

574 115 206
                                    

🎨🎨

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

🎨🎨

9 yıl sonra

Chanyeol yıllar boyunca çizip durduğu aynı simanın bulunduğu kağıtların dört bir yana saçılmış görüntüsüne iç çekerek baktı. Muhtemelen onları yakmalıydı. Evde istediği kadar kilitli dolaplar ardına saklasın, varlıkları bile Chanyeol'ü delirtmeye yetiyordu. Sürekli böyle değildi ancak arada kriz gibi geliyordu, beyninin derinliklerindeki özlem yüzeye çıkıyordu ve Chanyeol kaldıramıyordu.

Remedy'yi öyle çok özlemişti ki ne kelimeler yetiyordu anlatmaya ne de eli gidiyordu duygularına tercüman olacak bir şeyler çizmeye. Korkuyordu artık Remedy'nin yüzünü gözlerinin önüne getirmeye. Yedi büyük günahtan biriydi sanki Remedy'yi düşünmek.

Chanyeol elindeki yarısı boşalmış kadehi kafaya dikerken gözlerini kapadı. Neden gitmişti ki? Neden onu yalnız bırakmıştı? Chanyeol yıllar boyu onun varlığına öyle bir alışmıştı ki farkında bile değildi içten içe ona bu kadar bağlandığına. Şimdi rüya görmeye korkar olmuştu. Çoğu geceler uyumamayı tercih ediyor, bazı gecelerse sırf rüya görmemek için ilaçlarla kendini bayılttığı oluyordu. Remedy'nin olmadığı rüyalar Chanyeol için kabustan beterdi. Hiç değilse eskiden kabuslarını bile Remedy süslerdi, şimdi her şey çok daha kötüydü.

Boydan boya camla kaplı olan salonunda gözlerini açıp dışarıya baktı. Ne çok insan vardı gecenin bir yarısı dışarda. Ne çok araba gelip geçiyordu. Acaba içlerinden birinde Baekhyun da var mıydı?

Chanyeol hızlıca kafasını iki yana salladı. Baekhyun'un olması ya da olmaması onun için önemli değildi. Baekhyun hiçbir zaman Remedy olmamıştı. Chanyeol, Baekhyun'dan ayrılmayı kendi kabul etmişti ancak Remedy'den ayrılmayı asla kabul etmemişti. Eğer öyle bir şansı olsa asla kabul etmezdi. Ama içinde öyle bir özlem vardı ki Baekhyun'un yüzünü görmek bile ona iyi gelirmiş gibi hissettiriyordu.

Kapı çaldığında Chanyeol alkolün etkisiyle sarsak adımlarını kapıya yöneltti. Her yer berbattı. Remedy'nin tüm çizimlerini ani sinir kriziyle evin her yerine saçmıştı. Üst üste özensizce atılmış yırtık pırtık kitapların üzerinde saksılar vardı içlerindeki bitkiler çoktan solmuş olan. Bu evdeki her canlı sararıp solmuştu, bu eve canlılık fazla geliyordu. Artık renkli olmayan saçları dağınıktı. Amerikan mutfağının tezgahı boşalmış alkol şişeleriyle doluydu. Bu halde eve birini kabul etmemesi gerekirdi ancak gelen kişi çoktan Chanyeol'ün bu hallerine alışmıştı. Chanyeol acıdan ve melankoliden beslenerek yapıyordu eserlerini, bu yüzden kendine yardım etmelerine asla izin vermiyordu. Chanyeol buydu, bu şekilde kabul etmelilerdi onu.

Kapı aralandığında Jongin lüks daireye adım attı. Ne garipti dünya. Jongin günlerce masa başından kalkmayıp tüm heyecanı ve mutluluğuyla kitap yazıyordu, karnını zor doyurabilecek bir geliri vardı. Chanyeol tüm yaşama enerjisini ve gençliğini mahvederek tablolar yapıyordu, ülkenin en zenginlerindendi. Belki de sahiden mutluluk para etmiyordu.

remedy [bbh+pcy]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin