Ppg × Rrb / Kahramanların Şarkısı

9

"Yüzünde maske yokken eve yürümek istediğine emin misin, dostum?"

Blossom bu soruyla kafasını sağa sola sallayıp kendine gelmeyi denedi. Altı üstü bir kahve için fazla sinirlenmişti ona göre. "Doğru söylüyorsun, Buttercup. Uçarak gitmek daha mantıklı" diyerek göz açıp kapatana kadar ortadan kayboldu.

"Kıyamet kopacak, Bubbs" diyen Buttercup'la sevmekte olduğu kara kediyi bırakıp kardeşinin yanına uçtu Bubbles. "Neden kıyamet kopsun ki, Buttercup?"

"Bayan çokbilmiş bana hak verdi çünkü Bubbs" diye açıklama yapan Buttercup'la Bubbles "belki de morali bozuktur ve kendini iyi hissetmiyordur" dediğinde "olabilir" diyerek geçiştirdi Buttercup. Hâlâ kızıl kardeşinin tavrını düşünüyordu. Tam gidecekleri sırada Bubbles, Rowdyruff Boys'u fark etti. "Hey, Buttercup! O çocuklar burada!"

Buttercup kardeşinin söylediği ile tüm ilgisini erkeklere yönlendirip onlara yaklaştı. Üçünü de baştan aşağı süzdükten sonra "hâlâ kötü taraftasınız, değil mi?" diye sordu.

Brick tam ağzını açmıştı ki Boomer anlık bir patlama yaparak "kötü tarafta değiliz!" diye bağırdı. Bubbles tatlı bulup kıkırdarken Buttercup göz devirip "bağırmana gerek yoktu, kulağımı hissetmiyorum" diyerek yere iniş yaptı.

"Bu da hep benim başıma geliyor, yani kulağıma" diyerek histerik bir şekilde güldü Buttercup. "Kulağımın ırzına geçmeyi bırakın" diyerek önce Bubbles'a sonra Boomer'a baktı. "Hadi, Bubbs. Eve geri dönüyoruz" diyerek kardeşinin gelip gelmediğine bakmadan uçtu Buttercup.

Bubbles kardeşinin arkasından bakmayı bırakıp gözlerini çocuklara çevirdi ve "iyi tarafa geçmenize sevindim, beyler. Doğru yolu bulmuşsunuz" deyip kıkırdayarak orayı terk etti.

Eve vardıklarında odasına çekildi Buttercup. Bubbles mutfağa girdiğinde gördüğü sahneyle gülmemek için dudaklarını birbirine bastırıp Buttercup'a seslendi.

Ne mi görmüştü? Önünde yarısı kahve dolu bir bardak olan Blossom'un uyuya kaldığını. Kahve içip uyuya kalmak mı? Bu gerçekten komik gelmişti Bubbles'a.

Merdivenleri inen Buttercup "ne oldu, Bubbs?" diye sorduğunda Bubbles parmağını kendi dudağının üzerine 'sus' anlamında getirip kolundan tutup mutfağın kapısının önüne bıraktı kardeşini.

Buttercup gördüğü sahneyle elini cebine atıp telefonunu çıkardı ve bir sürü fotoğraf çekmeye başladı. "Dünya da bir ilk başarıp kahve içip uyuya kaldı sanırım" diyerek güldü Bubbles.

"Uyandığı zaman bir daha kahve içmeyeceğini söyleyecek, var mısın iddiaya?" diyerek serçe parmağını sarışın kardeşine uzattı Buttercup. "Aynı fikirdeyiz ama" diyerek iddiaya girmeyi reddetti Bubbles.

Blossom kızların seslerine kıpırdanıp gözlerini açtı. Esneyerek etrafa bakınıp "uyuya mı kalmışım?" diye doğrulamak için kardeşlerinin üzerinde gözlerini çevirip durdu. "Evet, hem de kahve içtiğin hâlde" diyerek olası bir kahkahayı engellemek için ellerini ağzına bastırdı Buttercup.

Blossom "off kahve içmeyi bırakmam gerek" diye söylendiği sırada Buttercup ve Bubbles aynı anda birbirlerine bakıp göz kırptılar. "Saat kaç?" bu soruyla elindeki telefona indirdi bakışlarını Buttercup. "3:40" diye kısaca yanıtladığında "programa yetişmemiz gerekiyor o zaman, gidip hazırlanalım" diyerek odasına yürüdü Blossom.

Blossom elini yüzünü yıkadıktan sonra aynada kendisine baktı. Tükenmişlik sendromu bu olsa gerekti. Saçları dağılmış, dudakları şişmiş ve yanakları al al olmuştu. Tarağına uzanıp işe saçlarından başladı. Saçını tarayarak düzgün durmasını sağladıktan sonra açık bırakmaya karar verdi.