10.Bölüm

1.9K 107 9
                                    

Sabah sinir bozukluğuyla kalktım. Neden mi? Çünkü bugün pazartesi. Aslında okulu çok seviyorum ama pazartesi günü sabah erken kalkmak tam bir işkence. Özellikle de akşam kızlar gecesi yaptıysanız.

Hayır yani hangi işsiz sabah erken kalkıp okula ya da işe gitmeyi buldu. Birinin bir gün canı sıkıldı ben yarın erken kalkıyım da işe gidiyim falan mı dedi acaba.

Bu kadar sızlanmak yeter. Her  zamanki rutin işlerimi halledip okula gittim. Sınıfa çıkıp sırama oturdum. Serkan çoktan gelmişti bile. Ben bu çocuğu anlayamıyorum. Çok garip biri. Herşey yerinde ve zamanında olsun istiyor. Dakik biri ve bu sinir bozucu. Her sabah okula erken geliyor.

Aynı robot gibi. Monoton bir hayat bence hiç çekilmez. İnsan bazen gelişigüzel yaşamalı ki hayatın anlamı kalsın. Gerçi ben bazen değil her gün hayatımı gelişigüzel yaşıyorum ama. Zmhsjssjns

Ben planlı olamıyorum. Hayatımı gelişigüzel  yaşamayı seviyorum. Aklıma ne eserse onu yapıyorum. Böyle yaşamak bence monoton bir hayattan daha iyi. Ben yine çok fazla konuştum.

Sınıfa hoca gelince ders de başladı.

___

Sonunda okul çıkışı. Ben bugün kütüphaneye gidicem. Kütüphaneye gidip birkaç kitap alıcam. Biraz da kitap okuycam. Kimse benimle gelmedi. Melo, Fifi ve Ceren. Ben de tek başıma gidicem.

Zaten kütüphane okulun içinde. Okulun kütüphanesi büyük ve güzel. Seviyorum orayı.

İlk önce karnımı doyurmam lazım. Okulun yakınlarında bir kafe var oraya gidip yemeğimi yedim.

Geri okula geldim. Kütüphaneye çıktım rafların arasında dolaşırken gözüme bir kitap çarptı. Kitabın arkasını okudum ve hoşuma gitti. 
Bu kitabı okumaya karar verince kendime yer aramaya başladım.

Kütüphanede Serkan'ı gördüm. Serkan Bolat.

Onun olduğu masaya baktım boştu. Yalnız oturuyor. O da kitap okuyordu.

Ben de Serkan'ın karşısına oturdum.
Başımı kaldırmadı bile.

"Selam." dedim.

"Selam" dedi başını kitabından kaldırmadan.

"Ne okuyorsun?" dedim.

Kitabını kaldırıp gösterdi. O konuşmadığı için ben de bişey demedim. Kitabımı okumaya başladım.

Hani şey olur ya böyle birinin size baktığını hissedersiniz. Bana da öyle oldu ama başımı kaldırıp baktığımda Serkan kitabına bakıyordu.
Sanki Serkan her  bana bakıyormuş gibi hissettiğimde başımı kaldırıp ona baktım ama asla kitabından başını kaldırmadı.

Kütüphanede tam 2 saattir kitap okuyorum. Kitabın neredeyse yarısına geldim. Kitabı kapattığım sırada Serkan da kitap okumayı bitirmişti. Ben masadan kalktım. Kütüphane görevlisine kitabı aldığımı söyleyip kütüphaneden çıktım.

Merdivenlerden aşağıya inerken yanımda Serkan belirdi.
Okulun bahçesine kadar bişey konuşmadan indik.

"Seni evine bırakmam ister misin?"

"Yok sağol ben giderim."

"Sen bilirsin o zaman."

Ne kadar uzun konuştuk ama(!)

Eve doğru yürümeye başladım...



Bölüm hakkındaki düşünceleriniz?

Kimsin Sen? | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin