Geldi ve geçti yine zaman ona hasret ,onsuz sabrederek ,onu özleyerek ,ona olan sevgimi her zerremde tek tek hissederek,onu her gün biraz daha fazla severek .
Onuncu sınıfa başladık o yıl görmüyordum onu serviste falan artık çünkü o zaman ayda bir eve gidebiliyorduk. Onu canlı olarak görmüyordum ama fotoğraflarına bakmadığım gün yoktu her gün profiline girip bakıyordum . Bilmiyordum ama onun tüm bu yaşadıklarımdan haberi var mı yok mu. Bir gün Reyhan diye bir arkadaşıma bahsettim ondan . Bir cuma gecesiydi saat 23.30 falandı ertesi gün kurs olduğundan diğerleri uyumuştu.Sesizce anlattım ona sevgimi.Sonra bana dedi ki "o kadar güzel anlattım ki merak ettim gerçekten bu kadar büyük bir sevgiyi hak ediyor mu " .
-" Onun kendisi değil sadece gözleri bile benim sevgiden kat be kat daha fazlasını hak ediyor aslında da kalbimden bu kadar geliyor dedim."
"Fotoğrafı varsa gösterir misin "dedi .Yoktu fotoğrafı instagramdan göstereyim bari dedim .Profiline girdim bir de ne göreyim özgeçmiş kısmında bir tarih var o günün tarihi yanındaki kalp de cabası . Akşam baktığımda yoktu ama böyle bir tarih ,ne tarihi olduğunu açıklamaya gerek yok sanırım . Reyhan bu muydu ne zamandır anlattığın dedi ses tonundaki küçümseyici bir ifadeyle . Takmadım ama ,uykum geldiğini söyledim o da odasına gitti.Yalan söylemiştim aslında olan uykum da kaçmıştı. Çok canım yanıyordu bizimkiler de uymuştu, uyandıramazdım onları ...
Biliyordum bir gün onun da sevgilisi olacaktı elbet ama henüz hazır değildim ,çok erkendi bir kere . Kalbimi verdiğim kalbini başkasına vermişti çok kötü hissediyorum . Benim kalbim paramparça iken onun kalbi bir başkası için atacaktı artık , kız kimdi bilmiyordum kim olduğunun önemi yoktu zaten başkasıydı . Canımın başkasına canım diyecek olmasını hazmedemiyor, gerçekten birbirlerini sevdiklerini düşünmüyordum ,sadece bir hevesti bence onlar için ,gelip geçerdi . Belki de kendimi bu şekilde teselli ediyordum bilmiyorum.O sıra aklımın çok da başımda olduğunu söyleyemeyebilirim . Ama ne olursa olsun katlanılmaz bir şeydi .
Suçlu hissetiğimde oluyordu milletin ayrılmasını istiyor gibiydim lakin millet de değildi ki ...
O gece nasıl geçecekti sabah gerçekten olacak mıydı bilmiyordum. Bir yandan ağlıyor bir yandan kendimi teselli etmeye çalışıyordum.Telefonumu aldım elime tesadüfen bir şarkı ile karşılaştım ,daha önceden bilmediğim bir şarkıydı , sanki duygularımı tercüme etmeye çalışıyor gibiydi;
"Yarınlar yok gibi
Güneş hiç doğmayacak
O gitti ah gitti
Bir daha hiç dönmeyecek
Ah yandım ben allahım
Buna can dayanmaz
Al onu ver bana geri
Bir daha hiç vermeyeyim" Tam anlamıyla bu şekilde hissediyordum bir kez bana gelse onu hiç bırakmazdım.Fakat o başkasına gitmişti ve ben de ona gidemezdim.Sarkıyı indirdim ,kulaklığımı takıp yatağa uzandım.Şarkı tekrarlama modundaydı sürekli olarak çalıyordu,şarkı çalarken Duygun'la olan anılarım bir film şeridini andırırcasına gözümün önünden geçiyor geçerken izleri olarak göz yaşlarımı bırakıp gidiyorlardı.Bu şekilde daha ne kadar ağladım bilmiyorum sonunda bitkin düşüp uyuya kalmışım. Uyandığımda halsizdim diğerleri daha uyanmamıştı. Pencereden baktım güneş doğuyordu ,gün doğumunu izledim baktım her şeye rağmen güneş doğuyordu.Bir karar verdim ve ben artık Duygun'dan vazgeçtim ,hala deli gibi seviyordum ama vazgeçtim artık ona karşı bir beklentim yoktu. Onun bir gün beni sevmesi gibi ,onun beni seviyor olması artık sadece bir hayaldi benim için gerçekleşmesini beklemediğim bir hayal...İyi okumalar❤️