12. bölüm

1.5K 45 25
                                    

Yorum yapmayı unutmayın...

Ne? uzun zamandır bu anı bekliyorum mu? öyle dedi değil mi?yok canım ben yanlış duymuşumdur. Arada bir Bora'ya bakıyordum ama o bana değil  camdan dışarıya bakıyordu. Sonunda meydana gelmiştik. Bora arabadan indi ve gelinlikle zor ineceğimden bana yardım etti. Stresten ellerim terlemişti. Bora elimi tutmak isteyince ben direk onun koluna girdim.

Ben reyhani oynamayı bilmediğim için  nikah masasına geçmiştik. Annemlere baktığımda bize gülerek bakıyorlardı ama ben hiç mutlu değildim. Derin bir nefes aldım ve nikah memurunun konuşmasını dinledim.

"Öncelikle herkese merhaba bugün bu iki gencin evlenme isteğini gerçekleştirmek için buradayız."
-isteğini çıldırıyorum evlenmek için- nikah memuru konuşuyordu ama ben ne dediğini anlamıyordum Bora elimi tuttu.

"Sahra iyi misin?" Kafamı salladım ve mikrofona eğilip evet dedim. Bora da aynılarını tekrarladı. İkimiz de ayağa kalktık. Herkes alkışlıyordu sanki çok mutluymuşuz gibi. Bora elimden tuttu ve herkesin ortasına getirdi. Ellerini belime koydu. Ben de ilk biraz afallasam da omuzlarını tuttum.

Bora bana daha az kişi gelecek demişti ama hiç fark yoktu ben kalabalık sevmezdim rahatsız olurdum bir de sıcak basardı. Yüz ifademden belli olacak ki Bora sordu.

"Yüzün neden böyle?" Neden acaba

"Hani daha az kişi gelirdi bu ne ya!" Bora güldü

"Ne güzel işte herkes görsün karım olduğunu." Bu çocuğun kafasına tuğla falan düştü herhalde.

"Ayıp olmasın ama senin kafana tuğla mı düştü merak ediyorum?" Bora kafasını iki yana salladı.

"Keşke tuğla olsaydı başıma bela düştü." kolunu sıktım o ise mal mal gülüyordu.

Sonunda çok şükür dans bittiğinde rahat bir nefes aldım ve takı töreni için 6236372 saat ayakta durmaya hazırlandım


"Ah ayaklarımmmm bu ne ya 3 saat ayakta topuklu ile durdum ölüyorum." Takı töreni sonunda bitmişti biz de kızlarla nikah masasında oturuyorduk asla oynayamazdım zaten Asaf'ın düğününde oturmadım Kızlar yanımdan ayrıldı ve meydanın ortasında herkes gibi göbek atmaya başladılar of ya benim düğünüm böyle olmamalıydı.

Duru yanımda kalmıştı yüzü beş karış oturuyordu aaa yeter canım yani sanki duru evleniyor.

"Bu yüzünüzün hali ne Duru hanım?"Duru bana hiç bakmadan iç çekti. Of bir kere de söylesen nolurrr illa ısrar mı etmeliyim?

"Hadi canım söyle de ikimiz de rahata erelim." Duru Bora'nın olduğu tarafa baktı biraz uzun baktı abisi ile ilgili bir sorunu vardı herhalde.

"Yok bir şey sadece Gül'ün evde yokluğu çok belli oluyor." yav he he ayn ayn ben de inandım. Daha bir gün oldu bismillah.

Duru'ya dalga mı geçiyorsun der gibi bakıyordum. Duru bana baktı ve ofladı.

"Of yenge of!"

"Bak bile bile yenge diyor ya sevmiyorum deme şunu!" Bana gözlerini devirdi. Asel yanıma çöktüğünde Duru ile konuşmam her ne kadar bitmese de eve sakladım.

"Noldu niye geldin?"

"Yoruldum ya."

"Ben de sıkıldım."

Duru "Ben de."

Üçümüz de çok sıkılmıştık. Ya insan kendi düğünün de sıkılır mı be. Annemler yanımıza gelmişti ve güzel bir sohbet başlamıştı.

BERDEL Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin