İNTİKAM PEŞİNDE

6.Bölüm

Merhaba arkadaşlar biliyorum hiç bölüm atmadım ve yazmadım bile ama nedenlerim var . Annemin telefonundan yazıyorum ve ailem kitap yazmama karşı . Bu yüzden onlardan gizli yazmaya çalışıyorum. En azından okullar açılana kadar yazmaya çalışıcağım. Arkadaşlar kitabıma başka karakterlerde ekledim ama onların fotolarını kendinizin hayal gücüne bırakıyorum.
Sizleri çok seviyorum💕
İyi okumalar...

O kadar adi bir insansın ki ihanetinin yanında köpek gibi kalıyorsun senden intikam alsamda sana değmez...

Ali'nin ne demeye çalıştığını daha yeni idrak etmeye çalısıyordum. Ahh gerçekten birde bunlarla mı uğracaktım bide. Ne kadar çok benimle uğraşmaya çalışırlarsada asla onlara pas vermiyecektim ve onlara istediklerini vermiyecektim. Hadi bakalım ey mi yaman bey mi yaman. Yalnız ben böyle diyorum ama belki bana zarar verecekler.

Bu ihtimallerin hepsini göz ardı yaparak içeri girdik. Sırama otururken melih'in alaycı bir ifadeyle bana bakmasını umursamayarak yerime oturdum. Dersimiz fizikti. İnşallah en yüksek puanı almışımdır. Gerçekten gece gündüz fizik sınavına çalışmıştım.

İçeriye hoca girmişti ve sınıf defterini doldurduktan sonra " evet gençler yazılılarınızı okudum ve tek tük düşük notlar var onun dışında herkes gayet iyi almış" dedikten sonra bir heyecan bastı bana . İçimden ne kadar dua ettiğimi bilemezsiniz . Hoca tek tek herkesin notunu okumaya başladı .

Gerçekten çok düşük alanlarda vardı. O sırada hoca " Melih 85"dedi. Gerçekten bu serseri nasıl bu kadar yüksek alabir diye düşünürken hoca "hira 95" dedi. Şuan inanılmaz mutluydum . En sevdiğim dersten bu kadar yüksek almak beni gururlandırdı. Hoca notları okumayı bittirdiğinde kalkıp dersi anlatmaya başladı.

Yüksek almanın bana verdiği gazla dersi dinlemeye başladım. Tabi notlar okunduğundan beri melih'e bakmamıştım. Bakmakta istemiyorum zaten. Ders bittikten sonra kulağıma bir ses geldi. Sesini daha yeni farkettiğim Melih " benden daha yüksek aldığın için kendini fazla yükseklerde görme . Seni nasıl ezebileceğimi biliyorsun" dedi.

Ne saçmalıyordu bu ya gerçekten artık fazla olmaya başlamıştı. Ona karşı koyarak " sen kendini ne zannediyorsun ya notlarımı bu kadar çok kıskanıcağını düşünmemiştim bu kadarıda fazla " dedim. Melih salak mısın bakışı attı ve konuşmaya başladı " gerçekten çok aptalsın. Ben mi seni kıskanıcağım . Dünyada en son kıskanacağım insan bile değilsin bunu o aptal kafana sok" dedi.

Bende bu sözleri üzerine çok sinirlenmiştim kimse bana sen aptalsın diyemezdi . Bende ona " sen kimsin ki bana aptal diyorsun asıl sen aptalsın tamam mı benimle muhatap olmayı bırak artık seninle konuşmak falan istemiyorum" dedim. Melih 'de " seninle öyle bir uğrasacağım ki göreceksin"dedi ve gitti.

Bende daha yeni ne dediğini idrak etmeye çalışıyordum . Birce' nın seslenmesiyle birce'nin olduğu tarafa baktım. Yanında Beyza vardı sadece. Yanlarına gidip" fatma nerede ? Gelmiyecek mi?" Dedim . Beyza' da "yok gelmiyecek o manitasıyla zaman geçirecekmiş" dedi gülerek bende güldüm. Sonra bahçeye çıkıp gezmeye başladık . Bankta iki çift gözlerle karşılaştım.

Melih'le göz göze geldik ve sonra gözlerimi onun gözlerinden çektim. İç sesim 'yoksa melih'ten hoşlanıyor musun? Hira' dedi ama bende iç sesime hayır dünyada tek o kalsa asla onunla arkadaş bile olmam' dedim . Birce " meltem birşey mi oldu kiminle arkadaş olmayacaksın ve niye kendi kendine konuşuyorsun?" Dedi. Bende bu kadar soru sorması üzerine sadece gözlerimi devirip "boşver" dedim.

Kızlarla biraz konuştuktan sonra bir dersimiz kalmıştı o da matematikti. Fizik kadar sevmesemde sevdiğim bir dersti. Sınıfa girdik . Tam sırama oturacaken biri bana seslendi. İsmini bilmediğim bir çocuk sınıf kapısında bana sesleniyordu. Yanına gidip " bana mı seslendin? " İsmini bilmediğim yakışıklı bana gülümseyerek "evet sana seslendim" dedi.

Bende " ismimi nerden biliyorsun" dedim. Hafif bir tebessüm yüzüne yerleştirerek ismini arkadaşlarından öğrendim " dedi. Arkadaşlarım mı ne alaka. " Bir şey mi söyliyecektin az sonra hoca gelicek" dedim . O da " ahh evet şey seninle tanışmak istiyorum " dedi. Şuan çocuğa ne diyeceğimi bilerek "peki" dedim. Evet arkadaşlar gerçekten peki dedim.

Ne kadar salağım ya diye diye bunu dedim. O da daha fazla gülümseyerek " telefon numaranı alabilir miyim ? Yanlış anlama seninle arkadaş olabilmek için istiyorum" dedi. Bende sadece kafamı saklamakla yetindim. Telefonuma numarasını kaydetikten sonra telefonumu geri verdi.

Eray " neyse şimdi hocalar sınıfa girecek görüşürüz" dedi. Bende görüşürüz dedim ve sırama geçtim. Sonra Melih " vay kendine yeni bir sevgili mi yaptın?" Dedi. Bende onu yanıtsız bırakmayarak "sanane" dedim. O da sadece gülüp telefonuyla uğraşmaya başladı. Biz ünüversiteli olduğumuz için ve başarılı bir okulda okuduğumuz için herhalde kimse uğraşmaz diye telefonları alıyorlardı.

Bende hocanın gelmesini bekledim hoca gelmişti. Derse başlamıştı . Tüm dikkatimi derse vererek dinlemeye başladım. Ders bittikten sonra herkes okuldan çıkmaya başladı. Bende okuldan seri adımlarla çıkarak evimin yolunu tutum. Giderken kulaklığımı kulağıma takıp müzik izlemeyi ihmal etmedim.

Eve gidip direk odama çıkıp banyoya gidip elimi yüzümü yıkadım . Kıyafetlerimize değiştirip kendimi yatağıma attım. Aklıma Melih gelmişti. Gerçekten okulda yetmiyormuş gibi aklıma geliyordu sürekli. Gerçekten ondan ne kadar nefret ettiğimi şimdi anladım. Yatağımdan kalkıp aşağı indim. Annem yemek hazırlıyordu. Bütün dikkatini yemek yapmaya verdiği için ayak sesimi duymamış olacak ki yemek yapmaya devam etti.

Bende bu sesiz ortamı bozarak " nasılsın annem yemek mi yapıyorsun" dedim. Annemde bana dönerek "aaa hoşgeldin kızım evet yemek hazırlıyorum , okul nasıl geçti?" Dediğinde yanına ilerleyip " iyi geçti anne , Melis nerede gelmedi mi ?daha " dedim annem " yok kızım gelmedi, aradı beni bugün arkadaşıyla alışveriş yapmaya gideceklermiş " dedi. Bende " hmm tamam bende hazır melis gelmemişken ders çalışırım biliyorsun geldiğinde beni rahat bırakmaz" bu sözüme ikimizde güldük.

Anneme yardım edip sofrayı kurduk . Yemeğimizi yedikten sonra sofrayı toplayıp ders çalışmaya koyuldum. Yarın sağlık dersim vardı. Dersimi bitirdikten sonra telefonumdan saate baktım saat 23:37 geçiyordu. Baya kendimi derse kaptırmışım. Telefonumu masaya bırakacaksın gelen mesajlar gözüme çarptı.

Tabi ya telefonumu sessize koyduğum için mesaj sesi gelmemişti. Eğer telefonumu sessize ne zaman koymasam gelen her mesaja bakıyordum ve buda ders çalışmama engeldi. Bu yüzden sesize koyuyordum. İlk mesaja baktığımda tanımadığım birinden geldiğini farkettim. Eray mı bu ismi daha önce duymuştum ama hatırlayamıyordum . Biraz daha düşündükten sonra bugün bana seslenen çocuğun olduğunu farkettim. Eray'dan gelen ilk mesaja baktım.

-merhaba Hira nasılsın?
- cevap vermediğine göre ya ders çalışıyor yada telefonunu yanına almayı unutun .
Bende fazla onu yanıtsız bırakmayarak
- merhaba mesaj atacağını hiç düşünememıştim kusura bakma ders çalısıyordum.
Biraz bekledikten sonra eray'dan mesaj gelmişti.
- anlamıştım zaten, yarın okul çıkışından sonra kahve içmeye gidelim mi ? Diyecektim
Eray benimle arkadaş olmaya çalışıyordu yani öyle söyledi ama ilk arkadaşça davranıp sonra bana yakınlaşıp beni sevdiğini söyliyecekti. Ne olursa olsun asla onu sevmiyecektim yada bir başkasını.
- tabi olur gideriz.
- tamam yarın okulda görüşürüz iyi geceler.
- tamam Eray, sanada iyi geceler.
Uykum çok vardı. Fazla direnmeden uykuya kendimi bıraktım.

Arkadaşlar inşallah beğenmişsinizdir. Yorum ve votelerinizi bekliyorum .
Sizleri çok seviyorum😘💞