Arkadaşlar hastayım ve canım sıkılıyor.Hazırda bir sürü bölümüm var o yüzden hızlı yayımlıyorum.Bir bölüm yayımlayınca yeni bölüm yazıyorum.Bu sıralar hızlı yeni bölüm gelicek anlaşılan..:))
Bu sesi hayatımda duymadım.Korkuma korku katlanmıştı ve nefesim daralıyordu.Karanlıkta yüzünü seçemediğim kişi üstüme doğru geliyordu.O üstüme geldikçe ben geri adım atıyordum.Arada ürkütücü sesiyle "Benden kaçamazsın" diyordu.Haklıydı.Çünkü o üstüme geldikçe ben geri adım attım ta ki nemli ve yosunlu bir ağaca çarpana kadar.Ağaca çarpmamla yüzüne bir alaycı gülümseme yerleştirdi ve "Burada yanlızız.Sen ve ben.Kaçamazsın." Ondan ölüsiye korkuyordum.Ama hayır!Bunu ona belli edemem.Etmemeliyim.Korkumdan yararlanıp benimle oynamamalı.
Tam karşımda duruyordu.Etrafta bir elektirik direği yoktu.Hoş.Elektrik direği olsa bile ki bu terk edilmiş yerde olacağını sanmıyorum,elektrik olmaz.Yani kısaca etraf sadece dolunaydan aydınlanıyor ve yüzünü seçemesemde yanağında 5 cm lik bir dikiş izi vardı.Baya büyüktü.Aydınlık olsaydı kesinlikle daha çirkin dururdu.Sessizliği bozmadık.Öylece birbirimize bakıyorduk.Kalbim ağzımda atıyordu.Ama belli etmemeliydim.Artık o git gide korkunçlaşan sessizliği bozarak
-Ne istiyorsun benden?
Alaycı bir gülüş takındı
-.......
-Konussana!!!
-.......
-Senden korkmuyorum!!!
-Benden öyle bir korkuyorsun ki korkun enerjiye dönüşse tüm dünyaya yararsın.
"Korktuğumu belli etmemeliydim.Aslında korkmamam lazım.Çünkü ben bir vampirim ve o beni öldüremez.Ama canımı kolaylıkla yakabilir.Şu açıdan bakalım beni öldüremez.Canımı yakabilir ama öldüremez.O yüzden korkmamam lazım."
Bu sözleri kafamda çevirip duruyordum.Böylece korkumda azalıyordu.Fakat şuan açtım ve susuz.Biraz kan hiçte fena olmaz.Karşımda ki ölümcül bakışlı şahıs dışında başka yemekte yok.Aklıma kötülüklerle dolu olan birinin kanının ne kadar güzel olabileceğini düşündüm.Dişlerimi şah damarına geçirip.....Kanını emmek.....Acı çekmesi.....Bunlar gözümün önüne geldikçe daha çok hırçınlaşıp bilinmeyen şahısın üstüne atladım.Ama boynuna hücum etmemle beni saniyesinde yere yapıştırması bir oldu.Sırtım sert zemine değerken belime omzuma sırtıma bir sürü sivri taş battı.Sırtıma batan taşlar inlememe neden oldu.Acı çekmem onun hoşuna gidiyordu.Kimdi bu?Ne istiyordu benden?Canımın yanması neden hoşuna gidiyordu?-Jessica....Jessica.Kendini süper bir vampir mi sanıyorsun?Beni yenemezsin kızım sen.Hepinizden güçlüyüm ben.
Dedikleri bir kulağımdan girip diğer kulağımdan çıkmıyordu.Tersine bir giriyordu kulağıma ve bir cümlesi defalarca beynimde turluyordu.Hızlıca belimdeki ağrıyı aldırmadan yerden kalktım.Kalktığım zaman yüzlerimiz dudaklarımız değecek kadar yakındı.Dometes gibi olmadan geri çekilmek istemiştim ama çoktan domates olmuştum.Oda biraz utanmış gibiydi.Başını aşağıya eğdi.Bende bir kaç adım geriledim.Kafasını kaldırınca hala birbirimize yakındık ama tehlikeli bir yakınlık değildi.Yakın olunca yüzü daha belirgindi.Yüzünde ciddende büyük bir dikiş izi vardı.Gözleri zeytin gibi siyahtı.Belki karanlık olduğu için öyle görünüyordu çünkü saçı açık açık kahverengiydi.Sarışın sayılırdı yani.Sarı saç ve siyah göz?Cidden iğrenç.Ten renginide merak ediyorum.Düşüncelerimden sıyrılıp yürümeye başladım.Oda arkamdan geliyordu.Burası karanlık ve bir sürü sokağın olduğu bir yerdi.Arabaya gidip uyumak istiyordum.Bir sokaktan girip diğerinden çıkıyordum ama hep meydan gibi bir yere tam ordata olan kalın gövdesi olan bir ağaca geliyordum.Yüzüne bakmasamda sırtımdan alaycı gülüşünü hissedebiliyordum.Sonunda dayanamadım ve ona dönüp
-Araba nerede!!!
-Bilmem belki gizemli yaratıklar onu parçaladı.
Eliyle yıkık dökük olan bir apartmanın içinde tıpkı apartman gibi eski camları kırık bir araba vardı.Bu Jack'in arabasına çok benziyordu.İyide bilinmeyen şahıs yanımdan hiç gitmedi ki.Burda bizden başka kimler vardı?
-Jessica.Burdan kurtulamazsın.Burdan kurtulsan bile benden kurtulamazsın.
Kanını emmeye çalıştığımda ve beni yere kapakladığındada adımı söylemişti.Şimdide söylüyor.Nerden biliyor benim adımı?Nereden tanıyor beni?Artık daha çok korkuyordum.Hayatımda bir kere düzgün şeyler olsa nolur sanki.Bir kere sorun çıkmasa,bir kere mutlu olsam,bir kere normal olsam.Hoş zaten vampirim normal olmam biraz zor ve imkansız ama olsun biraz saçma şeyler olmasada diğer yanlız insanlar gibi odama geçip siyahlara gömülsem.Ne olurdu sanki.
Düşüncelerimden sıyrılmamı sağlayan nazik bir şekilde kolumdan tutan el oldu."korkma.Benden korkma.Ne olursa olsun benden korkma!" diyen şefkat dolu ses bir yandan kollarını bana sarmış birisi.Bu bilinmeyen şahısın ta kendisiydi.Hem beni kaçırıyordu hem benden korkma diyip sarılıyordu.Amansız bir şekilde onun kollarında kendimi güvende hissettim.Saçma değil mi?Beni yere yapıştırıp acı çekmemden hoşlanan birisinin kollarında olmam saçma değil mi?Acı çektiren birinin kollarında mutlu olup güvende hissetmem saçma değil mi?Bilinmeyen birinin kollarında olmam?Ama güvende hissettim.Kokusuda çok güzeldi.Denis'in ki gibi gerçek ama daha değişik bir koku.Kaslı bir vücudu vardı.Başıma çenesini dayayıp biraz daha öyle durduk.Sonra ilk kollarımın altından belime doğru tutup birde ayaklarımdan tutup beni kucakladı.Sırtımdaki ağrıyla inlememle "Özür dilerim" dedi.Sonra beni kendine daha çok yapıştırıp bir yere götürdü.Başımı kaldırmak istemiyordum çünkü kendimi güvende hissediyordum.Onun kucağında güvende olduğuma İNANIYORDUM.Ama bir süre sonra merdivenlerden çıkıp bir kapıyı açtığında ve beni yumuşak bir zemine yani yatağa yatırdığında merakla gözlerimi açıp etrafa baktım.Biraz eski püskü olsada terk edilmiş bir eve benzemiyordu.Ağzımı açmakta zorlandım çünkü git gide ağzım kuruyordu ama zar zor "Benden özür dileme!Beni rahat bırak!!" diyip uykuya daldım....
Hehehey :D :D Bu bölüm nasıldı?Fazla mı sakin?Ben çok beğenmedim ama umarım siz beğenirsiniz...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kanlı Dişler
VampireHey selam.Bu ilk kitabım ve oldukça kötü olduğunun farkındayım :D Okuyanlara iyi okumalar okumayanlara...Onlar umrumda değil.:D Biraz hikaye hakkında bilgi veriyim :D Başrolümüzde Jessica var.Sürekli sorunlar yaşayan birde sevgilisi Denis.Birde J...