Nonstop • Minsung

12

        Minho Jisung'a yakınlaştı. Jisung kendini az önceki gibi bir yakınlık için hazırlarken Minho patatesi ve soyacağı aldı ve kendi elinde göstermeye başladı. "O pozisyonda gösterdiklerime odaklanamadığın için bu sefer o kadar yakından anlatmayacağım."

____________________

        Jisung tüm patatesleri soyup doğrayana kadar Minho makarna sosunu halletmiş hatta tavada nugget kızartmaya başlamıştı. Jisung da derin bir kızartma tenceresine yağ doldurup ısıtmaya başlamıştı.

        Isınan yağ tenceresine patateslerin birazını boşalttı. Süzgeç kepçe ile karıştırmaya başladı. Patatesleri yeterince yaydığına emin olduktan sonra karıştırmayı bıraktı. Nugget yapan Minho'yu izlemeye başladı. Nuggetlar hazır değildi. Minho elleriyle hazırlamıştı ve lezzetli görünüyorlardı.

        "Nasıl da bakıyorsun nuggetlara. Gören de sanacak kaç yıldır yemek yemiyorsun. Çok mu acıktın?"

        Jisung birden gelen bu yorumla şaşırdı. "Aslında, evet acıktım biraz. Ama ben nuggetları değil seni izliyordum."

        "Aç olmak utanılacak bir şey değil Jisung-ah. Bana baktığını söyleyerek dikkatimi dağıtmaya çalışmana gerek yok."

        "Dikkat dağıtmaya çalışmıyorum. Ciddiyim."

        Minho tam ağzını bir şeyler demek için açacaktı ki burnuna bir yanık kokusu geldi. Patateslerin bazıları yanmıştı. Minho hızlıca ocağın altını söndürüp tencereyi sıcak ocaktan alıp soğuk tezgaha koydu. Jisung da patatesleri hemen kızgın yağdan süzgeç kepçeyle çıkardı ve kayık bir tabağa koydu.

        Minho Jisung'un bu halinin onunla uğraşmak için iyi bir fırsat olduğuna karar verdi."Benim güzelliğimi izlerken patatesleri yaktın."

        "Reddetmek isterdim ama biraz öyle oldu."

        Minho duydukları karşısında şaşırmıştı. Ama sakince cevap verdi. "Sonunda kabul etmene sevindim. Asla sevdiğini söylemeyeceğini düşünmeye başlamıştım."

        "İlk olarak sevdiğimi söylemedim. İkinci olarak sevsem de söylemezdim."

        "Nedenmiş o?"

        "Aslında iki sebebi var. İlki, senin kızlardan hoşlandığına %99 eminim. İkincisi, bana senden hoşlanmamamı söyledin."

        "Kızlardan hoşlandığımı nereden çıkardın bilmiyorum ama ben hiçbir heteronun bu kadar yakışıklı olduğunu görmedim. İkinci dediğine gelirsek..."

        "Evet. Dinliyorum."

        "Aslında şu an konuşmayacağım. Ama bu akşam bu konu hakkında bir şeyler söyleyeceğim."

        "Öyle diyorsan öyle olsun. Ama söyleyeceğin şeyi sakın unutma."

        "Unutmak istesem de unutamam zaten merak etme."

°°°

        Sonunda tüm yemekler pişmiş ve sofra kurulmuştu. Jisung'un karnı çok acıkmıştı. Sonunda yemek yiyeceği için çok mutluydu. Masaya oturdu. Minho da sofrada eksik kalan son şey olan nugget tabağını da getirip masaya oturdu.

        "Hadi yemeye başlayalım!" dedi Jisung heyecanla. Minho onun bu heyecanlı halini sevimli bulup gülümsedi. Sonra başlayabilirsin anlamında elini Jisung'un önündeki tabağa doğru uzattı.