4.BÖLÜM

64 15 1
                                    

MEDYA: AÇELYA KAPLAN

İyi okumalar. Oy verip yorum yapın. Hepinizi seviyorum bu dönemde kendinize dikkat edin. Size değer veriyorum. Çünkü bu şahane kitabımı okuyorsunuz.

***

On dakikadır Açi'yi buluşacağımız yerde bekliyorum. Bana bu kafede buluşacağımızı söylemişti. Zaten buradaydı ve bende yanına geleceğim dedim ama burada gözükmüyor. Bende her ihtimale karşı biraz daha bekledim.

"Kumsal"

Arkama baktığımda Açi yanıma doğru geliyordu. Ayağa kalktım ve ona sarılıp eski yerime oturdum.

"Nerdeydin burada olduğunu söyledin ama buraya geldiğimde seni göremedim."

Yanımıza bir garson geldi ve birşey alıp almayacağımı sorduktan sonra Açi'den bir cevap almayı bekledim.

"Şey ben abimin yanındaydım. Benimle birlikte buradaydı. Tam gidecekti yine her zamanki gibi birisiyle kavga etti. Çok sinirliydi bu yüzden arabayı onun yerine ben sürüp sinirinin geçmesine yardımcı oldum."

Abisi bu günkü kaba kişi. Öyle birisinden de ne beklenir ki. Keşke biraz kardeşine benzeseydi.

"Umut iyileşti mi?"

"Evet. Şimdi biraz daha iyi ama hala canı biraz acıyor."

"Bende yanına gelmek isterdim ama benim gibi birisini göreceğini sanmıyorum sonuçta onun bu hale gelmesinin sebebi benim. Keşke o gün beni kurtarmasaydınız."

Bu konuşmadan sonra ben bir süre Açi'nin gözlerinin içine baktım. Neden bilmiyorum ama ben böyle bir insanın bizim hayatımızda yer almasını çok istiyorum. Sözleri ve gözleri o kadar etkiliyor ki insanı. Gözlerinde anlayamadığım bir huzur var. Sanki insan o gözlerde yaşasa çok güvende olacak gibi geliyor bana.

"Kumsal nereye daldın öyle?"

Ben çok dalmışım ki Açi'nin benim önünmde elini sallaması ile anca kendime gelebildim.

"Yok ya aklıma birşey geldi. O yüzden.Senin bir suçun yok bu konuda. Biz gelmeseydik sen ölecektin bu açıkça ortadaydı ama bizim öleceğim ise belli değildi ve ölmedik de.Sadece Umut ağır yaralandı. Bu arada sana güzel bir haberim var. Umut babanı şikayet etmeyecek ve adamlarını da. Senin için. ona olanları anlattıktan sonra şikayetçi olmaktan vazgeçti."

Açi'ye baktığımda yanaklarının kızardığını gördüm. Bu kız gerçekten de Umut'u seviyor. O gün bile o korkuyla Umut'un onu kurtardığı için şanslı olduğundan bahsediyordu.

"Neyse biz konumuza dönelim. Senin anlatmak istediğin şeyler ama anlatamadıkların."

Açi başını aşağıya doğru salladı ve yine yüzüme baktı.

"Evet konumuza dönelim. Zaten biz bunun için buluşmuştuk."

Biraz bekledikten sonra devam etti.

"Benim abim o kamerayı babamın gerçek oğlu olmadığı için ve onun bu işlerinden uzak durması için koydu ve o flaşı babama tehdit ederek gönderdi. Babam abimi kaybedeceğinden çok korkuyor. Abimin onun yanından gideceğini düşünüyor ama yapmayacağını da biliyor. Abimi çok seviyor ve onu da elinden kaybederse çok üzülür. Annemi benim doğumum sırasında kaybettik.
Babam onu çok seviyordu. Abimi de çok seviyor ve onuda kaybederse babamın yaşaması için hiçbir sebebi kalmaz. Ben bile onun bir sebebi değilim. Babam annemin ölümünden beni sorumlu tutuyor. Annem öleceğini biliyormuş ama bir seçim yapmak zorunda kaldığı için öleceğini bile bile beni tercih etmiş. O gün babamın adamları beni gerçekten öldürebilirdi ve öldüreceklerdi de. Siz gelmeseydiniz benim işim bitmiş olurdu. Ben şimdi burada olmazdım. Babam abimi hiç dinlemiyor bunu kendisine yaklaştırmıyor doğrusu. Abimde en son çareyi babamı tehdit etmekle buldu. Babam abimin o flaşı polise göstermeyeceğinden çok emindi bu yüzden de abimin evde kalmasına izin verdi. Onu öldürmedi ve beni öldürmeye çalıştı. Abim bu olanları duyunca babamı ikna etti ve benim evde kalmama izin verdi."

ATEŞİN KÜLÜHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin