KAYIP KALP (Tamamlandı)

Bölüm 24

Nilfgoard krallığı (1 ay sonra )

Elizabeth hiç olmadığı kadar rahattı . Burada ona çok iyi bakılıyordu . Etrafında canını acıtacak Thanatos yoktu . Ona kimse zorla dokunmuyordu . Kimse onu odasına hapsetmiyordu . Dilediği gibi bahçeye çıkıyor taze otların arasından dolaşıyordu . 

Meyve ağaçlarından dilediği gibi yiyordu .  Günden güne daha çok büyüyen karnı ona acı verse de bebeğine o kadar alışmıştı  ki bazı şeyleri görmezden geliyordu .

Diana onunla sürekli ilgileniyor , peşinden dahi ayrılmıyordu . Bu ona Karen ' i hatırlatmıştı . şimdi ne yapıyordu bilmiyordu . Onu özlüyordu . Hemde çok özlüyordu . Günlerini böyle geçirse de kitap okumaktan da geri kalmıyordu bazen Kral Menes ile siyaset konuştuğu bile oluyordu . O gerçekten çok iyi biriydi . 

Onunla konuşurken ne kadar çekinse de başkalarının görüşlerine saygı duyan ve dinleyen biriydi. İki kardeş krallığı diye geçen bu toprakları  Kral Menes tek bir çatı altında toplamıştı . Ama herkes eski adı ile bildiği için  yeni ismi pek kullanılmıyordu . 

Elizabeth yatağa oturup sırtını başlığa dayadı . Günden güne ağırlaşan karnı normalden daha hızlı büyüyordu . Bu oldukça garipsenecek bir durumdu . Karnında ki damarlar daha çok belirginleşmişti . Sanki içinde ki bebeğinin etrafında koza gibi sarıp onu koruyor görünümü veriyordu . 

Ağrıları bazen dayanılmayacak gibi oluyordu bu yüzden yan odasında şifacı tutuluyordu . O uzandığı yatakta düşünceler içerisindeyken kapı çalınmıştı ama Elizabeth duymadı . İçeri biri girene kadar farkında bile değildi . Yanına yaklaşan birini hisseder hissetmez irkilip olduğu yerde kendine çeki düzen vermişti . 

Gelen kişi Kral Mene 'in kahiniydi . Uzandığı yataktan kalmak istediğinde kahin eli ile durdu . "Yat senin dinlenmeye ihtiyacın var ." demişti genç kız ona uydu zaten pek bir hali de yoktu . Kambur kahin yatağa yaklaşıp oturduğunda elinde ki bastona elini elini de koyup destek aldı . 

Elizabeth neden geldiğini bilmiyordu o yüzden meraklı gözlerle ona baktı . Yaşlı kadın onu daha  fazla merakta bırakmamak için sözlere başladığında onun daha dikkatli baktığını fark etti. "Neden geldiğimi merak ediyorsun . Ben yaşlı bir insanım ne zaman ayağımın kayacağı belli olmaz . O yüzden bazı bilmen gerekenleri söyleyeceğim sana  iyilik tanrısı Elizabeth ." dediğinde genç kız kaşlarını çattı . 

"Bereket tanrısının suyu ile can bulmuş bir beden . Kalbi iyiliğin suyu ile yıkanmış nefsinin sesini duyamayacak kadar sağırlaşmış kulakları var  . " Kadının her dediği şey bilmece gibi çıksa da aslında her şey açıktı . "Onun  evrene gelişi  ölümün daha fazla aç olmasına neden oldu . Onun parmakları arasından kurtulman öfkelenmesini sağladı . " Derin nefes alan kadını izledi genç kız hiç sesini çıkartmadı . 

"Yüz yıllardır elinden kaçan bu ruha sahip olmak istedi . O öyle bir ruhtu ki ölümü bereketlendirecek . Ölümden beden bulmuş varlıkla o ruhun bir arada kesiştiği gücün Tanrıya kurban edilmek istemesi herkesin dilinde dolaşıyor . Körler  hissedebiliyor sağırlar görebiliyordu   yakın zamanı . " 

" Ailesi onu lanetli diye terk etmiş oysa o en güzel bereketlerden oluşan bir beden . Lanetli denmesinin sebebini hiç duydun mu ? ." Genç  kıza yandan bakış atan yaşlı kadına karşılık veren Elizabeth .  Başını olumsuzca salladı . "Ben bu hikayeyi daha önce hiç duymamıştım . " dediğinde kahin önüne döndü . 

Lanetli demelerinin sebebi kendi günahlarını örtmekti . İlk doğan çocuklarına sahip çıkmamışlardı bir erkekti Tanrı biliyor ki çok güzel bir kral olurdu ondan . Adaletli , sert ve merhametli biri .Yüzyıllardır gelmeyen ender krallardan olacaktı . Zekası kardeşini kurtaracak kadar keskindi . Ölüme kafa tutacak kadar korkusuz . " Yaşlı kadın dudaklarını ıskalatıp devam etti .