1.55|Texting (TAMAMLANDI)

2.0

Covers- House of the Rising Sun

"Miray Teyze, Rüzgar uyandı mı? Sabah uyandır beni demişti."

"Yok Çağaşkım uyanmadı, kaldırıyım beraber mi gideceksiniz?" diye cevap verdiğinde sabır dileyerek "Evet Miray Teyze, Bartu da bizimle gelecek ama Rüzgar yüzünden ilk günden geç kalıcaz." cevapladım. Miray Teyze kahkaha atarak beni cevapladı.

"Dur dur yirmi dakikaya kapının önünde olun hazırlanmış olur."

"Tamam teyzoşum çok çok öpüyorum."

"Annengile selamlar bol bol öpüyorum."

"Miray Teyze sakin ol yaşlanmadın annemle aynı hastanede çalışıyorsunuz zaten niye böyle şeyler diyosun."

"Ebeveyn olduk kızım ne sandın." demesiyle gülerek telefonu kapattım. Annemin dediğine göre hiç değişmemişti, canım teyzoşum.

Üstümü değiştirdikten sonra kahvaltı için odamdan çıkıp mutfağa ilerledim. Babamla annemi öptükten sonra masaya oturdum.

"Heyecanlı mısın minik kızım?" diyen babamla gözlerimi devirdim.

"Yollamasanıza beni okula istemiyorum gitmek ya." dememle kaşlarını çatarak cıklamaya başladı.

"Aynı babana benziyosun Çağ o da senin gibi serseriydi." diyen anneme ben gülerken babam itiraz etmeye başlamıştı.

"Hadi ordan kolpacı ben çalışalım diyordum sen gezmek için elinden geleni yapıyordun."

"O yüzden başka numaralar alıp bana yazıyodun değil mi?" diyen annem zaferle sırıttı.

Babam ise mağlubiyetle "Anasına bak kızını al." dedikten sonra cümlesinin farkına vararak "Yok yok kızını alma anasına da bakma niye bakıyosan?" diye kendi kendine kavga etmeye başlamıştı.

Kahvaltımızı etmeye başladıktan beş dakika sonra çalan kapıyla annem ayağa kalktı. Kapının açılma sesiyle orantılı olarak Bartu'nun sesini duymamla sırıttım, eş zamanlı olarak babam da yüzünü buruşturdu; "Geldi fareli köyün kavalcısı."

"Size de günaydın Yarkın Amcacığım sabah sabah yine keyfiniz yerinde bakıyorum." diyen Bartu'ya yapmacık olarak güldü ve "Sen geleseye kadar öyleydi Bartucuğum haklısın." dedi.

Annem gözlerini sonuna kadar açıp "Yarkın." diye uyardıktan sonra Bartu'ya dönüp "Çıkalım mı?" dedim.

Babam "Hasbinallah." çekerken Bartu başıyla onayladı. Anneme sarılıp öptükten sonra babama dönerek "Yarkın Amcacığım kendine iyi bak akşama yemekte görüşürüz." diyince annemle gülmeye başladık.

Babam ise arkamızdan "Bu gavurun tohumu akşam bize mi geliyor?" diye bağırmştı. Apartmandan çıktığımızda hala gülüyorduk.

"İlk Rüzgar'ı alalım, sonra da okula yürürüz." dedikten sonra ilerlemeye başladık.

Kapının önünde bekleyen Rüzgar bıkmışçasına telefonuna bakıyordu. Bartu sırıtarak Gensesine yapıştırırken ben ise "Günaydın." diye çığlık atmıştım.

Sabır dileyerek ayağa kalkan Rüzgar, "Tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş." dedikten hemen sonra ekledi, "Hadi geç kalıcaz sizin yüzünüzden yürüyün."

-----

"Evet çocuklar bu yeni arkadaşınız Bartu Çakıl." diyen matematikçimizi bıkkınlıkla dinledik. Eski okuluma bir yıl aradan sonra gelmiştim. Heyecanlıydım.

"Çağ ve Rüzgar'ı zaten tanıyorsunuz." diye cümlesini bitirdikten sonra bizi boş sıralara oturttu. Bartu'yla en arkaya oturmuştuk. Rüzgar da önümüzde Bilal'in yanına oturmuştu.

Bartu bana dönüp "Şu eleman Feza dediğin kişi galiba" dedi. İşaret ettiği yere baktığımda domuz suratlı Feza'yı gördüm. Gülümseyip orta parmağımı kaldırdıktan sonra Bartu'yu onayladım. Feza ise içinden bir şeyler kopuyormuş gibi bakıyordu.

"Dövülesi bir tipi var, Rüzgar'a diyim de dövsün." fısıltıyla söylediklerine gülmüştüm. Masanın altından telefonunu çıkarıp gruba girdi.

Power Puff Girls:

Bebişim: Rüzgar dövsene şu Feza denilen elemanı sana küfür ediyormuş.

Balkanlardan Esen Bey: Tipi düzeldi diye bozmamı istiyor herhalde

Çağ: MLMLSDKFLMLDSKDSLMR

Çağ: Hacım sakin Bartu dalga geçiyo

Bebişim: Ben demedim duydum

Bebişim: Duyduklarımın yalancısıyım Rüzgar kanka

Balkanlardan Esen Bey: Ulan Bartu sdklmslsdklmksdşlmlr

Biz grupta konuşmaya devam ederken üstten gelen mesajla donup kaldım.

A: Bir zamanlar benim mesajlarıma böyle güzel gülüyordun

A: Şimdi ise sevgilinin

A: Mutluluklar