Lord, what fools these mortals be!

650 115 130
                                    

If it burns I'll keep fueling the same dream If you fall I'll remember to save game

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

If it burns I'll keep fueling the same dream
If you fall I'll remember to save game

🎨🎨



Jongin'e gönderilen fotoğraftaki oğlanın gerçekliği kanıtlandıktan sonra Jongin, Chanyeol'den çok daha fazla heyecanlanmıştı. Chanyeol içten içe bu oğlanla kendi Remedy'sinin tamamen farklı kişiler olduğuna inanıyordu. Jongin ise her zamanki gibi oldukça dramatikti. Chanyeol'ün hayatına oldukça büyük bir etkisi olacağına inanıyordu. Hatta Chanyeol'den yıllar sonra bu olayı yazıp kitap olarak bastıracağına dair söz bile almıştı. Chanyeol arkadaşına peri masallarında yaşamadıklarını, rüyalarında gördüğü kişinin birden hayatına girip onu kurtaramayacağını söylese de Jongin kitap konusunda fazla heyecanlıydı. Chanyeol orijinal isim konusuna takıntılı olduğu için ona vereceği takma isimleri Shakespeare kitaplarında arıyordu ve bu konuda fazla ciddiydi. Remedy'ye benzeyen oğlana verecek bir isim aramasına gerek bile yoktu, Chaneol bunu yıllar önce Jongin'in yerine halletmişti. Chanyeol arkadaşının henüz olay akışı bile belli olmayan kitabı hakkındaki planlarını dinlerken nihayetinde arkadaşına kıyamamış ve onay vermişti. Yıllar sonra ele avuca sığar bir gelişme yaşarlarsa Jongin olayları kitap olarak yazacaktı. Chanyeol bunun gerçekleşmeyeceğini gayet iyi biliyordu ama Jongin'le hayal kurmak hiçbir zaman sesli olarak itiraf etmese de eğlenceli geliyordu ona.

Chanyeol aynı hafta içerisinde dördüncü kez aynı mekanda, aynı masaya oturmuş tam karşısındaki baristayı izlerken Jongin'in söylediklerini düşünüyordu. Sahiden de kendini zerre kadar umursamayan bu oğlan hayatını değiştirebilir miydi? Umursamazca kahve yapan oğlanın Chanyeol'den başka kimsenin olmadığı alt katta oturup kendini izleyen bu kişiden rahatsız olduğunu biliyordu Chanyeol ancak barista bunu asla belli etmiyordu. Dönüp Chanyeol'e bakmıyor ya da herhangi bir şey sormuyordu. Chanyeol oğlanın nasıl bu kadar umursamaz olabildiğini merak etti. Belki kendi de karşıdan o şekilde görünüyordu, belki baristanın yerinde olsa o da bu şekilde davranırdı ancak o an yaşananların hiçbirini aklı almıyordu.

Karşısında kahve yapan oğlan nasıl Chanyeol'ün Remedy'sine bu kadar benzeyebilirdi?

Chanyeol oğlan hakkında hiçbir şey bilmiyordu. Keşke daha bilindik bir kafede çalışsaydı, diye düşünüyordu Chanyeol. Böylelikle zorunlu olarak takacağı yaka kartı sayesinde hiç değilse adını öğrenirdi. Adını bilmiyordu, yaşını bilmiyordu; okuyup okumadığını, okuyorsa ne okuduğunu bilmiyordu. Bildiği tek şey kendi Remedy'sine tıpatıp benziyor olduğuydu.

Bir hafta önce Desdemona'ya ilk geldiklerinde şaşkınlıkla ağzından "Remedy," sözcüğünü kaçırmıştı ancak oğlan kaşlarını çatarak siparişlerini sormakla yetinmişti. Remedy'yi tanımıyordu ki Chanyeol zaten böyle bir şey de beklemiyordu. Jongin ortamı kurtarmak için kahve siparişi verdiğinde Chanyeol elinden geldiğince karşısındaki kişiyi incelemişti ve sonuç kesindi: görebildiği her ayrıntısı Remedy ile aynıydı. Bunun nasıl mümkün olduğunu bilmiyordu ancak her şey ortadaydı.

remedy [bbh+pcy]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin