Telefon

569 39 61
                                    

S: izin veremem gerekli işlemler vekaletler olmadığı sürece çocukları alamazsınız.
N: peki işlemleri yapalım hemen olur demi.
T: bitanem sakin
S: hızlı halletmeye çalışıcam ama önce sizler müdür yardımcısının odasında evrakları doldurun sonra bana getirin obaylicam.
N: peki oda ne tarafta?
S: koridorun sonunda sağdaki oda.
T/N: teşekkürler.
Odadan çıkıp müdür yardımcısının odasında evraklırı doldurduk, sonra müdüre onaylattık allahım sonunda çıkmıştık arabaya doğru yürüyorduk. Çocuklar elele tutuşmuş tu Mert benim tarafımda Eda da Tahir in tarafındaydı.
M: şimdi ne yapacaz?
N: ne isterseniz onu yapıcaz yani istediğimiz herşeyi yapabiliriz.
E: gerçekten mi
T: gerçekten tabi ya ama önce kahvaltı edelim sonra istediğimizi yaparız.
N: aynen öyle öncelik kahvaltı, o yüzden binin bakalım ballarım.
Çocukları arka koltuğa yerleştirip kemerlerini taktıktan sonra Tahir kapımı açtı bende bindikten sonra Tahir binip sürmeye başladı.
N: eee şimdi fikirleri alalım bakalım.
M: siz nereyi isterseniz olur.
E: abim haklı sizler nasıl isterseniz olur hem çıktık ya o da yeter.
Tahirle birbirimize baktık içim acımıştı.
N: aaa bune canım sabah sabah enerjimizimi düşürücez olmaz öyle şey. Hem benimki de soru aç karnına kafa çalışmaz o yüzden önce kahvaltı sonra gezme. Hadi o zaman biraz neşelenelim.
Şarkı açıp söylemeye başladık nasılda mutlulardı gülücük saçıyorlardı. Eda 3,5 yaşında kızıl kıvırcık saçlı baldan tatlı N ir kız, Mert ise 5 yaşında ama kocaman yürekli bir abi. Hem söyleyip hem gülüyoduk Tahir de bizi izleyip gülüyordu.
Sonunda biryere gelmiştik çok güzel şirin bir kafeydi çok sakin biryerdi. Terasta bir masaya geçtik Eda benim Mert Tahir in yanına oturmuştu, Edayla Tahir benle de Mert karşılıklıydık. Garson siparişlerimizi almıştı serpme istemiştik ama çocuklara patateste istemiştik.
E: burası çok güzelmiş.
N: evet bitanem bende çok beğendim.
Edanın saçlarıyla oynuyordum, en sonunda dayanamayıp kucağıma oturttum yüzünde kocaman bir tebbesüm olmuştu aynı şekilde benimde. Minicikti ne bekliyordum ki 3,5 yaşında bir bebek Eda nın yaşındaki çocuklar annelerine naz yapan çocuklar iken Eda bu kadar güler yüzlü masum bir bebekti.
Tahirle mert bizi izliyordu sonra konu futboldan açıldı tabi ikiside hemen dalıp gitti bu sırada garson siparişleri getirmişti.
Kahvaltımızı yapıp oradan çıkmıştık alınan karara göre lunaparka gidiyorduk. Yine çok eğlenceli bir yolculukla gelmiştik.
Tahir jeton alırken bizde neye binelim diye düşünüyorduk ki bu sırada pamuk şekerci görmüştüm oraya gidip çocuklara ve kendime pamuk şeker alıp Tahir in yanına döndük.
Tahirle ben yerken Eda ve Mert elleri ve yüzleri şire olmuştu lavaboya gidip ellerini yüzünü yıkayıp çıktık.
İlk dönme dolaba, sonra çarpışan arabaya, hızlı trene, gondola vb. binmiştik ve yorulmuştuk buradan çıkıp biraz yürüyüş yapıtık. Nir restoranta yemekleri mizi yedikten sonra sahile gidip dondurmalarımızı yemiştik. Eda nın uykusu gelmişti kucağıma alıp yürümeye devam ettik Mert çok yorulmuştu ama yavrumun gıkı çıkmıyordu kıyamam ben ya Tahir farketmiş olmalı ki o da Mert'i kucağına alıp devam ettik. Karşımızda birtane teyze ile amca geliyordu yanımızda durup konuşmaya başladılar.
Te: ayy maşallah size yavrum ne kadar da tatlı bir çiftsiniz siz öyle, çocuklarınızda pek tatlılar.
Amc: aynen yavrum çok yakışıyorsunuz inşallah hiç ayrılmasınız bsk bize 45 senedir evliyiz 4 tane çocuğumuz var. Sizede çocuklar çok yakışmış iyiki zamani gençleri gibi beklememişsiz hemen çocuk yapmışsınız. Bak bekliyorlar çocuk yapmıyorlar yada sürekli tartışıyorlar.
Te: maşallah yavrum hep mutlu olun hep gülün siz çocuklarınızla huzurlu yuvanız hiç bozulmaz inşallah.
N: amin :)
T: amin :)
Oradan uzaklaşıp arabaya bindik, ben çocuklarla birlikte arkaya binmiştik. Eda kucağımda Mert göğsümde uyuyordu. Tahir bizi bindirip alnımdan öpütü birbirimize öyle bakıyorduk ben gözlerimiz kaçırınca Tahir de öne geçip arabayı sürmeye başladı.
Yukarı çıkıp edayı bizim odanın karşısına yatırdım yanındakine de Tahir Merti yatırdı üzerlerini değişip kendi o odamıza geçtik ben hemen banyoya geçip duş aldım. Üzerime pijamalarımı giyip yatağa geçtim Tahir yataka başlığına yaslanmış oturuyordu.
N: niye uyumadın?
T: sen olmadan uyuyamadım.
N: ben yokken nasıl uyuyordun peki?
T: uyuyamıyorum ki gecem gündüzüm belli değildi hiçbirşey den zevk almıyordum. Yemek yemek, uyumak, gülmek hepsi anlamsızdı herşey seninle anlam kazandı hayatım değişti, yaşantım değişti bu yaşına kadar gülmemiş Tahir Kaleli seninle ilk defa güldü o yüzden sen benim en kıymetlimsin.
N: yaşama sevincimi tekrar kazandırdı bana tekrar seninle güldüm ben annemden sonra en kıymetlim oldun benim. Birbirimize sımsıkı sarıldık herzaman ki gibi saçlarımı öpüyordu ki kapı çaldı
N: gel
E: ş şey biz sizinle uyuyabilir miyiz?
M: bu gece güvenli aile kokusuyla uyuyabiliriz miyiz?
N: tabiki bitanem sormanız hata gelin hadi.
Tahirle ayrılıp çocukları ortamına aldık eda yine bdnim tarafıma gelmişti. Edanın saçlarıyla oynuyordum Mert elimi tutarak uyumuştu Eda da uyumuştu Tahir üçümüzüde sarıp sarmalamıştı huzurlu bir şekilde uykuya dalmışım.
Sabah 7.40 uyanmıştım. Yataktan kalkıp üzerlerini örttüm Eda ve Merti öptüm, Tahiri de öpüp aşağı indim.
Hemen kahvaltı hazırlamaya başladım.
Patates, yumurta, menemen, kuymak, börek, sucuk, sosi yaptım kahvaltılıkları da masaya koydum çayın altını da kapattıktan sonra yukarı uyandırmaya çıktım. Ama bunlar çok masum uyuyorlar ya ben kıyamam ki bunlara, ama uyanmaları lazım.
N: Mert, Eda Tahir hadi kalkın artık sabah oldu
M: hım
N: kalk hadi bitanem kahvaltı hazır.
M: tamam
Merti kaldırdım öptüm ve lavaboya gitti Edayı da aynı şekilde kaldırdım sırada bunca sese uyanmayan koca bebek var.
N: Tahir, Tahir
T: hım.
N: kalk artık
T:
N: hadi bak kahvaltı hazır çocuklar da kalktı  hadi artık uyan.
T:
N: iyi bende kendi evime giderim.
T: nE nereye gidiyorsun ya!?
N: sonunda uyandın hadi kahvaltı hazır aşağıdayım ben.
T: Nefes gitmicaksin demi!? Hey Nefes kime diyorum ben?
Aşağı inip çocukların yanına geçtim portakal sularını koyup tabaklarını hazırladım o sırada Tahir mutfağa girdi çocukları ve beni öpüp yerine geçti,bende oturup kahvaltıya başladık.
.
Şuan bahçede birbirimizi ıslatıyorduk heryerimiz ıslanmıştı. Artık biyirmemiz gerekti çünkü çocuklar hasta olabilirdi.
N: Eveeeet artık yeterli çünkü hasta olabilir isiniz.
E/M: yaaa biraz daha lütfen
N: olmaz çocuklar hasta olursanız çok üzülürüm ben.
T: maalesef haklı yoksa bende devam etme taraftarıyım ama hasta olursanız biz suçluluk duyarız.
M/E: tamam.
Üzerletimizi değiştirdik bahçeye geçtik kek ve meyve suyu çıkardım.
T: ellerine sağlık ömrüm.
E: eline sağlık nefes abla
M: eline sağlık nefes abla.
N: afiyet olsun ballarım benim.
.
İçim burktu çocukları bırakmıştık. Çok alışmıştım onlara ama söz vermiştik tekrar geliceğimize.
O sırada Tahir in telefonu çaldı.
T: efendim
..
T: tamam geliyoruz.
..
T: tamam.
N: nereye gidiyoruz.
T: yengem çağrıyor yemeğe gelin diyor. Sana sormadım gidelim mi? Eğer istemezsen  gitmeyiz ben birşeyler söylerim.
N: ayıp Tahir kadın çağırmış tabiki de gidelim.
.
Gelmiştik bahçede kahve içiyorduk... Ki Tahir in telefonu çaldı teleşlı bir şekilde içeri girdi önemlidir diye düşündüm.... Tam on beş dakikadır yoktu.
N: ben Tahire bakim.
A: aynen kuzum baksana daha gelmedi.
İçeri geçtim sinirli bir şekilde konuşmaya devam ediyordu, beni farketmemişti. Duyduğum cümle ile dona kalmıştım.

T: onu öldüremiceksin o benim karım!

******************************************
Tahir in yaşını 29 yaptım ilieriki bölümlerde lazım olucak çünkü.
**********************
Acaba Tahir ne saklıyor?

Kim, kimi öldürmek istiyor?

Tahiri kim aradı?




Siyahın BeyazıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin