Siyahın Beyazı

Herşey Yeni Başlıyor

N: nasıl olucak Tahir nasıl yapıcaz.
T: yapıcaz Nefesim yapıcaz yeterki birlikte olalım sen benimle ol. Herşeyi en güzel şekilde biz yapıcaz.
N: gerçekten inanıyormusun
T: hemde nasıl. Hadi gel ne olur ayrı kalmayalım.
N: ama bir şartım var kabul edersen
T: kabul.
N: iyide daha söylemedim ki belki sevmeyeceksin.
T: ben seninle olan herşeyi seviyorum.
N: tamam söylüyorum eski Nefes olucam. Mutlu, deli dolu, eğlenen. Çünkü ben bu Nefes 'ten çok yoruldum eskisi gibi dediğim dedik dimdik olucam.
T: ben seni herhalinle seviyorum da bu güçlü Nefes yanında sevdiğini ister mi
N: o güçlü Nefes zaten sevdiği için eski güçlü Nefes oluyor. O yüzden yanımda sevdiğimin olmasından gurur duyarım.
T: s-sevdiğim?
N: Sevdiğim mutluluğum merhametli adamım, koca bebeğim beni affeder misin.
T: ben seni affedemem çünkü hiç küsmedim ömrüm
N: bitanem. İzin verirsen biraz koca bebeğimi sevebilir miyim?
T: o koca bebek hep senin istediğin zaman sevebilirsin emin ol o buna çok mutlu oluyor.
N: o zaman onu mutlu edelim.
Deyip sıkıca sarıldım onu çok özlemiştim hemde çok o mis kokusuna uzak kalmıştım kısa bir sürede olsa onsuz yapamıyorum bağlanmıştım ben ona. Evet heves değildi deliler gibi seviyordum hemde. Bundan sonra mutsuzluk yoktu.
Kendimden biraz ayırıp sakallarını sevdim sonra koklayarak öptüm çok tatlıydı boşuna koca bebeğim demiyorum. Sonra benim ilk alnımı sonra yanaklarımı ve sonrada saçlarımı öptü öperken kokuyordu bitanem benim. Sarılıp kafasını boynuma gömdü.
Saatlerce oturmuştuk hava aydınlanmaya başlamıştı vesiyordu da ve benim zeki müstakbel kocam üzerindeki ceketi bana verdi ama ben onu dinler miyim uyuduktan sonra üzerine geri örtüm ve şuan çok soğuk ama uyandırmaya kıyamıyorum. Saçlarıyla oynuyordum, yavaş yavaş uyanmaya başlıyordu hemen ceketi geri üzerime aldım.
T: günaydın ömrüm
N: günaydın bitanem
T: hayret hava çok soğuk değildi.
N: aynen ya şaşırtıcı. Gidelim mi artık
T: olur gidelim. Hadi gel.
Elimi tutup ayağa kaldırdı. Arabaya binip caddeye çıktık. Ama ben Tahirle gidemedim çünkü eminim hasta olurdum ve anlarsa çok kızardı. Elimi elinin üzerine koyup dikkatini bana çektim.
N: şey Tahir ben eve geçsem
T: neden?
N: Şeyma' ya beni bekliyor evde gidim bu gün. Yarın seninleyim.
T: peki o zaman
Suratı düşmüştü ama gitmezsemde olmazdı. Sakallarını sevmeye başladım mayışıyordu.
N: Tahir im söz yarın seninleyim lütfen hem yakında evlenicez zaten asma o yüzünü
T: tamam ömrüm, hayırlısıyla yakında hiç ayrılamayacaz.
N: hayırlısıyla hiç ayrılmayacaz.
Elimi öpüp yola devam etti. Arabadan inip eve geçtim kendimi direk banyoya attım ılık bir duş biraz kendime getirdi, banyoda çıkıp giyindim sonra yatağa girip çarşafı kafama kadar çekip uyudum.
.
.
.
Saat 18.25
Yarım saattir Nefes 'i arıyordum ama açan yoktu kesin birşey oldu yoksa açardı. Hemen evden çıkıp, arabaya binip Nefesin evine sürdüm çok hızlıydım ama ona şuan acil ulaşmam gerekiyordu.
Eve gelmiştim zile basıuordum ama açan yoktu ikinci kata bastım Şeyma çıktı beni görünce şaşırdı.
Ş: Tahir abi?
T: Şeyma kapıyı aç hemen Nefes yok.
Ş: nasıl yok ya yürüyecekti en son.
T: uzun hikaye Şeyma sen kapıyı aç.
Ş: tamam.
Aşağı gelip kapıyı açtı sonra yedek anahtarla evin kapısını açtı. Direk odaya girdim uyuyordu. Yanına yaklaşıp çarşafı açtım saçlarını geri çekerken farkettim resmen yanıyordu iyide nasıl. Direk uyandırmaya çalıştım ama uyanmıyordu allahım lütfen uyansın
T: Nefesim uyan hadi be olursun korkuyorum bak.
Ses yoktu. Lütfen lütfen birşey olmasın. Hem kucağıma alıp evden çıktım. Yaşar amaca, Şeyma ve Ömer de gelmişti. Arabaya arkaya nefes ve ben öne Şeyma binmişti arabayı da yaşar amca kullanıyordu. Hızlı bir şekilde hastehaneye gelmiştik kucağıma alıp indim.
T: SEDYE GETİRİN ACİL!
x: neyi var?
T: yüksek ateş kendisinde değil.
X: peki hastayı odaya alalım.
Sedyede öylece yatıyordu ve benim elimden birşey gelmiyordu. Onu böyle gördükçe kalbim acıyordu. Anlayamıyorum nasıl bu hale geldi hava çok soğuk değildi ve üzerinde ceket vardı bu hale gelmesi beni çok şaşırtmıştı.
15 dakika oldu doktor daha çıkmadı kafayı yiyecektim meraktan.
Sonunda çıktı hemen yanına gittik.
T: ne olmuş neyi var.
D: üşütmüş yüksek ateş ve boğazı şişmişti. Serum taktık birde ilaç yazdım.
T: peki girebilir miyim?
D: tabiki ama bol bol dinlensin
Y: saolun doktor bey.
D:)

Y: Tahir oğlum bizde seninle girelim sonra biz belki eve geçeriz.
T: peki yaşar amca Nefes' i alır bende eve geçerim.
Y: Tahir oğlum sürekli sizde yanlış anlaşı-
T: ben Nefes'e öyle şeyler yapacak birisi değilim ayrıca kimsede bizim hakkımızda konuşamaz.
Y: ama
T: lütfen Yaşar amca. Hem Nefes in yanına geçelim artık.
Oda girdik bitanem yorgun halsiz görünüyordu. Yanına gidip elini tuttum ama çekiniyor du Yaşar amca yanımızda olduğu için. Ama yinede elini bırakmayacaktım o eli hiçbir zaman bırakmam.
T: bitanem iyimisin, nasıl hissediyorsun, bir yerin ağrıyor mu?
N: Tahir sakin ben iyiyim serum takıldı zaten endişeye gerek yok.
T: nasıl yok ya konu sensin küçük hanım tabiki endişelenicem.
N :)
Y: kızım iyimisin?
N: iyiyim dayı üşüttüm herhalde. Sizde gelmişsiniz keşke yormasaydınız kendinizi.
Ş: sen yine saçmaladın ha salak mısın acaba ne yapsaydık ay nefes yanıyor kendinde değil amaaaan boş verin yatalım mı deseydik Nefes.
N: tamam ya birşey demedim hemen sinirleniyon sende. Hem artık çıksak ben çok sıkıldım burada.
Tb serum da bitmiş zaten ben hemşireyi çağırim çıkarsın, bizde çıkarız.
N: tamam
Tahir odadan çıktı çok endişeliydi inşallah anlamamıştır yaptığımı.
Ş: Nefes sen öyle ayılmayınca Tahir in halini görecektin eli ayağı titriyordu nasılda korktu görmen lazımdı.
Dayımı işaret edip kaş göz yapıyordum ki dayım gördü.
Y: haklı kızım bende gördüm inşallah hep böyle birbirinize bağlı, sevgi dolu, mutlu kalırsınız.
N: inşallah dayı.
O sırada odaya hemşire girdi serumu çıkartıp gitti yataktan kalkıyordum ki Tahir geldi.
T: Nefes napıyorsun sen!?
N: şey birşey yapmıyorum sadece kalkıcaktım.
Biran böyle tepki verince çok şaşırdım ilk defa böyleydi.
T: olmaz öyle şey doktor dinlensin dedi yürüsün değil o yüzden seni ben taşıyacam.
N: yok artık.
T: var artık. Hadi bakalım küçük hanım tam yol ileri.
Biranda kucağına aldı tabi bende refleksle çığlığı bastım.
N: Tahir indir hadi dayım burada.
T: eeee
N: ne ee indir hadi bak.
T: hayır bitanem yorulmak yok.
Pes etmeyecekti anlaşılan bende uzatmadan kucağına kırıldım zaten dayım gil binmişti. Benim şaşırdığım yer Tahir in tepki verme sebebi sadece yürümek istemem miydi. Beni bu kadar düşünmesi çok mutlu ediyordu.
Beni öne bindirip kendiside şoför koltuğuna geçti. Çok uykum geliyordu, gözlerim yavaşça kapandı.
Şeyma ları eve bırakıp kendi evine doğru sürmeye başladım. Ömrüm bitanem benim nasılda masum uyuyordu elini tutup kokusunu içime çekerek öptüm. Ellerimizi ayırmadan yola devam ettim. Eve gelmiştik arabadan inip diğer tarafa geçip kapısını açtım, yavaşça kemerini çözüp kucağıma aldım. Hafif ayıkır gibi oldu ama geri uyudu, yavaşça kapıyı açıp odaya doğru çıktım. Yatağa yatırıp ayakkabılarını çıkarıp üzerini örttüm. Aşağı inip adamlardan birisini arayıp ilaçları aldırdım. İlaçlar geldikten sonra birde termometreyi alıp odaya çıkıp yanına oturdum gece uzun olucaktı ama onunla olan geceler bana huzur du.
.
Sabah boğazımın ağrısıyla uyanmıştım. Kafamı çevirdiğimde beni izleyen bir Tahir buldum çökmüş hayran gözlerle beni izliyordu. Nasıl ya uyumamış mıydı ve ben neden evde değildim ama öncelik Tahir di.
T: günaydın ömrüm:)
N: günaydın da sen uyumadın mı bu gözlerin haline böyle.
T: uyumadım
N: bide uyumadım diyor şu gözlerin haline bak neden uyumadın acaba
T: belki ateşin çıkar diye korktum bende uyuyamadım.
N: ya ben sana kıyamam. O zaman şimdi sen uyu bende kahvaltı hazırlayım kahvaltı yapalım.
T: olmaz çünkü ben hazırlayacam.
N: olmaz Tahir yorgunsun senin uyuman lazım o yüzden sen uyu bende kahvaltı hazırlayım.
T: bsk nir anlaşma yapalım ben kahvaltıyı hazırlayım kahvaltıdan sonra senin kollarında uyurum olur mu.
N: bak işte ona olur.
Tahir aşağı inip kahvaltıyı hazırlamıştı ve yine kucakta taşınıyorum ve bu durumdan hiç rahat değildim çünkü bu halde birde beni taşıyordu ama laf anlatamıyorum ki.
Kahvaltımızı yapmıştık yine hiçbir iş yapmamıştım ve çok sinirimi bozuyor du böyle oturmak. Salona geçip uzanmıştık ve benim yaşama sevincim, bebeğim kollarımdaydı ve o pamuk saçlarını seviyordum ki fıltı şeklinde konuşmaya başladı.
T: bizim masalımızdaki herşey yeni başlıyor.
N: herşey seninle yeniden başlıyor sevdam.
T: sevdam, ömrüm
N: yaşama sevincim benim.
Saçları I koklayarak öptüm sonra sıkıca sarılıp uykuya daldık