Eve gittiğimiz de akşam babam, abim ve ikizimden kendimi öldürmeyi denediğim için özür dileyip tek tek sarıldım. Bir daha bunu hiç yapmayacağımın sözünü verdim. Hep beraber akşam yemeği yedikten sonra deniz kenarında yürüdük ama hâlâ tam olarak atlatamadım, bazen durup ağlayasım geliyor. Yirmi yaşındayım ve birini öldürdüm bu hiç kolay değil, her ne kadar kötü biri olsa da birinin ölümüne sebep olmak..
Derin bir nefes aldım bu aralar fazlaca nefesim daralıyordu çünkü kendimi boğmaya çalışarak ciğerlerime zarar vermiştim bu yüzden de bazı zamanlar da acıyor. Eskiye göre daha sakin ve sessiz bir yapıya bürünmüstüm. Bu olayın vermiş olduğu gerekçeler sonunda abimle dövüş teknikleri çalışmaya başladım. Babam başka bir ev aramaya başladı, bizde abimle vakit geçirecektik.
Psikoloğum yaşadıklarımı kolay atlatabilmem için bir yöntem önerdi. Herşeyi bir kağıda en ince ayrıntısıyla birlikte yazdıktan sonra ateşe atıp yakmak, bunu bu akşam denedim. En ince ayrıntısıyla kağıda yazdım ve sahile gidip kağıtları yakıp küllerini denize attım, biraz kötü hissettim ama artık unutup yoluma devam etmek zorundayım. Odama gelip biraz müzik dinledikten sonra uyudum..
Karanlık bir yerde uyandım bulunduğum yerden dışarı çıktım ileride toprak yoldan başka hiç yol yoktu, yola çıkıp ilerlemeye başladım sonra arkamdan biri 'kız kaçıyor yakalayın' diye bağırdı. Arkama baktım üç kişi geliyordu, koşmaya başladım nerde olduğumu bilmiyorum hiç bir yeri tanımıyorum, peşimde ki adamlardan kaçıyordum, sanki yolun sonu yokmuş gibi uzadıkça uzuyordu yakalanacağımı anlayıo ormana daldım koştum koştum, hiç durmadan koştum nereye gittiğimi bilmeden koştum. Artık nefes alamamaya tıkanmaya başlamıştın ama yakalanamazdım. Etrafta beni kurtarabilecekne bir kişi ne de saklanabileceğim bir ev vardı. Son hız koşmaya devam ederken durmak zorunda kaldım önümde uçurum vardı. Kahretsin ben nerdeyim böyle? Diye geçirdim içimden. Arkamı döndüm adamlar bana yaklaştıkça ben bir adım geri gidiyordum üç adım gittim, adam tam bana elini uzatti geriye doğru çekilince birden dengemi kaybedip aşaği düstüm.
Çığlık atarak uyandım nefed almaya çalışıp nerde olduğumu anlamaya çalışırken abim geldi. Beni öyle görünce yanıma oturup beni tuttu 'abicim evdeyuz bak ben burdayım yanında' diyip bana sarıldi biraz sakinleşmiştim ama yine de hala korkuyordum abime sarılıp kafamı göğsüne koydum 'sakin ol prenses sadece bir kabus' dedikten sonra biraz su içip kafamı geri göğsüne koyarak uyumaya çalıştım.
5 saat sonra
Gözüme gelen güneş ışığıyla uyandım omzumda hissettiğim ağırlıkla gözlerimi açtım yanımda saçları yastığa düşmüş tatlı bir şekilde uyuyan abimi gördüm, yavaşça kafamı göğsünden kaldıdım. Hafifçe üstüne doğru eğilip komodinden telefonumu almaya çalıştım bunu başarınca geri çekilip yatağa oturdum, saate baktım dokuz olduğunu görünce aklıma gelen fikirle sinsice sırıttım. Telefonumun video kamerasını açıp abime tuttum sonra diğer elim ile abimin en gıdıklandığı yerden yani boynundan gıdıklamaya başladım biraz hareket edip uyumaya devam edince bu sefer de burnuna hafif hafif vurdum parmağımla, biraz burnunu kaşıyıp bana doğru daha çok döndü. Tabii ki pes etmeyip tekrar boynunu gıdıkladım o uykulu uykulu bir şeyler homurdanırken ben gülüyordum ama uyandı mı hayır ne ağır uyukusu varmış arkadaş, ama elbet uyanacak. Videoyu çekmeyi sürdürürken hafif hafif yüzüne su atmaya başladım Kaşlarını çatıp homurdandı sonra daha fazla atınca hemen gözlerini açıp lan diye bağırdı beni görünce of yine mi senin intikamların deyip gözlerini geri kapattı. Ben de videoyu kapatıp omzuna kafamı koydum selfie çektim sonra birden beni yanına çekip gıdıklamaya başladı.
-abi... bıraksana
+ Hadi bizimkilerden yardım iste sekizde gittiler şimdi seni benim elimden kim alacak
-ya.. abi.. nefes ala..mı..yor...um
+tamam bırakırım ama bir şartla
-neymiş
+ peşime bir kız takıldı rahat bırakmıyor nereye gitsem karşıma çıkıyor bu akşam bir parti düzenledi eğer benimle oraya sevgili rolünde gelirsen bırakırım
-hayatta olmaz
+bir daha düşün' diyerek daha fazla gıdıklamaya başladı ta..mam ge.li..cem diyince nihayet bıraktı.
Dolabıma göz gezdirip
+ee prenses senin beyaz ve bordo hariç elbisen var mı
-hayır normalde sevmiyorum o yüzden almadım
+tamam kahvaltıdan sonra alışverişe gidelim de üstümüze düzgün bir şeyler alalım da akşamın en yakan çifti olalım
-tamam ponçik
+ponçik ne kızım
-seen
+oha ben mi ponçik' diyerek boyunu gösterip 'bidaha düşün' diyince 'hmm bakıyım evet evet sen ponçik şu bakışa bak ponçik seni' diyince beni kovalamaya başladı. Koşabildiğim kadar koşup aşağı indim mutfakta ki çalışanlar bizi izlerken ben kacmaya abimde kovalamaya devam ediyordu. Salonu bir kac kere turladıktan sonra mutfağa koştum masanın etrafında turlarken bi anda saldalyeye takılıp yere yapıştım ama bilin bakalım hangi kolumun üstüne, evet evet kılan kolumun 'ahh' diye bağırırken abim yanıma eğilip 'bişeyin var mı biyerin acıdı mı cadı?' Diye sorunca 'he hiç acımadı gıcık kas yığını' diyince 'haydaa az önce ponçik diyordun noldu da şimdi birden bire kas yığını olduk' dedi 'yalan mı yaaa' diyerek üstünü gösterdim kaslarına bakıp ' bakıyım iş bee yakışıklılık akıyor' diyince kalkıp koluna sertçe vurdum 'ah ne vuruyorsun kızım yaa bide elin ağır' diyince kulağına eğilip 'daha fazla o kızlar seni gözleriyle yemeden git üstüne bir şey giy' diyip trip atarak mutfaktan çıktım odama doğru giderken arkamdan gelip kulağıma eğilip 'ne o kıskandın mı cadı sevgilim' dedi. Pat diye durup şok olmuş şekilde ona bakarken tekrar konuştu 'eğer akşamda sevgilim dediğimde böyle bakarsan kimse inanmaz cadı' diyip göz kırptı bende arkasından 'pis ponçik' diyerek odama geçtim. Üstüme beyaz mavi yazılı tışört, altıma mavi kot şort, beyaz ayakkabılarımı giyip kot şapkamı taktım az da bir makyaj yapıp kolyelerkmi ve bilekliklerimi takıp odamdan çıktım. Tam o anda Parsta odasından çıktı mavi kot pantolon, beyaz mavi tisortu, kot şapkası ve beyaz ayakkabılarıyla görünce ohaaa diye bağirdım aynı anda gülemeye başladık.
-pis ponçik takım olmuşz yaa
+iyi oldu bu aksama kadar role girmem lazım
-seni görende bir dizi de filan oynayacak sanar
+napıyım kızım yapamıyorum fazla rol alışmam lazım
-tamam yardım ederim yalnız biraz daha burda durursak seni yiyeceğim' diyince kahvaltıya indik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayatın AŞK Tonu🦋
Teen FictionHilda'nın başına gelenlerden sonra hayata karşı bakış açısının değişmesiyle beraber gerçek aşkını bulmasıdır sizce neler yaşamıştır