Analise kelimesini ikinci kez duymamla geri çekildim. Analise de kimdi? Neden bana sarılıp evine hoş geldin demişlerdi? Bu evi hayatımda bir kez bile görmediğime emindim. Yaptıklarım, belki de yapacak olduklarım kafamı karıştırırken, bir de bu Analise. Daha kim olduğunu bile bilmiyordum ama benden bahsettikleri bir kesindi. Bu gerçekten kafamı allak bullak etmişti.
“Gerçekten çok güçlüsün Analise, sana karşı koyamadım.” dedi duvara fırlattığım çocuk. Bir anda hepsinin yüzünde bir gülümseme belirmiş, bana bakınca geçmişi hatırlıyorlarmış gibi duruyorlardı. Bir kez daha duyduğum Analise adı gerçekten sinirimi bozmaya başlamıştı. Analise kimdi?
“Analise de kim?” diye sordum dayanamayarak. Gerçekten sorulması gereken çok soru vardı fakat bundan başlamak istemiştim. Uzun bir gün olacağa benziyordu.
“Sana her şeyi en baştan anlatmamız gerek.” dedi yeşil gözlü, dağınık saçlı çocuk. En sonunda kız aklına gelmiş ve isimlerini açıklamaya karar vermiş gibi duruyordu. “Benim adım Sara, Tyler ve Issac. Yeşil gözlü olan, yani Tyler sevgilim. 673 yıldan beri sevgiliyiz. Issac ise 671 yıldan beri yalnız. Gerçekten bu çocuğu anlamıyorum. 671 yıl yalnızlığı düşünebiliyor musun? Ben birde bununla çocukluk arkadaşıyım.” dedi oflanarak. Gerçekten bu kadar enerjiyi nereden bulduklarını bilmiyordum. Fazla enerjiktiler ve 670 yıldan fazla yaşamışlardı. Harika.
“Bir konuda anlaşmak istiyorum; benim adım Analise değil, Gece.” dedim onlara bakarak. Issac tek kaşını kaldırmış, ‘Sen mi inat, ben mi’ bakışı atarken gerçekten neler olduğunu anlamıyordum. Analise ismini sevmiştim fakat ben Analise değildim, Gece’ydim.
“Sana her şeyi anlatacağız fakat biraz eğlenmek istiyorum. İlk önce kendine ait olan özelliğinin ne olduğunu öğrenelim.” dedi Issac. Dediklerinin bir kelimesini bile anlamıyordum, sadece bakıyordum.
“Belli değil mi? Az önce resmen seni yerde acıyla kıvrandırdı ve çok güçlü. Aşırı güçlü hem de. Bu nasıl olabilir?” diye sordu Tyler. Bir anda hepsi kaşlarını çatmış birbirlerine bakıyorlardı. Hiç beklemediğim bir anda Issac’in üzerime atlayarak karnıma yumruk atacağını hissettim. Düşüncelerini duyuyor gibiydim, sanki… bir şey denemeye çalışmak istiyor gibiydi.
Bana saldıracağını hissettiğim an karnına tekme atarak onu tekrar duvara yapıştırdım. Eğer bunu yapmasaydım şu anda benim duvarda olacağımı bildiğim için bu sefer üzülmemiştim. Tyler ve Sara ağızları açık bana bakarken neden bunu yaptığımı düşündüklerine emindim.
“Analise, düşünceleri okuyup, kontrol de edebiliyor.” dedi zorla. Dediği karşısında Tyler ve Sara artık daha ne kadar şaşırabiliriz yarışı yaparken hala anlamaya çalışıyordum. Söyledikleri doğru olabilir miydi?
“Andrew… bütün güçlerini babasından almış.” dedi bir anda Tyler. Bu söylediği şey kalbime kazık yemiş gibi hissetmemi sağlamıştı. Babam… Andrew. Demek ki gerçek babamı tanıyorlardı. O yüzden bana Analise diyorlardı. Gerçek adım Analise olmalıydı. Her şey yerine tek tek oturuyordu.
“Benim gerçek adım Analise. Babamda bir vampirdi ve tüm özelliklerimi ondan aldım. Demek oluyor ki annem insandı, ya da o da vampirdi. Bana her şeyi anlatmayı planlıyor musunuz?” diye sordum artık sinirlenirken. Bana anlatmaları gereken çok fazla şey vardı ve onlar bunu geciktiriyordu. Sinirlenip onlara zarar vermekten korkuyordum. Sinirlendiğim zaman kimseyi görmeyeceğimi biliyordum. Koltuğa oturdum. Sara’da yanıma oturarak her şeyi baştan sona anlatmaya başladı.
“…kısacası baban vampirdi ve annen doğum yapmadan tam önce onu dönüştürdü. Zaten bir vampirdin fakat o anda tam olarak vampir olmuştun. Seni şu anki ailene bırakan kişi bendim. Şu anda baban yani Andrew yaşıyor fakat Amelia hakkında hiçbir fikrimiz yok. Babanda senin gibi çok güçlü bir vampirdi, senin gibi bir sürü gücü vardı. Bu şu ana kadar birkaç vampirde görülen bir şey ve sen çok şanslısın. Demek artık evine döndün burada yaşayacaksın. Kesinlikle itiraz yok, tabi Efe’yi veya Can’ı öldürmek istiyorsan o başka.” dedi ellerimi tutarken. Öğrendiğim her kelime içimdeki boşluğu bir bir dolduruyordu. Artık bir vampirdim ve bu her şeyin daha değişik olacağı anlamına geliyordu. Her şey daha güzel olacaktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gece Ateşi
VampireBana doğru kendinden emin bir şekilde geliyordu. Onu daha önce takım elbiseyle hiç görmediğim geldi aklıma, gülümsedim. Takım elbiseyle ne kadar yakışıklı olduğunu düşündüm. Gözlerimi ondan alamıyordum. Yanıma geldi ve gülümseyerek "Hazır mısın ufak...