Mekandan çıktığımızdan beri Tahir gergin ve sinirliydi.
N: Tahir
T: efendim
N: seni bir yere götürücem
T: ne
N: diyorum ki seni biryere götürücem tüm sinirin gidicek.
T: ben sinirli değilim
N: sinirlisin
T: değilim.
N: öyle olsun ama yinede gidicez
T : nereye
N: söylemem gidince görürsün.
Arabaya bindik yolu tarif ediyordum. Ve gelmiştik.
Eveeeet yetimhaneye gelmiştik çünkü onlar masum halleriyle sinirleri alıyorlardı.
T: ?
N: işte geldik. Beğendin mi?
T: burası yetimhane
N: evet, şuan onların saf sevgileri seni sakinleştiricek.
T: girelim o zaman.
İçeri el ele girip müdürün odasını bulduk, çocuklarla görüşmek için izin istedik ama izini almak biraz zor olsada başarmıştık. Hayır ne vardı sadece çocuklarla görüşüp zaman geçirecektir.
N: ne gıcık kadın ya sedece biraz vakit geçirecez.
T: haklısın ama izin aldık o yüzden boşver.
N: haklısın. Bak şurda oyun oynuyorlar hadi gidelim.
Yanlarına ilerledik çok tatlılardı 4, 5 yaşlarında okadar masumlardı ki.
N: bizde oynaya bilirmiyiz
M: hayır!
N: neden peki
M: çünkü siz kötüsünüz
N: biz kötü değiliz ki. Sizle oynamak arkadaş olmak istiyoruz demi Tahir.
T: evet sizlerle arkadaş olmak istiyoruz.
M: biz istemiyoruz ama.
E: Mert sen istemiyorsun ama biz istiyoruz baksana ablayla abi bizle oynamak istiyor onlar iyi.
M: hayır değiller onlarda kötüler büyükler hep kötü olur!
E: hayır olmazlar!
M: olurlar bak annelerimiz bizi bıraktı, müdür bize kötü davrandı çünkü onlar büyük kötüler.
N: çocuklar lütfen sakin olun. Hem mert her büyük kötü değildir ki. Biz kötü olsaydık sizinle oynamak, arkadaş olmak istemezdik demi.
M: tamam kötü değilsiniz ama bizle arkadaş olamazsınız ki.
T: neden miş o
M: çünkü bizden büyüksünüz. Bu abla belki olur ama sen olamazsın çünkü çok uzunsun aynı zürafalar gibi.
N: haaaa haaaaa.
T: nefeeees
N: nee haklı çocuk deve gibisin haaa.
T: öyle olsun.
N: yaa hemende trip atarmış benim aşkım yaaa yerim ben seni ama.
T: kızım sen böyle yapınca sinirlenemem ki ben.
N: sinirlenme zaten. Hep böyle tatlı, masum, güler yüzlü ol.
T: sen yanımdayken hep masum ve güler yüzlü oluyorum zaten ben, sen yeterki yanımda ol.
N: hep yanındayım.
T: hep yanındayım.
E: aayyy çok romantikler.
M: neresi romantik be saçma saçma.
E: sen ne anlarsın be odun.
M: ben mi odunum.
E: başka odun var mı burda bak abi ne kadar romantik yani odun olan sensin.
T: vay anasını çocukluktan odun damgası yiyoruz bee.
N: odunum benim.
T: ben demi odunum.
N: eveeeet benim odunum.
T: ula Nefes.
N: hadi artık oyun vakti.
M: ne oynicaz
E: ebelemece oynayalım.
T: olur bana uyar.
N: banada uyar. O zamaaan Mert ebe.
Deyip kaçmaya başladık.
Sıra sıra ebe olmuştuk en son ben olmuştum ve benim ebeliği 15 dakika sürdü çünkü hiç birini yakalayamadım. Hadi anladım Tahir in bacakları uzun ama bunlar mübarek tazı gibiler, allahtan vicdana geldiler de oyun bitti. Hepimiz yere oturduk.
N: öldüm ben
M: çok yavaş koşuyorsun ya sen. Uyuşuksun.
E: aynen.
N: ben mi uyuşuğum bikere siz kısaydınız yakalayamadım ondan.
M: Tahir abiyi de yakalayamadın.
N: o da çok uzun hızlı koşuyor ondan yakalayamadım.
M: Bahaneler, Bahaneler.
N: ya Tahir
T: tamam gençler üzmeyelim demi.
N: Tahir!
T: tamam tamam.
Böyle böyle vakit geçirmiştik ki hava karardı.
N: evet gençler biz artık gidelim sizde uyuyun tamam mı geç oldu uykusuz kalmayın.
E: gidecek misiniz.
N: evet bitanem ama yarın birdaha geliriz demi Tahir?
T: evet bundan sonra hep gelicez ama şuan çok geç oldu sizin uyumanın lazım.
M: ama gelin tamam mı yarın unutmayın.
N: asla unutmayız ki sizi yarın burdayız söz veriyorum gelicez.
E: tamam o zaman.
T: hadi o zaman biz gidelim.
Çıkışa doğru Mert in seslenmesiyle ona döndük. Bize doğru koşuyorlardı.
M: Nefes abla!
N: Mert
Eğildim biranda sarıldı ardından eda sarıldı. Resmen huzur du, çok masum ve tatlılar dı.
Benden sonra Tahire sarıldılar.
E: gelin tamam mı
N: gelicez söz.
İkisinede tekrar sarılıp öptüm. Onlardan hiç ayrılmak istemiyordum.
Oradan ayrılıp arabaya bindik ama çok üzülmüştüm. Onları bırakmak beni üzmüştü o kadar masum iki kardeşi handi anne, baba bırakır ki bu nasıl bir vicdan. Onlar o kadar masum ken bu kötülüğü kim yapabilir.
T: Nefesim
N: efendim
T: üzülme
N: onları böyle bırakmak bilmiyorum ya.
T: ama yarın gidecez.
N: acaba uyudular mı.
T: uyumuşlardır bitanem.
Heyecanla Tahire döndüm.
N: Tahir yarın sabah erkenden gitsek biz uyandırsak olmaz mı.
T: olur nefesim neden olmasın.
N: şey bitanem ben birşey daha isteye bilirmiyim.
T: iste bitanem.
N: yarın müdürden izin alsak birlikte dışarı çıksak güzel olmaz mı çocuklara farklılık olur mutlu olurlar.
T: meleğim çok güzel düşünmüşsün ama izin alabilir miyiz bilmiyorum.
N: hıım
N: izin verirler bence neden vermesinler ki. Gerekli şeyleri yaparız yeterli onlar mutlu olsun.
T: tamam nefesim ben halledicem.
N: yiiaaaa sen bitanesin iyikim benim.
Deyip hızla sarıldım.
T: kızım dur öldürecen bizi.
N: özür dilerim. Hem napim sarılmayim mi uzak mı kalim Allah allah.
Göğsüne çekip saçlarımdan öptü işte bir diğer huzurum buydu.
T: asla uzak durma benden hep sarıl bende böyle huzuru öpüp, koklayim, sarılim huzurumu hissedim.
N: sen istemesen de ben hep burda olucam kendine bu kadar bağlamışken bırakmam seni.
T: istememek? Kızım ben ölsem de kalbim senle atmaya devam eder.
N: sen ölürsen bende ölürüm çünkü kalbim ölürse nasıl benim kalbim atar ki.
N: hem neyse ya ölüm mölüm yok biz mutluyuz demi şuan ne ölümü.
T: evet nefesim.
.
.
Eve gelmiştik Tahir arabayı park ediyordu bende kapıyı açıp içeri girdim. Hemen odaya çıkıp çantamı masanın üzerine bıraktım. Pijamalarımı alıp banyoya girdim ki Tahir odaya geldi.
T: bitanem banyoda mısın?
N: evet aşkım ılık bir duş alim sonra kahve içeriz dedim.
T: tamam aşkım ben kahveleri yapıyorum.
N: tamam aşkım.
Bir dakika ya ben hangi kahveden içiceğimi söylemedim ki. Aman Nefes bir kerede farklı iç ne var sanki.
Hızla duşumu alıp üzerimi giyindim, saçlarımı havluya sarıp aşağı indim.
Tahir balkondaydı anlaşılan kahveleri yapmıştı.
N: ooo Tahir bey hızlı çıktınız.
T: ne sandınız nefes hanım.
Tebessüm edip yanına oturdum. Bir dakika bu Türk kahvesiydi belki kendisine yaptı.
T: senin.
N: efendim.
T: kahve senin.
N: nasıl?
T: sade Türk kahvesi uyumadan önce mutlaka içersin. Gün içinde tarsusi, yatmadan önce ise fincanda içiyorsun.
N: sen nasıl bunları biliyorsun!?
T: senin hakkında herşeyi biliyorum demiştim Nefes hanım.
N: beni bukadar iyi tanıman beni korkutuyor.
T: kormanı gerektirecek bişey yok Nefesim.
Beni göğsüne yaslayıp, havluyu saçlarımdan çekip saçlarımla oynamaya başladı kahvemi içmiştim ve Tahir in saçlarımla oynaması ve kokusu mayıştırmıştı gittikçe gözlerim kapanıyor du son hissettiğim Tahir in saçlarımı öpmesiydi.
.
Sabah odada Tahir in göğsünde uyanmıştım.
Saat 06.00 dı evet çok erken ama bilerek alarm kurmuştum çünkü çocukları biz uyandıralım istiyordum. Hemen kalkmaya çalıştım ama kalkamadım çünkü Tahir koala gibi sarılmıştı, uyandırmadan alttan çıkmaya çalıştım allahım bu adam neden bukadar sıkı sarılır ki offfff aah evet sonunda çıkmıştım. Hemen aşağı inip kahvaltı hazırlamaya başladım.... Evet kahvaltı hazır sıra hazırlanmakta, yıkar çıkıp üzerime giyeceklerimi hazırladım. Sıra Tahir in giyeceklerini hazırlamakta... Onlarında hazırlayıp kendim hazırlandım.N: Tahir
T: hım.
N: hadi kalk çocuklar bizi bekliyor.
T: tamam.
N: hadi ama.
T: günaydın meleğim.
N: günaydın aşkım hadi kalk. Kahvaltı hazır, ben hazırım seninde kıyafetlerini hazırladım sen duşunu al bende yatağı toplayın çıkalım.
T: tamam bitanem de saat kaç.
N: 06.30
T: şaka demi.
N: yooo neden şaka yapim ki.
T: aşkım bu saatte çocuklar uyuyor farkında mısın.
N: amaç o zaten onlar uyurken gitmek.
T: pe nefesim peki.
Arkasından sadece tebessüm ettim bitanem benim ya.
Hemen yatağı toplayıp Tahiri bekledim o da 5 dakikaya çıkmıştı. Kahvaltımızı yapıp yetimhaneye gittik güvenlikten izin alıp içeri girdik. Çocukların odasını bulduk e kadar da masum uyuyorlardı.
N: çocuklar
E-m:
N: Eda, Mert hadi kalkın sabah oldu.
M: offfff
N:)
N: oflanmaz hadi bakim.
Yavaş yacaş gözlerini açtılar bizi görünce şok oldular. Hemen sarıldılar ne kadar da masumlar dı, nasıl mutlu olmuşlardı işte bunlardı mutluluk, bunların ki mutluluk.
E: geldiniz.
T: söz verdik.
M: ben gelmezsiniz sanmıştım.
N: ama geldik hemde sizlere hediye aldık.
E: gerçekten mi
N: gerçekten alın bakalım ama şimdi giyin tamam mı?
M: tamam.
Onlar üzerini giyinmeye gittiklerinde Tahire dönüp sımsıkı sarıldım.
N: çok teşekkür ederim.
T: ne için Nefesim?
N: herşey için benimle olduğun için, çocuklar için.
T: Nefesim ben hep seninle olucam çocuklar için asıl ben teşekkür ederim beni onlarla sen tanıştırdın unuttun mu.
N: olsun ama sen olmasaydın belki tanışmadık.
T: ama varım, varız anlaştık mı.
N: anlaştık.
O an çocuklar geldi çok tatlı olmuşlardıM: biz çok teşekkür ederiz.
T: teşekküre gerek yok küçük bey hem asıl biz teşekkür ederiz bizi arkadaşınız olarak kabul ettiğiniz için.
E: Nefes abla, Tahir abi çok teşşekür ederim.
N: bitanem teşşekür gerek yok demişti Tahir abin demi ama.
E: peki. Şey Nefes abla.
N: efendim bitanem
E: saçlarımı yapar mısın.
N: tabiki yaparım bitanem sen yeter ki iste.
Edanın saçlarını tarayıp ördükten sonra Tahir gilin yanına geçtik ki arkadaşlar bnilek güreşi yapıyor. Ah benim çocuk kalpli sevgilim.
N: ooo gençler kim yeniyor.
T: ben tabiki.
M: tabiki ben. Eee siz kimi tutuyorsunuz.
E: ben Tahir abiyi.
N: ee bende merti tutuyorum tabiki .
Zaman geçiyordu sıra müdürden izin almaya gelmiştik ve oyunu 3,0 mert yendi. Çocuklar dışarıda bizi bekliyorlardı bizde müdürden izin alıcaktık.
T: merhaba Sezgin hanım biz izin almak için gelmiştik.
S: ne izini.
N: biz Eda ve Merti bu gün dışarı çıkarmak için izin alıcaktık ta. İzin verirseniz çok seviniriz hem çocuklar mutlu olmuş olur lütfen izin verin.
S: .......
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Siyahın Beyazı
ChickLitO benim meleğim. Siyahın içindeki saf beyaz sevdam. O benim SİYAHIMIN BEYAZI