Ciğerlerimin acısıyla uyandım bizimkileri görünce ölmediğimi anladım. Yattığım yerden kalktım, oturdum birden hepsi bana döndü. Babam yanıma gelip aniden sarıldı "bebeğim benim, bitanem sakın bir daha böyle bisey yapma babacığım tamam mı? " dedi. Gözümden bir yaş süzüldü yanağıma doğru, bişey demeden kalktım odama gittim duşa girdim tepemden su akıyodu ben ağlıyodum duvara yumruk atıp ölmeyi bile beceremeyen salağın tekiyim diye geçirdim içimden. Duşumu alıp çıktım saçımı kurutup üstüme siyah kot şort, beyaz yazılı siyah tişörtümü, siyah beyaz spor ayakkabılarımı ve siyah şapkamı takıp yanıma telefonumu ve paramı aldım. Dışarı çıkmadan cebime küçük not defterimi ve kalemimi koyup evden çıktım. Sitenin dışına kurulmuş çarşıya girdim bi market bulup içeri girdim kasiyer buyrun ne istemiştiniz diyince not defterimi çıkarıp " hd slim blue sigara ve küçük şişe kola " yazıp kasiyere gösterdim hemen poşete koyup on buçuk dedi parayı verip çıktım deniz kenarına gidip kayalık tarafına oturup sigaramla kolamı içmeye başladım. Kaç saat oturdum bilmiyorum telefonum çaldı açtım "Hilda babacım eve gel hadi yemek yicez " dedi babam, bisey demeden telefonu kapatıp eve gittim. Şapkamı çıkarıp masanın kenarına koydum servis yapan kadın siz ne alırsınız Hilda hanım diyince yemeklere söyle bi bakıp defterime patates ve sosis lütfen yazıp ablaya gösterdim abla tabağımı hazırlarken babam konuşmaya başladı Hilda dedi kafayı kaldırıp baktım "Bak bu Ali abin" diyip yanındaki adamı gösterince ona döndüm "Ali abin seninle biraz konuşmak için geldi" diyince psikolog olduğunu anladım sonra tabağıma dönüp patates ve sosislerimi yedim. Tabağımı bitirince masadan şapkamı alıp bahçeye çıkıp hamağa yattım, kulaklıklarımı takıp müzik dinlemeye başladım. Beş on dakika sonra yıldızları izlerken uyuyakalmışım. Birinin bana dokunmasıyla birden uyandım nefes nefese kalmış gibi hamaktan kalktım " benim prenses seni odana götürecektim " diyince Pars'a bi bakış atıp odama gitmeye başladım. Odama gelince balkona çıktım salincagima oturdum müzik dinlemeye devam etmişim sonra uyumuşum.
Parstan
Kahvaltı yaptık Hilda yine aynı kimseyle konuşmuyor bir şey dicekse defterine yazıyor o kadar. Tek başına yine dısarı çıktı Aliyi elinde defterle merdivenden inerken görünce bekledim
-Naber kardeşim
+İyi kardeşim
-O defter ne oğlum
+Hildayla konusucam
-Yazarak mı?
+Evet
-Sence düzelir mi?
+Şöyle diyim. Kendi yaptığı şeyi edemediği ve aklından çıkaramadığı için hayatla bağlantı kuramıyor ve sizinle de, ona kendini korumak için bunu yaptığını ve bunun normal bir şey olduğunu anlamasını sağlamamız gerekiyor.
-Eğer bunu başarırsak devamında ne olacak?
+Sonra hayatın devam ettiğini ve onun iyi biri olduğunu hatırlatmamız gerekiyor. Sonra sonra düzelicektir zaten neyse ben gidiyim de çalışmalara başlayım kardeşim. Tamam görüşürüz diyip babamın yanına gittim
-Gel evlat nasılsın?
+İyiyim baba sen nasılsın?
-İyiyim. Aliyle konustun mu Hilda hakkında
+Evet Hilda yazarak konuştuğu için Ali de yazarak iletişim kuracakmış
-Hilda düzelsin de bi, nasıl konuştuğunun önemi yok
+Öyle
-Ben şirkete gidicem sen burda kızların yanında kal' tamam diyip bahçeye çıktım Aliyle Hilda sırayla deftere yazı yazıyorlardı bende bir kenara oturup telefonumla uğraşmaya başladım.Hildadan
Bahçede tek başıma otururken elinde defterle Ali abi geldi yanıma oturdu, deftere bir şeyler yazıp bana verdi böyle böyle hem biraz sohbet ettik, hem de bir kaç sorusunu cevapladım akşam yine konuşuruz diyerek ofisine gitti bende karşımda oturan abimin yanına gidip defterime 'üçümüz bisiklet turuna çıkalım mı?' Yazdım olur dedi deftere 'ama benim bisikletim artık yok' yazdım hemen alalım gek diyip ayaklandı. Almilayı çağırdı sonra çarşı tarafına gidio iki tane bisiklet aldık çünkü Almilanın var. Ben siyah mavi abimede siyah yeşil aldık. Almilanınki de siyah mordu.
Ormanın yürüyüş yolundan giderek ormanı turladık yorulunca durdum kenarda, bizimkilere dönüp 'ben yoruldum mola versek olur mu?' Diye seslendim pat diye durup ikisi birden konuştu diye bağırıp yanıma gelip bana sarıldılar. Ben de onlara sarıldım. Sonra biraz dinlenip turlamaya devam ettik sonra deniz kenarında ki bir kafede oturduk.
+Ben kendimi korumak için vurdum onu bana silah çekti, şimdi ben katil mi oldum?' Dedim abim elimi tutarak
-Bak Hilda kendin de diyorsun abicim kendimi korumak için diye, sen en doğrusunu yaptın bende olsam, Almila da olsa, babamda olsa, her kim olsa senin yaptığını yapardı ayrıca o kötü biriydi bir it için asla katil olmadın hatta dünyaya bir iyilik bile yaptın prenses
+Nasıl bir iyilik ki o?
-O it senin gibi kızları ya da daha küçük çocukları kaçırıp istediklerini yaptırabilmek için onları kullanıyordu. Bu zamana kadar kaç çocuk öldürdü o it. Bu yüzden sakın kendini kötü hissetme sen doğru olanı yaptın abicim' diyerek beni destekledi. Almila da abimi tastikleyip bana sarıldı 'biz heo yanındayız ikiz' dedi. Kafeden kalktıktan sonra abim babamı arayıp akşam sana bir sürprizim var diyerek babamı çağırdı. Sonra heo birlikte eve gittik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayatın AŞK Tonu🦋
Teen FictionHilda'nın başına gelenlerden sonra hayata karşı bakış açısının değişmesiyle beraber gerçek aşkını bulmasıdır sizce neler yaşamıştır