Hava kırmızıya boyanmış gibiydi . Bulutlar ise üzerinde süs gibi duruyordu ama Elizabeth rahatlamak yerine daha çok endişeleniyordu. Zalim kocasının elinden kurtulmuştu . Hayat bir Azrail ' in eline teslim etmişti onu bütün derilerini soymuş kalbini sökmüştü elleriyle . Kalbi kayıptı artık sadece bebeğine karşı merhametli ve iyi olacaktı .
Nilfgoard krallığına gidiyordu ona yardım edeceklerini biliyordu . Çünkü kral merhamet sahibi biriydi . Tahta gemi kıyıya yaklaştığında pelerinin şapkasını daha çok çekip yüzünü iyice gizledi kimseye görünmek istemiyordu . Bu gemiye bine bilmek için hizmetçiden yardım almıştı hata parasını bile geri ödeyeceğine söz verdi Temeria dan ayrılırken .
Kıyıya yanaşan gemiden indiğinde elini karnına koyup güç aldı nefesini içine çekerken dua ediyordu . Yavaş adımlarla köylülerin aralarına karışıp yürümeye başladı . Herkes parlak pelerinine bakıyordu biliyordu ama umursamadı adımlarını hızlandırdı. Ne kadar yürüdüğünü kestiremese de havanın aydınlanması ona her şeyi açıklıyordu.
Elizabeth hafif çıkık karnına elini bastırmış gelecek olan tehlikelerden korumak ister gibi tetikteydi . Küçük ayaklarının tabanı artık ağrımaya başlamıştı . Açıkmış hatta susamıştı . Ama ne durmayı istiyor neden dinlenmek istiyordu . Etrafında ki köylülerin bakışları onu rahatsız ediyordu. Kalenin dev kapısını görünce sevinçten çığlık atmak istemişti ama daha fazla dikkat çekmek istemiyordu . Hiç hızını kaybetmeden kale kapısının önüne geldiğinde askerler mızraklarını çapraz yapıp durdurmuşlardı .
"Kimsiniz ?" Uzun ve zayıf olan asker ona doğru yaklaşıp sorduğu soruya karşı sadece . "Redaina." demekle yetindi askerler kuşku ile bakmıştı yüzüne onları inandırmak için pelerinin şapkasını geriye doğru çekmiş yüzünü göstermişti . Askerler geri adım atıp sağ ellerini yumruk yapmış kalplerine koyup geri çekilmişlerdi . Elizabeth gözlerinde ki değişimi sadece onlar fark edebilmişti . Açılan kale kapısından içeri girdiğinde . Kralın yanına kadar ona eşlik eden askerle yürümeye başlamıştı .
Gözlerini etrafta gezdirirken çeşitli motifler işlenmiş duvarlara takıldı gözleri . Vazolarda resimler işlenmiş altın suyuna batırılmış bir sürü eşya vardı . Başını kaldırıp tavana baktı . Aynı tarz işlemeler orada da vardı . Önden giden asker durduğunda oda durdu . Eli ile içeri gösterip . "Kral Menes sizi bekliyor ." Elizabeth kaşları çatıldı dudakları askere soru sormak için açıldığında o çoktan yanından ayrılıp ayrılmıştı .
Altından yapılmış dev kapı açıldığında derin nefes alıp içeri girdi . Büyük salonda gözlerini gezdirip başında ki pelerininin şapkasını arkaya doğru attı . "Hoş geldin Elizabeth !" gür sesi duyunca korkmadan edemedi . Bakışları karşısında tahta oturmuş adama kaydığında reverans yapmıştı . "Yaklaş bana doğru . " Elizabeth onun dediğini yapıp yaklaştı . O yaklaştıkça yanında ki kambur kadını fark etti . " Geleceğini öğrendim ." dedi Kimden öğrendiğini o zaman anlamıştı . Kral Menes eliyle kahine gitmesi için işaret vermişti . Kadın Kralın emrine uyup Elizabeth yanından geçerken ona doğru biraz eğilip . "Masumiyet , bebek ve ölüm kokuyorsun ." dediğinde elleri karnına sarıldı .
Yanından ayrıldığında rahat bir nefes verdi . "Her şeyi öğrendim aslında fakat senin ağzından da duymak isterim . "dediğinde . Başını salladı dudaklarını yalayıp kuruluğunu gidermeye çalıştı . "Her şeyi öğrendiyseniz sadece bana yardım edemez misiniz ?" Bakışları kralı bulduğunda korku ile karışık umut vardı gözlerin de . "Anlatamadığının farkındayım Elizabeth . O yüzden sana bir oda ayırtım hizmetçilerden biri senin emrinde bir şey olursa hiç çekinmeden ona söylemem yeterli ." Elizabeth önünde reverans yapıp . "Teşekkür ederim kralım ." demekle yetindi .
Yanına ne zaman geldiği bilmediği hizmetliyle taht odasından çıkmıştı . Hizmetçiyi takip ederken içinden dua ediyordu Tanrıya . İşlemeli bir kapıda durunca incelemekten alı koyamadı kendini . İçeri adım attığında geniş bir odayla karşılaştı . Sağında tüllerle süslenmiş geniş bir yatak vardı Kralın ve Kraliçenin odası gibiydi tek fark kendi kalıyor oluşuydu . Elizabeth ayaklarının acısına dayanamamış yumuşak görünen yatağa yaklaşıp oturmuştu . Hizmetli önünde eğilip ."Bana ihtiyacınız olursa seslenmeniz yeterli efendim . " dedi
Bakışları güzel kızda dolanmıştı . "Bana efendim deme . " Elini uzatıp doğrulmasını sağladı . "İsmin nedir ?" Genç kadın şaşırmıştı oysa bir prensesin kibirli olacağını hele ki Redaina dan gelmiş biriyse . "İsmim Diana efendim ." Elizabeth gülümsedi ." Memnun oldum Diana umarım iyi anlaşırız ." Gülümsemesi karşısında ki genç kıza da geçmişti . " Umarım efendim ." Elizabeth kaşlarını kaldırınca ." Elizabeth ." diye düzelti . "Şuan için tek ihtiyacım güzel bir uyku Diana ." Genç kız başı ile onu onaylayıp arkasını dönüp odadan dışarı çıktı .
Diana' nın gözlerinde ki saflığı görmüştü o yüzden ona arkadaş gibi davranmak istemişti . Geçmişte ki kendi gibiydi o genç kız . "Tanrı seni korusun Diana ." diye mırıldanıp üzerinde ki pelerini çıkartıp yatağa bıraktı . Yatak kirlenmesin diye sadece süs niyetine örtülen örtüyü üzerine çekip uzandı gözleri ağır ağır kapanırken . Tek dileği Thanatos ' un onu ebediyen bulamamasıydı .
🌙🌙🌙🌙🌙🌙🌙🌙🌙🌙🌙🌙🌙
Temeria (Kuzeydi bir krallık )
"Sana karım nerede dedim !"Üç gündür bulamadığı karısı yüzünden çıldırmış bir şekilde oradan oraya saldırıyordu Thanatos. Bu hali aynı bir hayvana benziyordu . "Efendim her yere baktık ama hiç bir iz bulamadık ." Büyük elini alnına dayayıp sakinleşmeye çalıştı . "Çık dışarı bir iz bulmadan gelme yoksa başını gövdenden ayırırım . " Sakince söyledikleri karşısında ki askeri korkutmuştu .
James arkadaşının çıldırışını oradan oraya saldırışını keyifle izliyordu . Elinde ki kupasını kaldırıp bir yudum aldı . "Bunu hak etmiştin dostum . " "Kes sesini James !" Köpek gibi hırıltılı sesi yankılanmıştı odada . "Sen o kıza işkence ederken sana yapmaman gerektiğini söyledim . " İçkisinden bir yudum daha aldı . "Yoksa aşık mı oldun Thanatos . "
Thanatos arkadaşına yakışıp önünde durdu elinde ki kadehini hızla alıp duvara fırlattı ." Bir daha söylesene piç kurusu . " Gülümsedi James ." Sana acıyorum ve umarım bulamazsın ." Oturduğu koltuktan kalkıp arkadaşının karşısına dikildi bedeni Thanatos un yanında biraz küçük kalsa bile ondan korkmuyordu . " Sana yardım etmeyeceğim . Senin de bir köpek gibi köşeye sıkışıp viyaklamanı izleyeceğim kardeşim ." James lafını bitirir bitirmez yanından yarıldığında.
Thanatos elini gelen her şeyi kırıp dökmüştü . Sakinleşemiyordu yine de ne yapması gerektiğini karar veremiyordu kafası o kadar karışmıştı ki lanet ediyordu Elizabeth ' e . İçki dolu sürahiyi alıp başına dikti . Sarhoş olursa belki sakinleşirdi . Geceye kadar kaç kadeh içtiğini bile hatırlamıyordu artık bedeni taşıyamayacağını anladığında koltuğa yığıldı kaldı . Burnuna dolan tarçın kokusu onu gülümsetti ." Demek geldin benim kaçak karım . " diye fısıldadığında gülümsüyordu . Elini uzatıp ." Elizabeth kucağıma gel ve beni sakinleştir ." dedi serap gördüğünden habersiz . Elini uzattı gelmesi için ama gelmiyor karısı hala ona bakıyordu mutsuz bir şekilde .
Ayaklanmak için dayanmaya çalıştı ama kolları o kadar güçsüzdü ki olduğu yere düştü . "Elizabeth gel buraya !" bağırışları dışarıda ki holden bile duyulacak kadar güçlüydü . İçeri giren askerlere bakıp . "Bana Elizabeth getirin çabuk ." dediğinde askerler işaret ettiği yere baktılar çok fazla içtiğini o zaman anlamışlardı ." Efendim orada prenses Elizabeth yok . " dediğinde hiddetle "Bana onu getireceksiniz yoksa kellenizle vedalaşın piç herifler ." Diye bağırdı .
Askerler selam verip dışarı çıkarken James içeri girmişti . Bu haline güldü . "Ne oldu aşkın mı depreşti Thanatos ." Arkadaşının yanına doğru yaklaştıkça içki kokusunu daha fazlalaşmıştı ." Daha üçüncü günden böyleysen bir ay sonra ki seni düşünemiyorum . Ama sana bir sır veriyim Thanatos onu bulamayacaksın çünkü senden çok uzakta aynı onun kalbinden uzakta olduğun gibi oda senden uzakta ."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAYIP KALP (Tamamlandı)
Historical FictionBir kehanet... Cellat kendi kanından olan bir bebeği kurban etmek istiyordu . Sırf bu yüzden küçük kadın uzaklara kaçmıştı karnında ki bebeği ile . Tek duası kocası onu bir daha bulmamasıydı. NOT :Hikaye de cinsellik ve küfür içerir. *Kitap kısa...