~21~ Yarabandı

206 149 9
                                    


Acı Ve Gözyaşı

~21~ YARABANDI

Şarkı Adı: SYML - Mr. Sandman

*Düzenlendi*

İyi okumalar..

~~~~~~

"Şarkılar yarabandıydı, iyileştirmezdi belki yarayı.. ama saklar sızısını azaltırdı."

~~~~~

"Nereye bakıyorsun sen öyle?" Rüya beni dürttüğünde gözlerimi daldığım yerden çektim.
"Nereye bakıyormuşum?" Bide soruyor musun?
Kahveden küçük bir yudum aldığımda yüzümü ekşittim. Soğuk kahve, sosu olmayan Noodle'a benziyor. Kafama dikmekten vazgeçip masaya bıraktım. "Bayağı bayağı Rüzgârı izliyordun?" Kesinlikle yalan, ben sadece-
"Hayır, ben yeri izliyordum. Dalmıştım sadece." Yalan söylemiyordum tabi ki, yeri izliyordum o an ama.. Rüzgâr'ın oturduğu masanın sağına dalmıştım. Yani ona bakmıyordum, dün gece bana söylediklerinden sonra neden ona bakayım ki?

Şüphe ile gözlerini kıstı. "İkinizde iki haftadan sonra ilk defa okula geldiniz. Bu fazla şüpheli bir durum Hayal." E yuh artık! Yemin ederim kuru iftira, benim iki haftadır yaptığım tek şey uyumaktı!

"Sen ciddisin?"
"Evet, dökül." Sabır, sabır, sabır..
"Saçmalıyorsun Rüya, benim yanıma da-" büyük bir kahkaha patlattığında soru işaretleri ile ona baktım. "Yüz ifadeni görmeliydin." O gülmeye devam ederken ben daha yeni her şeyi kavramıştım. Şaka yapmasına rağmen fazla ciddiydi. Bu senlik bir şey değil.
"Ne varmış yüzümde?" Rüzgâr'ın karşımızda ki masa da nihayet başını telefondan kaldırmış Rüya'nın neden kahkalarla güldüğünü sorguluyor gibi bakıyordu.

Ve yanında ki kişiyi şimdi fark ediyordum. Ateş ile konuşuyorlar mıydı yoksa ben mi yanlış görüyorum? "Neyse, boş ver ya. Aramıza tekrar döndüğüne göre okuldan sonra Ada-" başımı sabır dilercesine başımı sağa sola salladım.
"Okulda kalacağım, kütüphanede ders çalışmam gerek, size iyi eğleneceler." Evet, onca şeyden sonra hiçbir şey olmamaış gibi okula gidip bide kütüphane ders çalışacağım. Mükemmel!
İçtiğim kahvenin kağıt bardağını alıp ayağa kalktım. Birazdan ders başlayacaktı ve ben hâlâ çene çalıştırıyordum. "Daha yirmi dakika var dördüncü derse Hayal. Gidip soru mu çözeceksin? İki haftadır zor kınuşuyoruz zaten. Otur oturduğun yerde!" Defter ve kitapları koluma aldım.

"Üzgünüm, o akıl hastanesinden kurtulmamın tek yolu üniversite giriş sınavını kazanmak. Hedeflerim için bazı şeyleri gözden geçirmem gerek." Açık sözlüydüm, yalan söylememiştim, çünkü o da çok iyi biliyordu durumu. Onlardan kurtulmak için tek çaremin o lanet sınavı kazanmak olduğunu o da çok iyi biliyordu. Onu arkamda bırakıp oradan uzaklaştığımda koridordaki herkesin gözleri üzerimdeydi. Kendimi yeni okula başlamış gibi hissediyordum. Koridorda ki bütün gözler benim üzerimdeydi. Uzaylı değilim, bana bakmayı kesin alo!

Sivil de giyinmemiştim, saçlarım düzgündü, herhangi bir cilt problemim yoktu. Sadece olduğumdan daha zayıftım. Bunun için de uzaylı görmüş gibi baktıklarını sanmıyordum. Onlarda anormal olupta bende normal olan şey neydi ki? Bakışlarını umursamamaya çalıştım sadece. Artık ne kadar başarabildiydem..
Sınıfa girene kadar kimse olmadığını tahmin etmiştim. Çünkü kimse benim gibi kırk dakika da sınıfa gelip soru çözecek kadar takmıyordu geleceğini. En azından bu kolejde böyleydi.

Acı Ve Gözyaşı ( DÜZENLENİYOR )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin