/20/

396 31 20
                                    

Benim için uzun bir bölüm oldu. 751 kelime... Umarım güzel olmuştur. Okumaya geçin hadi bakam!

Medya Mehir bölümdeki kıyafetle alakası yok ama çok tatlı koymak istedim.

~~~~~~~~~~~~~~~~~

Berk

Cemre Mehir'i ilk gördüğünden beri ağzından düşürmüyordu.

'Mehir abla, Mehir abla gelsin' deyip duruyordu. En sonunda Mehir'e demiştim ve gelecekti bugün.

Onu ben gidip almak istiyordum. Üstüme hırkamı aldıktan sonra evden çıkıp Mehir'in yeni kaldığı evine doğru yola koyuldum.

Kapının önünde geldiğimde Mehir kapıyı açmıyordu. Mesaj atmıştım bir sürü de aramıştım ama cevap yok! Bu kız beni meraklandırmaya bayılıyordu.

Yenek anahtarı kapının gizli bir yerine saklamıştık Allah'tan. Hemen eve girdiğim gibi odasına uçtum. Kapıyı açtığımda Mehir bornozla bana bakıyordu. Hemen arkamı döndüm.

"Mehir! Kusura bakma ama bin defa kapıyı çaldım, mesaj attım, aradım neredesin kızım sen?! Meraktan öldürmek mi istiyorsun beni?"

"Şey banyodaydım duymamışım özür dilerim..." Arkamı dönmek istiyordum ona sımsıkı sarılmak istiyordum ama bornozlaydı. Utanmasını istemiyordum. 

"Sen giyin salondayım sonra bizim eve gideriz." Dedim ve hızla kapıyı kapatıp salona geçtim.

Küçük bir evdi. Sadece salon, bir oda, mutfak ve banyo vardı. Tek başına olduğu için küçük bir ev tutmak istemişti. Zaten bende arada geliyordum. Yanına bir kaç gece kalmıştım ilk zamanlar korkmaması içindi.

Mehir giyinip yanıma geldiğinde anında sarıldım. Ona birşey olması beni bu sefer hayata küstürürdü.

"Çok korktum sana birşey oldu zannettim güzelim... lütfen sende gitme sensiz ne yaparım bilmiyorum hayata senin ve ailem sayesinde kalıyorum... "

Bir süre sarılı kaldık. Ayrıldığımız da üstünü süzdüm. Beyaz bir bluz ve siyah bir pantolon giymişti. Ayrıca benim hırkamı giymişti. Bana mesaj atmak zorunda kaldığı hırkam.

"Seni endişelendirdiğim için özür dilerim ama Cemre'yi ne kadar daha önce görmüş olsamda heyecanlandım ve duymamışım kusura bakma Berk... "

Ben bu kıza nasıl kızayım ki şimdi? İyiki hayatıma girmişti Mehir.

"Tamam bir daha böyle yapma ama cidden korktum. Neyse hadi gidelim eve Cemre seni bekliyor."

Kafasını sallamıştı. Elimi uzatıp elini tuttum. Gülümsemişti. Gülümsemesi ömre bedeldi benim için. Evden çıkıp yola koyulduk.

Yolda pek fazla konuşmamıştık. Evde annem beni bekliyordu Cemre'yi bana bırakıp teyzeme gitmek için. Eve geldiğimizde zili çaldım Cemre bağırarak kapıyı açtı zorla.

"Mehir abla!" Koşarak Mehir'in kucağına atladı. Sımsıkı sarıldı.

"Hadi hadi içeri geçin. İçeride özlem giderirsiniz." Diyen annemdi. Daha fazla onun bekletmemek için içeri girdik. Sonra da annem çıktı teyzeme gitmek için. Onu gitmesi için ben ikna etmiştim. Mehir rahat olsun diye.

Bacağını çeken şeyle kafamı yere eğdim. Cemre, "Siz beni burada bekleyin ben çağıracağım oyunu hazılamam bitmedi. Sakın gelmeyin küserim!" Bağırıp oyununu yapmaya gitti.

Gittiği gibi Mehir'i odama kaçırdım. Bir kere girmişti ama dikkatli incelediğini zannetmiyordum.

"Nasıl odam bak bakalım güzelim?"

Etrafı incelemeye başladı. Her yere dikkatle bakması komiğime gitmişti. Gülümsedim.

"Ç-çok güzelmiş odan Berk. Bayıldım!" Gülümsesem yüzümde daha çok yayıldı.

"Sevindim"

Mehir'i kendime doğru biraz çektim. Şaşırıp utanmıştı biraz. Alnım alnına değiyordu. Yüzümüz baya yakındı. Dudaklarına yaklaşacağım sıra da odanın kapısı bir hışımla açıldı ve içeri Cemre girdi. Bizi gördüğü gibi elini yüzüne tuttu ve parmak arasında bakmaya başladı.

"Ay çok pardon sizin cilveleşmenizi böldüm. Kusura bakmayın. Oyunu hazırladım da o yüzden girmiştim bende ne bileyim sizi öyle yakalayacağımı bilmezdim."

Koşarak çıkmıştı sözlerinden sonra. Mehir yine kafasını gelmişti utanmıştı güzelim yine.

"Bakma sen ona konuşursa kızarım ona susar. Sen utanma güzelim benim." Saçına naif bir öpücük kondurdum.

Salona geldiğimizde Cemre bıçak, kalkan gibi şeyleri dizmişti yere.

"Cemre, sen nasıl bir kızsın. Kız dediğin bebeklerle falan oynar sen bıçakla iyi misin kızım sen?!" Diye konuştum. Değişik bir kardeşim vardı bunu kesinlikle anlamıştım.

"Ne var be! Ben o bebekleri sevmiyorum. Ben bunlarla oynamayı seviyorum beğenmiyorsan gidebilirsin abi! Ben Mehir ablamla oynarım dimii." Diye bağırmıştı. Mehir'e döndüğümde kafasını sallayarak Cemre'yi onayladı. Satıldım walla.

Oyuna zorla kendimi kattırmıştım. İkisi ittifak kurmuşlardı bana karşı iki dakikada.

Biraz oynadıktan sonra Cemre yorulmuşa benziyordu. Ha uyudu ha uyuyacatı.

"Cemre, hadi sen yoruldun uyu git sonra tekrar oynarız." Dedi Mehir. Cemre kafasını sallayarak odasına gitti.

"Eee yanlız kaldık güzelim. Ne yapalım istersin?" Mehir sadece omuz silkmişti. Zaten oyun oynarkende arada sinirlenip ağlamıştı ama sorun yok diyerek geçiştirmişti.

"Ne oldu Mehir bi' değişik davranıyorsun iyi misin sen bir sorun mu var? Yoksa baban mı geldi? Mehir sana diyorum!" Bir şey demememişti yine. Kısa bir süre sonra karnını tuttu.

"Ne oldu?"

"Karnıma ağrı girdi ama geçer. Ayrıca sorun yok sadece kızsal sorun ve motivasyonum bozuk hep böyle olur zaten. İyiyim ama merak etme sen..."

Neyseki iyiydi. Zorla kaldırıp koltuğa yatırtırdım. Sıcak su torbası varsa doldurmamı istemişti iyi gelirmiş. Mutfağa gittiğimde bulup doldurdum. Yanına gidip karına koydum hemen.

"Yanına yatabilir miyim? Sorun olmazsa Mehir?" Sormak istemiştim çünkü rahatsız olmasını istemezdim.

"Sorun yok Berk yatabilirsin bende sarılırım sana..." Kafasını yastığa gömmüştü. Yanına yatıp kendime çektim ve sıkıca sarıldım.

Kokusunu içime çektim. Çok güzel kokuyordu. Bir süre sonra Mehir'in uyuduğunu anladım ve bende gözlerimi kapattım. Çok mutluydum ve umarım bozulmadı bu mutluluk...


















OY ve YORUM yapmayı UNUTMAYALIM!

Hırka || textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin