GİZLİ PSİKOPAT

16. BÖLÜM: KRİZ!!

TUĞBA'DAN

Holdingdeki işlerimi bitirmiş çıkmak için hazırlanıyordum. Birazdan da Esma hanımla buluşacağımız mekana gidecektim. Dün Egemenle evde yalnızken arayan Esma hanımdı. Benimle buluşmak, sohbet etmek istediğini söylemişti. Tabi ki bende kabul etmiştim. Egemen demişken onunda bana karşı bir şeyler hissettiğini anlamıştım. Sonuçta salak değilim. Ayrıca yok efendim  Böyle erkekler aşık olamaz, yok efendim sadık kalamaz aldatır, diyen kızlardan değildim. Bence sadık kalabilirlerdi. Ama onlara bunu yaptıracak biri lazımdı. Egemen daha önce hiç aşık olmamıştı. Zaten sevgiliside olmamıştı. Sadece tek gecelik takılan birisiydi. Şimdi ise ilk defa böyle şeyler hissediyordu. Bocalayabilirdi, belki hisleri yeni olduğundan kızlarla takılmaya devam edebilirdi. Ama eğer bu hisler hoşlanmayı geçip SEVGİ noktasına gelirse, işte o zaman bir daha kopamayacaktı. Çünkü insan birini ne kadar çok severse o kadar çok korkar. Neyden mi? Kaybetmekten. Sevdiğini Kaybetmekten o kadar çok korkar ki yaptığı her şeyde 'bu yaptığım sevdiğimi yaralar mı?' diye düşünür. Bu arada bilmem farkettiniz mi ama aşk demedim sevgi dedim. Çünkü bana göre her zaman aşk biter sevgi kalır. İnsan sevdiğine kıyamaz ama aşkını şiddetli bir şekilde yaşayabilir. Bunun yanında aşk bir sınırı aşarsa hastalık durumuna gelir ve insan 'aşığım, aşkından ölüyorum' dediği kişiye bile zarar verebilir hatta öldürebilir bile. Hiç düşündünüz mü? Bir insan eşine ya da sevgilisine neden çoğunlukla 'seni seviyorum' der. Neden sana aşığım değilde seni seviyorum. Çünkü herkes aslında kalbinde bir yerlerde sevginin aşktan daha güçlü olduğunu biliyor. Bu kadar edebiyat size yettiyse artık konumuza dönelim. Holdingdeki  Odamdan çıktım ve asansör düğmesine bastım. Asansör gelip, kapısı açılınca gülmemek için kendimi zor tutmuştum. Egemen aynanın önünde durmuş hem saçını düzeltiyor hemde kendisini övüyordu. Her zaman ki gibi. Hiç sesimi çıkarmadan bekledim. 2 dakika sonra kendini övme işini bitirip arkasını döndüğünde korkmuştu.

EGEMEN: Ağzını... Öpiyim.

Asonsöre binip cevap verdim.

TUĞBA: Biraz zor.

EGEMEN: Sadece biraz zorsa hallederiz.

Göz kırpıp sırıttığında ne kadar etkileyici olduğunun farkında mıydı?

TUĞBA: İnmeyi düşünüyor musunuz artık? Malum Geç kalıyorum.

EGEMEN: Nereye geç kalıyorsun?

Şimdi biraz sinir bozma zamanıydı.

TUĞBA: Özel birisiyle buluşacağım.

EGEMEN: Nasıl özel? Ne kadar özel?

TUĞBA: Çok özel. Şimdi iner misiniz lütfen?

EGEMEN: İnmem.

TUĞBA: Niye?

EGEMEN: Vazgeçtim inmek istemiyorum? Holding benim değil mi? İstediğimi yaparım.

TUĞBA: İyi.

Ben holdingden çıkıp arabama bindikten sonra Egemeninde arabasına bindiğini gördüm. Kesinlikle beni takip ediyordu. Gerçekten farketmediğimi mi düşünüyordu. Devam etsin bakalım nolucak.

*
Esma hanımla yarım saattir oturmuş konuşuyoruz. Egemen ise tam tahmin ettiğim gibi beni takip etti ve görünmediğini düşünerek Esma hanım ile oturduğumuz masanın tam arka masasına oturmuştu. Dolayısıyla bizi duyabiliyordu.

TUĞBA: Valla açıkçası Talha bey çok iyi bir patron onunla ilgili hiç bir sorun yok. Ama Egemen bey gerçekten çok çapkın. Aramızda kalsın çokta gıcıktır kendisi.