0.7

1K 117 35
                                    

Okan Atıcı - Son Nefes

Elimde test kitabı ve kahvemle kütüphaneye doğru gidiyordum. Okul kapanana kadar kalacak ve ders çalışacaktım. Evde hep dikkatim dağılırdı. Hep yemek yerdim mesela. Burada o kadar para veremem. En azından odaklanabileyim.

Kütüphaneye varmak üzereyken Açelya önüme çıktı. Durdum ve tek kaşımı kaldırıp yüzüne baktım.

"Ne oldu?"

Omzunu silkti.

"Hiç. Sadece yeni arkadaş bulmuşsun diyorum. Pardon arkadaşlar. Kendini sağlama alıyorsun sanırım. Haklısın tabi."

"Senin kimsen yok mu? Selin nerede? Göremiyorum da. Aa! Yoksa arkadaşlığı bıraktı mı? Onun için yerinde bir karar olur."

Onu sinirlendirmemin verdiği zevkle kocaman gülümseyip tek kaşımı kaldırdım. Tek kaşımı kaldırmayı çok seviyordum ya.

İçinin ne kadar kötü olduğunu belli.edecek kadar siyah gözlerini devirdi. Bazen o gözlerini lens zannetmiyor değildim. Boyu da benden uzundu. Zaten herkes benden uzundu ki.

"Bak, bu sene kavga istemiyorum. Mümkünse konuşmayalım ama kavga yok. Bir daha müdüre gidip ailemden telefon cezası almak istemiyorum."

Neydi bu şimdi? Onun ateşkes yapmak isteyeceğini hiç düşünmezdim. Yeni bir oyun mu yoksa? Of Gece çok şüphecisin.

"Bu senin hareketlerine bağlı. Her şeyi sen başlatıyorsun sonuçta."

"Ben mi başlatıyorum? Sen hiç bir şey yapmıyorsun yani öyle mi?"

Sesi yükselmeye başlamıştı bile. O an anlamıştım. Biz asla kavga etmeden duramazdık. Sınıfta 11'in ilk dönemini başka şehirde okuduğunu söylemişti. Yani onu görmediğim için okulda kavga etmiyorduk. Tam cevap verecektim ki kolumdan biri tuttu. Denizdi.

"Sanırım yine o ünlü olacak kavganın arasına girdim. Ama Geceyi almam gerek."

Yapmacık olduğu belli olan bir şekilde gülümseyip kolumdan çekiştirmeye başladı. Koridordan dönünce kolumu bıraktı.

"Kavga ediyorsunuz gibi hissettim."

Merdivenlere oturup elimdekileri yanıma bıraktım. Denize baktım.

"Evet kavga gibi bir şeydi ama değildi de. Yani azıcık tartıştık."

"Müdüre gitmemen için yapmıştım. Kızdın mı?"

Sorduğu soruya şaşırarak kaşlarımı kaldırdım.

"Neden kızayım ki?"

Elini ensesine koyup kaşıdı.

"Yani kavga ederken birden alınınca diyeceklerin falan kalmıştır belki."

Düşündüm. Bir şey demeyecektim. Diyecek olsam bile her gördüğüm yerde diyebilirdim. Hem diyeceklerim olsa oradan kimse alamazdı beni. Yani kızmamıştım.

"Kızmadım. Diyecek bir şeyim olsa gitmezdim emin ol."

"Bence bu sene fazla kavga etmeyin. Sene bitiyor ve 11.sınıfta ceza yemek istemezsin."

"Artık fazla muhattap olmam zaten. Tabi o bir şey yapmadığı sürece."

"Nereye gidiyordun? Okul dağıldı bile."

Cevap vermeden önce bir şey sordum.

"Sen neden kaldın?"

"Müdür çağırmıştı şimdi gidiyordum ben de."

"Ben kütüphaneye gidecektim de hiç ders çalışma hevesim kalmadı. Eve gideceğim."

Güldü. O gülünce ben de güldüm.

"Bende de öyle oluyor biliyor musun? Hevesim gidiyor hemen."

"Kolay kolay da gelmez."

Beraber gülüşerek okuldan çıktık. Konuşa konuşa evlerimize gittik.

❄❄❄❄❄❄

R: Bugün Denizle gülüşürken gördüm sizi.

R: Çok güzel gülüyordun.

R: Yine.

R: Ama bir kere de bana gülsen keşke.

R: Sen bana hiç gülmedin.

R: Bir kere de bana güler misin?

R kişisi  | texting ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin