xiii.

269 38 20
                                    




.

yerim dolmuş gözleri ile lisa'nın suratına bakarken üzerinin ıslak olduğunu yeni fark etmişti. bakışlarını vücudunda gezdirdi ardından dönüp tekrar lisa'ya baktı. bu evde durmak istediğini pek sanmıyordu ama başka çaresi yok gibiydi.

"üst katta boş bir misafir odamız var tatlım, lütfen sana giysilerimden birini vermeme izin ver" lalisa öylece yerim'e bakarken yerim derin derin nefes alıp sakinleşmeye çalışıyordu. daha fazla sessiz durmasının saçma olduğunu düşünmeye başladığında başını olumlu anlamda sallayıp lisa'yı onaylamıştı.

lalisa'nın neler olduğunu fark etmesini istemiyordu. ona durumu açıklayacak durumda olduğunu da hiç sanmıyordu. lalisa ile merdivenlere adımladıklarında jungkook onları gözleri ile takip etmişti. o meşhur gülümsemesi ise suratında duruyordu.

jungkook kendine fazlasıya güveniyordu. Yerim çok geçmeden onun için delirecekti ve jungkook bunların en yakın zamanda olacağına emindi.

merdivenleri yerim ile çıkan lalisa bir anlık jungkook'a baktı. suratında ki gülümsemeyi çok iyi tanıyordu. istediğini elde etmeye adım adım yaklaştığının habercisi olan gülümsemeydi bu. Lalisa yine nefesinin kesildiğini hissetti. ikisinin yakınlaşmasında büyük bir rol oynuyordu ve bu durumun farkındaydı ama neden hala bir aptal gibi sevdiği adamı başka kızla yakınlaştırmaya çalıştığına anlam veremiyordu.

kalbi onun yüzünden defalarca kırılmıştı ve jeon jungkook, lalisa'nın kalbine her gün yeni bir kesik ekliyordu. lalisa bakışlarını yanında duran yerim'e çevirdiğinde ise gülümsemesi daha fazla kayboldu. ona bunu yaptığı için kendini suçlu hissediyordu ama başka çaresi de yoktu.

merdivenler bittiğinde lalisa koridorun sonunda ki odaya doğru yerim ile birlikte ilerledi. kapının önünde durduklarında yerim'den uzaklaştı. 

"sen içeri gir, odanın özel banyosu var bir duş al. ben de sana temiz ve kuru kıyafetler getireceğim. ayrıca kıyafetlerini odaya bırak ben yarına kadar onları yıkamış ve kurulamış olurum"

yerim minnet dolu bir gülümseme ile lalisa'ya baktı ve kısık bir ses ile teşekkür etti. ardından kapıyı açıp odaya girdi. lalisa ise kapanan kapıya bir süre baktı ardından kendi odasına doğru adımlamaya başladı.

o sırada yerim tuttuğu göz yaşlarını serbest bıraktı. hızlı adımlar ile banyoya girip kapıyı kilitledi  ve sırtını kapıya yaslayıp yere çöktü. dizlerini kendine çekmiş ve kafasını gömüp hıçkırıklarını serbest bıraktı.

bir süre öylece ağladıktan sonra ayağa kalkıp küvete doğru adımladı. suyu açıp küvetin doluşunu izlerken yavaşça üzerinde ki ıslak giysilerden kurtulmaya başlamıştı.

küvet dolduğunda bedenini suyun içine bırakıp bakışlarını tavana dikti. hanbin aklından çıkmıyordu. böyle bir şeyin olmasına nasıl izin verdiğini düşünmekten kafayı yiyecek hale gelmişti. resmen sevdiği adamı aklından çıkarıp daha yeni tanıştığı bir erkeği öpmüştü.

öpücüğü jungkook başlatmış olabilirdi ama yerim de suçluydu. ona kendi isteği ile karşılık vermişti.

jungkook ise salonda ki koltuğa kurulmuş bir saat önce yaşadığı anı düşünerek keyifleniyordu. ilk adımı atmıştı ve devamı da gelecekti. o ikisini ayırmadan bu işe son vereceğini hiç sanmıyordu.

jungkook istediği şey konusunda engelleri pek umursayan birisi değildi. ister ve alırdı.

lalisa merdivenleri yavaş adımlar ile inerken koltukta oturan jungkook'a bakıyordu.

"ne yaptın da bu hale geldi merak ediyorum doğrusu" yanına doğru adımlarken sinir bozucu olmasını umduğu bir ses tonu ile konuşmuştu.  

Jungkook gülümsedi ve bakışlarını lisa'nın üzerine dikti. suratında her zamankinden daha farklı bir gülümseme vardı. lisa'nın bunu fark etmemesi imkansız gibi bir şeydi. kısık bir ses tonu ile konuşmaya başladığında gülümsemesi daha da genişlemişti.

"onu öptüm".

...

a.n:

  uzun zaman oldu biliyorumm, bölümü elimden geldiğince uzun tutmaya çalıştım. ayrıca 1K okunmaya ulaşmamıza çok az kaldıı.. sizi seviyorumm.

dollhouse.jungriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin