Acı Ve Gözyaşı ( DÜZENLENİYOR )

~13~ Farklı Hikayelerin Başrolleri

Acı Ve Gözyaşı

~13~ FARKLI HİKAYELERİN BAŞROLLERİ

*Düzenlendi.*

Şarkı Adı: t.A.T.u. - All The Things She Said

İyi Okumalar...

~~~~~~

Okuduğum kitaplarda, izlediğim filmlerde sarışın saf kız her zaman erkek başrole aşık olur, sonra erkek arkasına bakmadan giderdi. Ve bu hikayenin asıl düşmanı ona güvenen saf, kalbini dinleyen kızdı.

Ne ben o kız olabilirdim, ne de o arkasına bakmadan giden erkek olabilirdi. İkimizde yabancıydık bu hikayede, ikimizde farklı hikayelerin başrolleriydik..

~~~~~~

4 saat sonra...

" Ortadan kayboldu mu? Ne? " avuçlarımı alnıma götürdüm. Gözlerim bir yaşını serbest bırakırken Su'ya bakamadım. Başımı yavaş hareketlerle aşağı yukarı salladım. " Özür dilerim," sesim o kadar kısıktı ki ben bile duyamıyordum. Açelya, Cesur ve Su bana soru soran gözlerle bakıyordular. " Tam olarak ne oldu? Belki anlatsan nerede olduğunu çözebiliriz." Koltukta oturuyor, hiçbir şey söylemiyordum. Su karşımda eğildiğinde gözlerindeki endişeyi ilk defa gördüm. Dolu dolu gözlerle bana bakıyordu. Nasıl bu kadar sakim kalabilirdi? Eğer Deniz'in başına böyle bir şey gelse ortalığı ayağa kaldırırdım ben.

Arkadaşlarımın başına gelse bile, ama Cesur ve Açelya da sakinliğini ve soğuk kanlılığını koruyordu. Onlara bunu yapmaya hakkın yok!
" Meğersem bu geceyi biliyorlarmış," derin nefes aldım ve bakışlarımı yerden çektim. Herkes şok olmuştu, ama bu daha neydi ki? Dört kelimeden bilr bu tepkiyi vermeleri, ama benim çok şaşırmamış olmam hissizliğimiden mi kaynaklanıyordu?

" Biliyorlarmış derken? Zanaat yetmiyordu, biri daha mı geldi? " Bir yaş daha yanaklarıma firar etti. Nasıl söyleyecektim? " Baban.." diye lafa girdim Su' ya bakarak. " Ateşi o kaçırmış olabilir."
Herkes ' Ne saçmalıyor bu? ' dercesine baktı gözlerime. " O an kapı zili çaldı, kalbim heyecandan hızlı atmaya başldı. O kişinin Ateş olma ihtimali heyecanlandırdı beni. " Ateş! " Su heyecan korku ile karışık bağırdığında ben hariç herkesin gözleri oraya kaydı. Kapıya doğru gittiklerinde onu tamamen göremiyordum bu mesafeden. 4 saattir kendisinden haber alamıyor, saat sabahın üçünü geçiyordu.

"Bu halin ne!? " Açelya bunu dediğinde dolu gözlerimi kapının önüne götürdüm. Kaşından ve dudağından kan yavaşça süzülüyor, yerde halsizce oturuyordu. Bu beklediğim görüntüydü..
Şaşırmamıştım, gelecekse sapasağlam gelmeyeceği çok belliydi. Öksürdü, " Öyle bakmaya devam edecek misiniz? Yardım etsenize," ne halde olursa olsun, hâlâ aynı kalmayı beceriyordu. Cesur ve Açelya Ateşin koluna girip odasına girmelerine yardım ettiler. Onu yatağa yatırdılar, bende atkalarından gidiyordum. Su korku doluydu, ikizine ne olmuştu?

" Anlatın artık, ne oldu? Ajanı bulabildiniz mi? " Ateş yarım yamalak gözlerini araladı. Bu soruları bana dört saattir soruyordular. Ama ne söyleyeceğimi bilemiyordum. Bu yüzden susmuştum. Kapı pervazına sırtımı yasladım.
" Anlatacağım, ama bu halde anlatamam. Hâlimi görmüyor musunuz? " Su kollarını göğüsünde bağladı. " Araba çarpmadı değil ya," Ateş gözlerini devirdi. " Siz çıkın, yaralarını iyileştiririm. Sonra ne konuşuyorsanız konuşun. Eve gitmem gerek," göz göze geldik. Kaşlarını çatarken " Hayır, kendi ömründen yiyorsun. İzin veremem." Dedi. Sabır dilercesine ona baktım. Herkes şaşkın gözlerle bizim konuşmamızı dinliyordu.