Stray Dog KyungSoo

8~

Heyy.. KyungSoo.. uyan güzelim.. yola çıkma vakti..

Uyanmazsan öpeceğim.. izin falan almam!

KyungSoo gözlerini aniden araladığında ellerini sıkıca tutan adamın yarı endişeli fakat gülümseyen yüzünü buldu.

"Bana KyungSoo mu dedin?"

"Yooo.. uyan, yola çıkacağız dedim, Monggu dedim, öğlen oldu dedim.."

KyungSoo'nun şüpheli bakışları sürünce "kâbus görüyordun herhalde, ellerin buz gibiydi ve titriyordu." dedi, tuttuğu elleri gösterdi. Jongin'in battaniye gibi büyük, sıcak ellerinde onlar da sıcacık olmuştu.

"Galiba kâbus görüyordum.. geceleri hiç ısınamıyorum."

"Ev soğuk mu geliyor sana? Yöneticiye söyleyeyim biraz daha yaksın mı? Ya da bir battaniye daha örteyim mi? Bütün gece sana sarsılmıştım oysa, ısıtamadım mı?"

KyungSoo endişeyle somurtan adama yaklaşıp alnıyla vurdu kafasına, Jongin'in yüzü buruşuverdi.

"Ev gayet sıcak, sen de battaniye gibisin mübarek. Dışarda soğuklarda çok kaldım. Ondan bu üşümelerim."

Jongin'in yüzü bin kat endişe ile kararmıştı bu defa da. KyungSoo ofladı.

"Evdeyim artık! Üşümüyorum!"

"Bir daha gitme!"

"Bu sıcak evi bırakıp nereye gitcem şu soğuklarda! Deli miyim ben, sürtük mü?"

Jongin onu göğsüne çekip sarıldı.
KyungSoo bu sarılışta bir mektup dolusu hasret okumuş gibi buruk buruk oldu yüreğinde.
Kollarını, uzattı ve diğerinin beline sardı. Ilık göğsünde sevinçle atan kalbini dinledi. Bu sıcak battaniye adamı bırakıp gitmek için gerçekten deli ya da sürtük olmak gerekti. KyungSoo olmazlarının içinde nasılsa delireceğini biliyordu.

~•~•~•~•~•~•~•~•~•~

İhtiyaç duydukları her şey arabadaydı. Jongin son kez kontrol ederken sevinçli görünüyordu.

KyungSoo yanındaki adamın yanağına düşmüş saçlarını avuçlamamak için ellerini ceplerinde tutuyordu.

"Yeter kontrol ettiğin Jonginaah! Yola çıkalım artık!"

"Kuçum sabırsızlanıyor mu okyanusu görmek için?"

"Sıkıldım artık.."

"O zamaaan arabayı çalıştırıyoruz, radyatörü de, kuçum üşümesin!"

"Radyoyu da açıyoruz!" dedi KyungSoo uzanıp teybi kurcalarken.

"Torpidoda bir kaset var.."

KyungSoo merakla açtı bölmeyi, "kırmızı olan.." dedi Jongin ve kırmızıyı aldı, üzerindeki listeyi okudu.

"Karışık İspanyolca şarkılar mı?"

"Evet, İspanyolca şarkılara tuhaf bir ilgin vardı. Eşlik etmeyi çok seviyordun."