GİZLİ PSİKOPAT

34. BÖLÜM: BORA!?💥

TALHA'DAN

Koltukta oturmuş abimin Miraçın altını değiştirmesini bekliyordum. Yarım saatlik bir uğraşın sonucunda abimi ikna etmiştim. Neymiş efendim 'yine suratına işeyecekmiş'. Şimdi de durmuş çocukla anlaşmaya çalışıyor.

EGEMEN: Benim canım kardeşim, benim yakışıklı kardeşim, abinin suratına işemeyeceksin bu sefer değil mi? Bak açıyorum altını aç- laan.

Gülmemek için kendimi zor tutuyordum. Abimin iltifatlarına, güzel konuşmasına rağmen Miraç abime acımamıştı. Her zaman ki gibi.

EGEMEN: Bana bak Talha ben üstümü değiştirip çıkıyorum sende bebeğe kendin bak.

Abimin sinirle yukarı çıktığı sırada kapı çaldı. Aşağıya inip açtığımda hiçte şaşırmamıştım. Son 3 gündür olduğu gibi yine Deren gelmişti. Miraç burada kaldığından beri hergün geliyordu. Hergün benim evime geldiği için sevinmeli miyim yoksa beni değilde Miraçı görmeye geldiğine üzülmeli miyim bilemedim.

DEREN: Miraç evde mi?

TALHA: Sanada merhaba Derenim. İyiyim sen nasılsın?

DEREN: İyiyim iyiyim. Soruma cevap alamadım.

TALHA: Ne sorusu?

DEREN: Miraç evde mi?

TALHA: Yok kahveye gitti. İki el tavla atacakmış.

DEREN: Ne?

Tepkisine ister istemez gülmüştüm. Ama çok tatlı napayım?

TALHA: Geç içeri geç bakma saf saf.

Biz içeri geçerken Abimde üstünü değiştirmiş aşağı inmişti.

EGEMEN: Hoşgeldin Deren. Görüşürüz Deren.

DEREN: Noldu buna?

TALHA: Miraç suratına işedi.

Deren gülüp Miraçın yanına gitti. Miraç Dereni görür görmez güldü ve ellerini ona doğru uzatmaya başladı. Çok sevmişti Dereni.

DEREN: Aşkım sen beni mi özledin? Altında açık senin değiştiremediler mi bunlar senin bezini?

Deren Miraçın bezini değiştirdikten sonra kucağına alıp sevmeye başladı.

TALHA: Deren.

DEREN: Efendim.

TALHA: Biz açız.

DEREN: Hmm. Peki o zaman. Ben bizim için yemek yapayım. Veliahtıma da sütünü getireyim.

TALHA: Tamam.

DEREN: Sende biraz kardeşinle ilgilen.

Deren Miraçı kucağıma verip mutfağa gitti. Bende miraçı yatağa uzatıp kendimde yanına uzandım. Miraç yüz üstü dönüp emekleme pozisyonunu alınca kafamı ona yaklaştırdım. Başını eğip aşağı baktığında beni görünce güldü. Öpücük attığımda daha çok güldü. Elini kaldırıp yüzüme koydu. Biraz durduktan sonra  elini yüzümde gezdirdi. Saçlarıma gelince durup çekti. Bu onun saçımla oynama şekliydi. Her ne kadar benimle oynaması hoşuma gitsede saçlarımı çekmesi canımı acıtıyordu. Elini saçımdan ayırıp boynuma koyduğumda başınıda omzuma koyup gözlerini kapattı. Yatağın diğer ucunda bir çökme hissedince o tarafa baktım. Deren Miraçın diğer tarafına uzanmış kafasını kafama yaslamıştı. Miraç gözünü açıp Dereni gördüğünde diğer eliylede onun boynuna sarılmıştı. Kafasınıda omzumdan kaldırıp ikimizin ortasına koydu ve tekrar gözlerini kapattı. Miniğimiz huzurlu bir şekilde yatarken. Biz Derenle göz göze gelmiş ve birbirimize gülümsemiştik.