ÖNSÖZ 2

2.1K 38 7
                                    

Dualarınızı vesvese ile ekerseniz, o hasat size mahsûl vermez. Elindekiyle bir ömür yetinmek düşüncesi insanın kendisine aittir. Kendinizin bile inanmadığınız bir arzuya, aslı inanç olan bu işlek ve gerçek yasayı inandıramazsınız. Dua ; senin bilinçaltın ile en güzel sohbetindir.

İsra Sûresi Ayet 11 şöyle der ; İnsan, şerri de hayrı da istediği gibi ister. İnsan pek acelecidir !
Kişi konuştuğu her kelimeyi kaderine akıtır. Söz duadır, söz çekimdir. Kelimeler ile aranızı yapın, onları iyileştirici olarak kullanmadığınız sürece varlığınızı-huzurunuzu cümleler dahi kurtaramaz bazen. Güzel düşünmek ve olumlu olmak zordur. Zaten bu yüzden bu kadar güzel ve önemlidirler. Bu zorluğu kolaylaştıran ise yine Rabb'in sıfatlarıdır.

Allah sabredenlerle beraberdir. Fakat, sabrın zehirli suyundan içip isyan etme, sana ihsan edilecek olanları bu yüzden zayi etme. Her şeyin bir zamanı ve sırası vardır. Ne kendini hakir gör, ne de başkasını dışla. Ötekileştirmek Kuran'a göre suçtur. Dışladığınız bir farklılık imtihanınız olur ve gelir evinizin baş köşesine kurulur. Herkesin bir doğrusu ve gerçeği vardır. Tüm bunlara rağmen net ve sade olmak gerekir. Sizi bu saflıktan edecek güç vesvesedir.
Vesvese ; siz istediklerinizi elde etmeyin diye aklınıza olmadık yerlerde alternatif ve ihtimalleri getiren meta bir saldırıdır. Oysa ki ; bilinç yani istemek, sade ve nettir. Sadelik, herkeste olan, fakat herkesin sahip olamadığıdır. Ne erteleyin ne de sabırsızlık gösterin. Denge de kalmak en güzel olma halidir. Çünkü bazen hayatta yarın olmaz. Ertelemek kaybetmişlerin yüksek dozlu tesellisidir. Eğer bir yerde bağımlılık varsa, orada kazanan vesvesedir, siz değil.

İnsanların her zaman planları farklıdır. Tutunmayın, düşersiniz. Sizi, sadece Allah merkezli yaşama biçimi mutlu eder. Aksini düşünmek ve yaşamak konusunda ömrünüz yettiğince özgürsünüz. Sevgide zorlama olmaz. Sevgi çok büyük bir emektir. Emek vermek özgürlüktür, ayağınıza getirir. Çabalamak ise köleliktir, elinizden alır götürür. Hayata ; Allah dışında verdiğiniz her anlam, bitmekle yükümlüdür.
Yavaşlayın ve arkaya yaslanıp içinde olduğunuz resmi izleyin. Çünkü hayattaki en acı anlam ; sizi durduran şeyin kendiniz olduğunu anladığınız andır.

İslamiyet'te ibadet ile sevap kazanırsınız. Ama öyle bir ayrıntı vardır ki ; ahlak, adalet ve merhamet ile Allah'ın rızasını kazanırsınız. Bu makamların en büyüğüdür.
Nezaketli ve etik ahlaka uygun davranışlar gösteren her kişi eni sonunda saygıyı aurasına toplar. Ne kendi kriterlerlerinize ne de toplumun yaftaladığı kriterlere göre yol alın. Hakikate erişin. Hakikat O'dur. Çünkü toplum gücü sever. Nezaketten hoşlanmaz. Nezaket gücü bozar. Öncelikle hayatınızdaki ve toplumun size getirdiği yalanlardan kurtulun. Bu bir iş, ilişki veya batıl bir ahlaki kalıp olabilir. Çünkü hayatına yalan bulaştıran, gerçeklerin sert ve mutsuz yüzüyle karşılaşır. Yalandan yüz çevirmek büyük bir arınmadır. Yalan sadece bir sözden ibaret değildir. Tekrar söylemek gerekirse ; iş, ilişki ve benzeri bir duygu da olabilir. Arınmak, insanın kendine verebileceği en büyük hediyedir. İrade bunu gerektirir. Çünkü doğru bir deyim vermek gerekirse, kader yoktur, irade vardır. Kader, iradenin hatıra günlüğüdür. İrade, içinde bulunduğumuz sınavda verdiğimiz tepkilerdir. Kader ise bu tepkilerin geçmişine verilecek basit bir an ve addır. İradeyi yaşar, kaderi anlatırsınız.

İstemekle mükellef olan kul, bitmek tükenmek bilmeyen servetiyle kuluna nimetler bağışlayan Rabb'dir. Yani nasipten ötesi vardır. Herkes Rabb'inden inandığını alır, dilediğini değil. Bu anlamda ; düşünce değiştirmek, yol degistirmekten daha somut bir adımdır. Sürekli olmazlara odaklarınırsan, olmazlara yol olursun.

Allah'ın emaneti olan her şeyi koruyunuz. Bu nefsiniz, nefesiniz, doğa ve diğer canlılardır. Gezmek, görmek, korumak ve yaradılışa şahit olmak bir ibadettir. Ankebut Sûresi Ayet 20 şöyle der ; Yeryüzünde dolaşıp, Allah’ın yaratmaya nasıl başladığına bakın.
Aslolan cihad kalbin inşasınadır. Rabb'in kuluna bahşettiği ve üzerinde kardeşlik emrettiği toprağın kırımına ve kıyımına değil.

Ruh, sadece bedene ait bir şey değildir. Ruh, yer çekimi ve zaman kadrajında bedene sıkıştırılmış bir özgürlüktür. Ne kendi ne de başka bir ruhu elinizden geldiğince incitmeyin. En büyük ibadet mutluluktur.

İHÇ
GAYBNÂME
(Gökyüzünü öpmek mümkün)

Gökyüzünü öpmek mümkünHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin