Bu bölümü istemeyerek de olsa paylaştım. İstemem emin iki nedeni var. Birinci di çocok geç bir bölüm oldu. Geç olduğu için de paylaşmaya resmen utandım. Özür diliyorum sizden...
İkincisi ise bölüm çok kısa oldu. Yani diğer bölümlerden kısa oldu. Geç olduğu içinde hemen göndermek istedim. Bence geç olsada değişik duygular içeren bir bölüm oldu. Hepinize iyi okumalar..
Çok uzattım biliyorum ama hatamı diğer bölümde telafi edeceğim. Şuan hala konuyu uzatıyorum. İyi okumalaaaaar.......
***
"Kumsal ya ne güzel düşündün parti fikrini."
Barış iki saattir partinin ne kadar güzel olduğunu ve ne kadar güzel düşündüğümden bahsedip duruyor.
Tabi diğer arkadaşlarını da çağırınca başka bir eğleniyor. Barış bizim tanımadığımız bazı arkadaşlar çağırmış. Barış'ı şimdi gidip boğacağım. Şu saatte kim gelmeyi kabul ettiyse tabi. Tanımadığım yirmi insan ile birlikte eğlenmeye çalışıyorum ama bir türlü eğlenemiyorum. Keşke böyle bir parti fikrini ortaya sunmasaydım. Acaba burada sonlandırsam mı partiyi? Ya da en iyisi ben eve gideyim. Bunlar niye yorulmuyor Aman Allah'ım. Dans edip duruyorlar ama bir türlü yorulup gitmiyorlar."Sıkılmış gibi duruyorsun?"
Umut'un beni planlarımdan uzaklaştırması ile ona döndüm. Başımı salladım ve güldüm.
"Çok mu belli ediyorum?"
Bu seferde başını sallayıp gülen taraf Umut oldu.
"İnsanları çekemediğin her halinden belli oluyor. Barış'ı öldürmek istiyor gibi bakıyorsun ara sıra ve tabi bu partiyi keşke ayarlamasaydım diyorsun. En önemlisi de bu partiyi nasıl iptal edebilirsin diye çeşitli fikirler düşünüyorsun. Doğru tahmin ettim mi?"
Ağzım açık bir şekilde Umut'a bakıyordum. Ben bunları bu kadar belli bir şekilde dışa vuruyormuyum gerçekten?
"Doğru inkar etmiyorum."
Zafer kazanmışçasına başını sallayıp sırıttı.
"E o zaman neden hala burada bekliyorsun?"
Dudaklarımı bilmiyorum şeklinde büktüm.
"Yok ya şimdi sizi yanlız bırakmayayım. Hem bunlarda birazdan giderse bizde konser için prova yaparız."
Umut gözlerini açabildiği kadar açtı ve yanımdan hiçbirşey demeden ayrıldı. Sanırım biraz korktu.
Bende boş bir yer bulup oturdum ve müziğin sesini duyamaya çalışıp Açi'ye mesaj atmaya başladım.
Kumsal:
Ben bu gece için özür dilerim. Aslında hiç böyle bir gece olacağını düşünmemiştim ama birkaç sorun nedeniyle geceyi mahvettim. Ama bunu en kısa zamanda telafi edeceğim. Seni seviyorumm...
Gönderir göndermez Açi hemen gördü ve yazmaya başladı.
Açi:
Sorun değil ya Kumsal. Önemli birşey yok değil mi?
Kumsal:
Hayır yok sadece kaba bir kişi ile gereksiz bir atışmaya girdik. Ama ben hallettim sen merak etme.
Açi:
Tamam o zaman iyi geceler.
Hiç de iyi bir gece olacağa benzemiyor. Sanırım sabaha kadar bu halde olacağız.
![](https://img.wattpad.com/cover/217760431-288-k186178.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ATEŞİN KÜLÜ
Dla nastolatkówKumsal Özbay.. Ateşin külü... Annesi yanan bir genç kızın küle dönmüş geçmişi ile çok zor günleri olacak. Hayatına giren Deniz Yiğit bakalım Kumsal'ın yangınını söndürüp küllerini rüzgarda uçurup ona yeni bir hayat bahşedecek mi? Onu o yangının için...