(ppg X rrb) En Güzel Kabus (blossick)

15

"inan seni nereye götüreceğimi bilmediğim için buraya geldik."

Blossom ağaçların arasına gizlenmiş gölcüğü hayranlıkla seyrediyordu.

"dalga mı geçiyorsun? Burası harika bir yer."

Brick tatmin olmuş bir şekilde gülümsedi.

İkisi de gölün tam kenarına oturdular.
Blossom ayakkabılarını çıkardı ve pantolonunu dizlerine kadar sıvadı.
Ayaklarını serin suya daldırdı.

"brick, bunu denemelisin."

Aynı işlemi brick de yaptı.

"bi eksiklik hissediyor musun blass"

"ne gibi?"

Blossom birden ceplerinş yokladı.
Telefonu yoktu.
Biraz telaşlanmıştı.

"sakin ol blass, bende"

Brick in eline bakakaldı blossom.
Telefonu brick'teydi.

"sende ne işi var?"

"seni evden bulamadım ama kardeşlerin yardımcı oldu. Ve telefonunu da verdiler."

"yaa, arada bi işe yarıyorlar."

Çift bu eşsiz gölün sularında kendilerini kaybetmişlerdi.

Göl çok derin değildi. Yani kıyı kesimleri çok derin değildi.
Bu gölün sihirli olduğuna inanılıyordu. Buna rağmen bu gölü pek az kişi bilirdi.

Brick, blossom'ın elini tuttu.
Birlikte göl etrafında yürürken ateş böceklerinin harika dansına şahit oldular.

brick tekrar karaya oturduğunda blossom'ın ayakları hala sudaydı.

"yüzme bilir misin?"

"yaaani"

Gece çökmeye başlamıştı ama etraf hala aydınlıktı.

Brick
"yüzmek ister misin"

Blossom hayretle gözlerini açtı.

"brick şaka yapıyor olmalısın "

"yoo gayet ciddiyim"
Şapkasını çıkarttı ve
Çimlerin üstüne koydu.

Cüzdan, telefon ve anahtarlarını da bıraktıktan sonra göle ilerledi.
Tabi blossom'ı da sürükledi.

"bekle böyle mi yüzeceğiz?"

"blass çok soru soruyorsun. Anı yaşa."

Blossom birkaç adım geri gitti. Tokasını çıkardı.
Şimdi cidden korkmaya başlamıştı. Alaca karanlıkta suya dalmak onu ürkütüyordu her ne kadar yanında brick olsa bile .

Düşüncelerini bölen brickin sesi oldu.
" hadi gel artık! "

Blossom kollarıyla bedenini sardı.

Brick blossom'ın tedirgin olduğunu fark etti.
Tebessüm etti ve elini uzattı.

Blossom tatlı bir gülümsemeyle elini tuttu.

Ve sulara doğru ilerlediler.
Serin su blossom'ın kalçalarına kadar geldiğinde istemsizce brickin elini biraz sıktı.

Brick
"korkma ben buradayım."

Brick kolunu  blossom'ın beline doladı.

Su ise git gide derinleşiyordu.
Berrak olan su ise rasmen içine davet ediyordu.

İkili birbirlerine biraz daha yaklaştı.
Brick ise küçük bir ışık oluşturdu.

"3 deyince dalıyoruz."