Bu bölümü beni her okuduğunda heyecanlandıran ve beni gerçekten bekleyen, yazarken düşündüğüm birine armağan etmek istiyorum. Gerçekten çok teşekkür ederim yanımda olduğun için. Yanımızda olduğun için......
Kendi oluşturduğun karanlık, kendinde bulamadığın cesaretin eseridir.
SON DENEY"⚘"
1 Hafta sonraYine boşluk, yine yokluk. Yine hissizlik ve yeniden yok oluş. Umutsuzluk. İnanır mısınız belki de ilk defa tadıyorum bu duyguyu. Denekler için hiçbir zaman umutsuzluğu böylesine derinden hissetmemiştim. Bir hafta geçti, bir haftadır hiçbir deneği görmüyordum, umutsuzluk bulaşıcıydı.
Gözlerin de kalbi vardı. Hislerin içinde de attığı bir yürek vardı, ama o hissin içindeki yürek oradan çıkmak için çığlıklarıyla çırpınıyordu. Hiçbir denek ile bir haftadır iletişim kurmuyordum, çünkü gözlerine bakacak, yüzlerine bakacak yüzüm yoktu.
S13 ve B4 artık yoktu. Jane, Black'in şartıyla onları buradan götürmüştü. Black'in şartı bendim. Jane Black'e oyun oynamıştı, S13 ve B4'ün vücut toksin değerlerini olması gerekenden daha düşük gibi göstermişti. Black ise iki deneğin ölmek üzere olduğunu gördüğü için Jane ile göndermişti. Jane kendini tehlikeye atarak iki deneği kaçırmıştı, bunu isteyen bendim. Çünkü Black'in istediği denek bendim. Bir haftadır her gün üzerimde farklı deney yapılıyordu. Razıydım. İki denek buraya geri dönememek için götürülmüştü, vücuduma mor renkler, iğne giriş delikleri ve içinde yıllardır ezberlediğim kimyasallarla dolu deney serumları hâkim olmuştu.
Artık kendi isteğim ile gidiyordum deney saatinde laboratuvara. Kapıma bir muhafız gönderilmişti ama onu tanımıyordum, çabalamamıştım bile. Sadece muhafız maskesinin ardındaki acı kahve gözlerini biliyordum. Gözlerim yorgunluktan değil verilen ilaçlardan çökmüş etrafına koyu mor renkleri hâkim olmuştu.
Benim canım artık yanmıyordu. C100 tekrardan denek olmuştu, tekrardan Beta lideri olmuştu. Sevdiği kadının yanından ayrılmıyor onun için tüm acılara katlanıyordu. K1 ise kendinde değildi bu bir haftadır. İra'nın ölümü en çok onu etkilemişti ve bana kızgındı. Yine bir insan benim yolumda yardım ederken gözlerini yummuştu bu dünyaya. D8 ne halde bilmiyorum. Birkaç kez benimle konuşmak istedi ama konuşursak her şey darmadağın olacaktı. Onu hep yüzüstü bıraktım, bu ise kendimden yine ve yeniden defalarca nefret etmemi sağladı.
Bu laboratuvarda Alfa'ların nefes alması tüm profesörleri bize karşı olan nefretlerini arttırıyordu. Özellikle de bu Alfa A6 ise. Beta'lar katildi, can yakmayı severdi ama benim kadar karanlık değillerdi, ama istemedikleri için değil. Alfa olmaktan korktukları için. D8 ilk defa o gün anladı Alfa ve Beta'ların farkını. Yaralıydım ve bu yara bana her gün çektirdikleri işkence yüzünden geçmiyordu.
Artık canım yanmıyor, buna alıştım. Ben yıllarımı geçirdim burada. En zoru da benim alıştığım onca işkenceye onların hala alışamamış olmasıydı ve bunları görmemek için her şeyimi verirdim ben.
Ameliyat saati yaklaşmıştı kısacası işkence saati. Bugün bu hafta için son deneye girecektim sonra birkaç gün ara verilecek sonraki günlerde ise diğer deneklere ara verilip onların deneyleri de bana yapılacaktı. Bunları ben istemiştim, B4 ve S13 anlaşmasının bir parçasıydı. Ölmem onlar için çok kötü olurdu bu yüzden beni öldürmeyecek şekilde ayarlıyorlardı bana yapacakları deneyleri. Gözlerimi karşı masamdaki saate diktiğimde yorgun gözlerimi tekrar zorlukla açtım. Karın bandajımı değiştirerek omuzumu eğmiş, yorgunluğumun bana bakılınca anlaşılacağı şekilde, yavaş adımlarla ameliyathaneye gitmek için açtım kapımı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SON DENEY (Devam edecek!)
Ciencia FicciónBir Cehennem... Laboratuvarda hayat sürdüren hunharca denek. Üzerlerine işlenmiş lanet deneyler. Ölümün pençesinde kaybolan savaşçılar. Gözyaşları ve korkuyla kaplı bedenler. Enselerine yazılan kod isimler ile hayat sürdüren günahsız mahkûmlar. On...