13

722 50 51
                                    

Filmi izlerlerken Butch arada Boomer'a kaçamak bakışlar atarak 'seni öldüreceğim' mesajı veriyordu ve Brick kardeşlerinin arasındaki olumsuz enerjiyi hissetse de ne olduğunu anlamadan cipsi ağzına atıyordu.

<~★~★~★~>

Gözlerini şarkı sesi gelen telefonuyla açınca büyük bir küfür savurdu Buttercup. Bu insanların onunla alıp veremediği neydi? Neden bir türlü uyuyamıyordu ki?

'Bavulunu hazırla, Hawaii'ye tatile gidilecek~Bloss'
Başlıklı alarmı görünce kardeşine küfür etmemek için kendisini sıkmaya başladı. Yumruğunu penceresindeki cama geçirmek istemişti ama bir kaç sorun vardı.

Fazla güç kullanmıştı ve cam açıktı. Bu yüzden kendisini camdan aşağıya düşerken bulmuştu. Üzerine düştüğü gül çalılarına ve ellerine, dizlerine batan dikenlere de küfür savurdu. Önüne gelen saç tutamlarını üfleyerek önünden çekmeye çalışırken söylendi. "Lanet olsun ya, daha yeni uyandım ve başıma gelene bak."

Uçarak penceresinden içeri girip üzerini silkeledi. Banyoya girerek kendisini bir güzel süzüp bir küfür daha savurdu. "Küfür ede ede cehennemi garantiliyorum sanırım." diye söylendi yine kendince. Saçlarını eliyle iki yana doğru ayırıp düzeltti.

Kısa saçın avantajı, tarak kullanmaya çok da gerek olmamasıydı.

Elini yüzünü yıkadıktan hemen sonra dizlerine baktı. Dikenlerin her yere iğne yapılmış gibi noktalar bıraktığını ya da çizdiğini görünce göz devirdi. Bubbles'da bunu iyileştiren özel bir krem vardır, diye geçirdi içinden.

Daha sonra gözlerini kollarına çevirip pek bir şey olmadığını görmesiyle banyodan çıktı. Yemyeşil olan bavulu çekip açarak içine eline gelen tüm kıyafetleri yığdı. Kapanmayan bavulu çizgi filmlerdeki gibi üzerine oturarak kapatmayı denedi. Sonuç; tabi ki başarısız. "Blossom! Çabuk buraya gel, zeki kız!"

Gelmek mi? Blossom mışıl mışıl uyumakla meşguldü ve Buttercup'ın ona küfür üstüne küfür ettiğinden habersiz güzel bir uyku çekiyordu. Ama Buttercup'ın sesini duyan ve uyanan birisi vardı.

Bubbles uykulu haliyle yürürken arada ayakları birbirine çarpıyor, düşecek gibi oluyordu. Sağ elinde oyuncak ahtapotu Octi, üzerinde kırışan pijamaları ve birbirine girmiş saçlarıyla sonunda Buttercup'ın odasının önüne ulaşmayı başarmıştı. Sol elini kaldırıp iki kere kapıya vurdu.

"Buttercup, girebilir miyim?"

"Gir!" komutuyla kapıyı açıp içeri girdikten sonra kapatmadan kendisini duvara yasladı. "Neden bağırıyordun? Sesine uyandım." diyerek yumruk yaptığı sol eliyle gözlerini silmeye başladı. "Neden olacak? Bu lanet bavul kapanmıyor. Bence bana yardım etmelisin, Bubbs."

Bubbles yavaş adımlarla kardeşinin yanına ilerledikten sonra bavula baktı. Tahmin ettiği gibi, Buttercup kıyafetleri dürme zahmetine girmeden öylece atmıştı bavulun içine. Kıyafetlerin hepsini çıkarıp tek tek katlamaya başladı. Buttercup kardeşinin bu yaptığına göz devirmekle yetindi.

Kalkıp ona yardım mı etmesi gerekiyordu? Bubbles kendisi kaşınmıştı, yardım etmek bir yana oturup patlamış mısır yiyerek izlerdi kardeşini, Buttercup. Şuan da sadece elleri göğsünde duvara yaslanıp izliyor da olsa, diğerlerini yapabilecek kapasitesi olduğunu anlamak için sadece selam vermek yeterdi.

Bubbles sonunda her şeyi yerleştirip bavulu kapattı. "Bak, düzgünce katlayıp yerleştirince çok da zor olmuyor kapatması." diyerek kaçan uykusu sayesinde neşeli bir biçimde konuştu. Uykulu olunca ruhu onu terk etmiş gibi çıkıyordu sesi.

"Aynen aynen, katılıyorum." diyerek geçiştirdi kardeşini, Buttercup. Bubbles ona kaşları çatık bir biçimde bakarken umursamazca omuz silkti.

Ppg × Rrb / Kahramanların ŞarkısıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin