Alis
Şirketten eve dönerken evet doğru duydunuz artık dağ evinde kalmıyoruz üstün yalvarmalarım sonucu.
İşte canım kendim.
Evin önüne geldiğimizde daha doğrusu Selim abiyle geldiğimizde arabadan atlatıp koşarak kapının önüne geldim.
Kapının önündeki siyah zarf gözüme çarptığında çaktırmadan elime alıp kapıyı çaldım.
Kapıyı Rana abla açınca selam verip odama doğru koşmaya başladım.
Kendimi hemen yatağıma attım. Dağ evindeki yatağımda yumuşacıktı ama.. aması yok.
Bir süre daha uzanıp yerimden kalktım ve kendime şortlu bir pijama takımı seçtim. Hava yine soğuktu fakat şehirde olduğumuz için dağ evinin oralardaki kadar kar yoktu maalesef.
Rana abla odama gelip aç olduğumu sorduğunda hayır dedim ve bir süre sosyal medya hesabıma baktım.
Aniden aklıma bulduğum zarf gelince dolabıma gidip montumun cebinden zarfı çıkardım.
Acaba açsa mıydım?
Neyse canım diyip zarfı açmaya başladım ve yazılanları kısık bir sesle okumaya başladım.
**
16.04.2005
Hava yağmurlu, kaçmam gerek!
Geliyorlar, yakalayacaklar.. hissediyorum.
"Üzgünüm oğlum seni bırakmam gerek!"
**
Yazılanlara bir anlam veremesem de yarın bu konuyu abimlere söylemeye karar verdim.
Nasıl olsa abilerimin fazlaca düşmanı vardı ve bu bir tuzak olabilirdi.
Zarfı masamın köşesine koyup geri yatağıma uzandım ve uyumaya başladım.
**
Sabah uyandığımda ilk olarak saate bakıp kafamı geri yastığa koydum.
05.24
Dün erken yattığım için haliyle erken kalkmıştım.
Rana ablaya gelmemeleri hakkında kısa bir mesaj atıp odamdaki banyoma ilerledim ve elimi yüzümü yıkayıp işlerimi hallettim.
Canım maske yapmak istiyordu o yüzden göz altlarıma Florence By Mills* in göz altı maskesini yapıp aşağı indim.
Mutfağa girip kendime kocaman bardakta su doldurdum ve içtim.
Bir iki esneme hareketi de yapıp iş başına geçtim.
Öncelikle patatesli- kaşarlı omlet yapıp kahvaltılıkları yerleştirdim ve ekmek kızarttım.
Savaşa abimin kahvesini yapıp diğer abilerimle kendime vişne suyu koydum.
Tabakları ve çatalları da masaya yerleştirip şaheserime baktım. Maşallah pek bi hamaratım.
"Aynen bebeğim çok hamaratsın" Savaş abim arkamdan gelip kollarını belime sarmıştı.
Gülümseyip kafamı geriye artım ve abime baktım. "Huyum kurusun ki sesli düşünüyorum"
"Bebeğim omlet ve kızartılmış ekmek mi hamaratlık?" Diyince arkamı döndüm ve elimi belime koydum "Yeme o zaman aç kal!" Dedim ve kahve fincanını elime aldığım gibi lavaboya döktüm.
Abim beni belimden yakalayıp kucağına aldı. "Bebeğim şaka yapmıştım" dedi ve boynumu öptü. İstemsizce kıkırdadığımda gülümseyip saçlarımı sertçe öpüp beni yere bıraktı.
"Şimdi kendime kahve yapmam gerekecek tüh!" Diyip kahve makinasının başına geçince gülüp mutfaktan çıktım ve diğer abilerimi uyandırmaya gittim.
**
Abilerimle gülüşerek kahvaltımızı yaparken aklıma birden zarfın gelmesiyle lokmamı yutup konuşmaya başladım.
"Şey ben dün kapının önünde siyah bir zarf bulmuştum"
Abilerim kaşlarını çatıp "Ne zarfı" dediler aynı anda.
"Durun bekleyin getireyim" dedim ve odama çıkıp zarfı aldım ve geri mutfağa gittim.
Zarfı Savaş abimin önüne koyup yanında beklemeye başladım.
Abim çatmış olduğu kaşlarıyla notu eline alıp diğer abilerimde duysun diye sesli bir şekilde okumaya başladı.
Okumayı bitirince bana bakıp "Bebeğim, başka bir şeyler daha var mı?" Dedi.
"Hayır abicim.." diye devam edecekken zarfın içinden bir fotoğraf düşmüştü.
Gözlerim şaşkınlıkla kocaman olurken dün nasıl bunu farketmediğimi düşünüyordum.
Savaş abim yere düşen fotoğrafı alıp kendisine çevirdiğinde gözleri şaşkınlıktan kocaman olmuştu.
Bize bakıp "Bu dün az kalsın arabamla çarpacağım çocuktu"
**
Abilerimle salonda oturmuş kara kara düşünüyorduk.
Bu çocuğun bizimle ne ilgisi olabilirdi ki?
Enis abim "Aklıma bir ihtimal geliyor ama.." dedi ve gözlerini tek tek abilerimin üzerinde gezdirdi ve benim üzerimde durdu.
Savaş abim sıkıntılı bir nefes alıp bana baktı. "Sanırım her şeyi açıklamamız gerek" dedi üzgünce
İyi de neyi?
##
ABOOOOVVV
BOMBA BOMBA!!
Bölüm nasıldı??
Yazım hatalarım varsa insanlık halidir cnm
Oy ve yorumlarınızı bekliyorumkee🥺💞
bb.❤️
